El Kaide’den Direnişçilere Çağrı: Birbirinize Kılıç Çekmeyin

Suriye’de Esed ve işbirlikçileriyle mücadele eden gruplardan Tahriru’ş-Şam ve Ahraru’ş-Şam arasında yaşanan gerginliğe ilişkin El Kaide’nin merkez yapılanmasından bir açıklama geldi.

El Kaide’nin merkez yapılanması, Suriye’de Beşşar Esed ve işbirlikçileriyle mücadele eden gruplar arasındaki gerginliğe ilişkin bir açıklama yayımladı.

Mepa News’ta yer alan habere göre, “Müslüman Kanının Kutsiyeti Hakkında Ümmete ve Mücahitlere Nasihat” başlığını taşıyan açıklamada direniş gruplarına itidal çağrısı yapıldı.

“Müslüman Öldürmeye Yeltenmek Caiz Değildir”

Açıklama şu ifadelerle başladı:

“Kitabında ‘Kim bir Mü’mini kasten öldürürse cezası, içinde ebediyen kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, onu lânetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.’ (Nisa, 93) diye buyuran Allah’a hamd olsun. Bundan sonra; Müslüman kanını koruma konusu, Kur’an ve Sünnet’te varit olan şer’i naslarda sık sık yer almış, önemi, konumu ve hürmeti açıklanmıştır. Müslümanın kanı, bizzat Allah’ın koruması altındadır. Şer’i (meşru) bir gerekçe olmaksızın, bir kişinin buna yeltenmesi asla caiz değildir. O, Makasidu’ş Şeria’dan, yani şeriatın maksatlarından biridir. Bu nedenle emir veya savaşçı olsun Suriye’deki bütün mücahit kardeşlerimizi, bu (iç) savaşa son vermeye, Allah’ın şeriatıyla muhakeme olmaya çağırıyoruz. Allah’ın sınırlarında durun, o sınırları aşmayın. Emirlerine bağlı kalın, Allah’a muhalefet etmeyin. Gücünüzü, gayretinizi, savaşınızı düşmanlarınızı def etmeye odaklayın. Aranızdaki bu iç savaş ve anlaşmazlıklardan düşmanlarınız faydalanmaktadır. Allah (azze ve celle) şöyle buyurmaktadır: ‘Allah ve Resûl’üne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin, sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider. Bir de sabredin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.’ (Enfal, 46)”

“Sorumluluk Tamamen Emir ve Sorumlulara Aittir”

Dine uygun bir gerekçe olmadan insan öldürmenin yasaklandığının ifade edildiği açıklamada, farklı gruplara mensubiyetin kin ve öfkeye zemin hazırlamaması gerektiği belirtildi:

“Ey emir ve sorumlular, Allah (azze ve celle) sizlere büyük bir sorumluluk yüklemiş ve ağır bir emanet vermiştir. Şer’i bir gerekçe olmaksızın Allah’ın haram kıldığı cana gerekli saygı ve hürmeti göstererek Allah’ın bu emanetini gereğince koruyun. Allah katında dünyanın yok olmasının, haksız bir şekilde (şer’i gerekçe olmaksızın) bir Müslümanın öldürülmesinden iyi olduğunu bilin. Emriniz altındakilere, sırf öteki gruptan diye buğz ve öfkeyle dolup taşmak yerine Müslüman kanının kutsiyetinin önemi hakkında eğitim verin. Dünyevî meselelerden veya grupsal nedenlerden ya da siyasi kavramlardan dolayı kanı veya haddi aşan saldırganlıkları hafife almayın. Nitekim âlemlerin Rabb’inin huzurunda bunlar sizlere fayda vermeyecektir. Dökülecek bu kanın, günah ve sorumluluğun tamamının size ait olduğunu bilin. Dökülecek kan hakkında Allah’tan korkun, cihat ve mücahitler hakkında Allah’tan korkun.”

“Evinizden Müslümanları Öldürmek İçin Çıkmadınız”

Açıklamada, grupların mensuplarına da seslenildi ve âyet ve hadis rivayetleri sıklıkla kullanıldı:

“Ey mücahit kardeşim. Kardeşinin kanını dökmekten Allah’a sığın. Evinden ve ülkenden Müslüman kardeşinle savaşmak için çıkmadığının farkında ol. Sen sadece zafer ve şehadet isteğiyle bu dinin düşmanlarıyla cihat etmek için çıktın. Allah’ın karşısında duruşunu hatırla, Müslümanları katlettiğin sorulduğunda ne cevap vereceksin? Emirin ve cemaatin olmaksızın bir başına geleceksin. Katledilen başında kan taşır bir şekilde huzurunuza gelecek ve ‘Ya Rabbi, beni neden öldürdüğünü ona sor.’ diyecek. Rabb’ine ne cevap vereceksin?

Allah (azze ve celle) şöyle buyurmaktadır: ‘Biz, kıyamet günü için adalet terazileri kurarız. Artık kimseye, hiçbir şekilde haksızlık edilmez. (Yapılan iş,) bir hardal tanesi kadar dahi olsa, onu (adalet terazisine) getiririz. Hesap gören olarak biz (herkese) yeteriz.’ (Enbiya, 47)

Rasulullah’ın (sallallahu aleyhi ve sellem) şu sözünden sakın: ‘Sakın, sizden biriniz kardeşine silahla işaret etmesin. Çünkü işaret eden kimse bilmez ki, belki şeytan o silahı elinden kaydırır. İşaret edilen adamı vurur da, bu yüzden cehennemden bir çukura yuvarlanmış olur.’ (Buhari)

Hâl böyleyken Müslüman bir kimseyi öldürenin durumu nasıldır? Kullara zulmetmekten ve haklarını çiğnemekten sakın.

‘Her günahın Allah tarafından bağışlanması umulur; ancak kâfir olarak ölen adamın ve bir de kasten bir Mü’mini öldüren kimsenin günahı affedilmez.’ (Müsned)”

Direnişçiler Arasında Birlik Çağrısı

El Kaide’nin merkez yapılanması tarafından yapılan açıklamanın sonunda, Suriye’de direniş grupları arasında bir birliğin oluşması temennisinde bulunuldu:

“Allah’ım! Müslümanların kalplerini, saflarını birleştir. Aralarını ıslah et. Fitnelerden uzak tut onları. Kelimelerini cem et. Düşmanın hilesini onlardan def et.”

Suriye Haberleri

Ahmed el-Şaraa: Türkiye her zaman Suriye'nin yanında yer aldı, bunu unutmayacağız
Hakan Fidan: Doğru tarafta yer almış olmanın haklı gururunu yaşıyoruz
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye devrim lideri Ahmed el-Şaraa ile görüştü
İşgalci Çin’den Suriye’nin yeni yönetimine Uygur küstahlığı
Suriye'de 14 yıl sonra köyüne kavuşan Semir Akça evini mayınlarla çevrili buldu