Duyarlılığı Kaybedenler Adına Hüzünleniyorum

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, insani yardımları Suriye'ye gönderirken yürekten hüzün duyduklarını söyledi.

Duyarlılığını kaybeden Müslümanlık adına da üzüldüklerini belirten Görmez, 'Suriye'de yanı başımızda başlayan hadiselerin sebebi ne olursa olsun. Bu konuda farklı düşüncelerimiz, yorumlarımız olabilir. Ancak hepimizin sonuçlara odaklanması lazım. Sonuç, yüz binlerce insan yerinden yurdundan oldu.' dedi.

İstasyon Meydanı'nda toplanan TIR'ların yola çıkmasında önce düzenlenen törende konuşan Görmez, yaklaşık 1 ay önce başlattıkları kampanya hakkında bilgi vererek, "Hayırsever, hayırhah milletimizden Suriye'de ateşler arasında kalan kardeşlerimize, komşularımıza, akrabalarımıza bir insani yardım başlattık. Milletimiz büyük ilgi gösterdi. Bizler de şimdi milletimizin emanetini sembolik de olsa yerine getirmek, uğurlamak üzere toplandık." diye konuştu.

Zaman zaman camilerden toplanılan yardımlar konusunda halkın bir kısmının buna pek hoş bakmadığını bildiklerini aktaran Görmez, "Ancak, bu o kadar önemlidir ki, bu ülkede yaşayan her vatandaşımızın, genciyle, çocuğuyla, yaşlısıyla, yüreğindeki hayır duygusunu geliştirmesinin, yeryüzünün herhangi bir yerinde kanayan bir yara olduğunda, onu yüreğinde hissetmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Onun için bugün bütün milletimizden topladığımız, belki birçok insanımızın kendi çocuklarının rızkından kısarak bize emanet ettiği bu insani yardımı yanı başımızdaki Suriyeli kardeşlerimize göndermeyi son derece önemli bir görev olarak gördüğüm için sizlerle buradayız. Aslında hayır duygusu insanın yüreğinde bir sevinç ve coşku oluşturur. Ama biz bugün burada sevinçli değiliz. Biz burada bugün hüzünlüyüz. Bugün burada biz bu insani yardımları Suriye'ye gönderirken yürekten hüzün duyuyoruz. Elem duyuyoruz, keder hissediyoruz. Neden? Duyarlılığını kaybeden insanlık adına üzülüyoruz. Öncelikle duyarlılığını insanlık adına hüzün duyuyoruz. Elem hissediyoruz. Keder hissediyoruz. İkincisi, duyarlılığını kaybeden Müslümanlık adına üzülüyoruz. Duyarlılığını kaybeden Müslüman kardeşlerimiz adına üzülüyoruz. İslam dünyası adına üzülüyoruz, kederleniyoruz. Duyarlılığını kaybeden uluslararası camia adına üzülüyoruz. İnsani duyarlılığını kaybeden uluslararası kuruluşlar adına üzülüyoruz, hüzün duyuyoruz. Suriye'de yanı başımızda başlayan hadiselerin sebebi ne olursa olsun. Bu konuda farklı düşüncelerimiz, yorumlarımız olabilir. Ancak hepimizin sonuçlara odaklanması lazım. Sonuç, yüzbinlerce insan yerinden yurdundan oldu. 100 bin insan katledildi ve bu insanlar bizim öncelikle Adem'den Havva'dan kardeşlerimiz. İslam ve Müslüman kardeşlerimiz." şeklinde konuştu.

"ŞAM ANKARASIZ, ANKARA ŞAMSIZ OLMAZ"

Suriye ile ortak bir tarih ve kültürlerinin olduğunu kaydeden Görmez, "5-6 asır birlikte yaşadık. Antep Halepsiz, Halep Antepsiz asla düşünülemez. Resul-Ayn Nizipsiz, Dara Kilissiz düşünülemez. Şam Ankarasız, Ankara Şamsız düşünülemez. Aynı tarihin, kültürün, medeniyetin, ortak çocuklarıyız. Öyleyse hepimizin hem millet olarak, hem de insanlık olarak sonuçlara odaklanması hem de en azından buradaki insanların buradaki kardeşlerimizin, akrabalarımızın, komşularımızın bir an önce bu felaketten kurtulması için elimizden gelen her türlü gayreti sarf etmemiz lazım." ifadelerini kullandı.

"MEZHEP VE MEŞREP ADINA ZULMÜN YANINDA YER ALAN MÜSLÜMANLAR ADINA HÜZÜN DUYUYORUM"

Mezhep ve meşrep adına zulmün, zalimin yanında yer alan Müslüman kardeşleri adına da büyük bir hüzün duyduğunu belirten Görmez, "Halbuki bırakın Müslüman, yeryüzünde gayrimüslim de olsa, dünyanın neresinde olursa olsun, bir mazlum olduğunda ona el uzatmak her Müslüman'a vacip, her Müslümanın asli görevidir. 2 kişinin dini sorulmaz. Zalimin ve mazlumun dini sorulmaz. Dini ne olursa olsun zalimin yanında yer almak Müslümana yakışmaz. Dini ne olursa olsun, mazlumun yanında yer almak her Müslümanın asli görevidir." açıklamasında bulundu.

Suriye'de insanlık vicdanında depremler yaşandığını dile getiren Görmez, şunları söyledi: "Şam'da insanlık vicdanı sarsılıyor. Halep'te insanlık vicdanı sarsılıyor. Sadece iktidar, güç ve ihtirasın, kendi milletini topyekun suçlu ilan edip, onun üzerine top, tüfek, ateş yağdırması gibi çok ciddi, dramatik bir tabloyla karşı karşıyayız. Bugünkü törenimiz sembolik bir uğurlama. İnşallah milletimizden bize yardım akmaya devam edecek. Her 10 günde bir böyle insani yardım filomuz, bir taraftan Gaziantep'te, Hatay'da, Kilis'te kalan kardeşlerimize, bir taraftan da Kızılayımızın da yardımıyla Koordinatör Valimizin öncülüğünde Suriye'deki kardeşlerimize gönderiyoruz. 900 kilometre sınırımız var. Hiç gönderemezsek yapacağımız bir şey var. Her birimiz, bir ekmeğimizi alır götürür. O sınıra koyarız. "

Konuşmaların ardından, Gaziantep Müftüsü Ahmet Bulut'un yaptığı duanın ardından, TIR filoları uğurlandı. Görmez, Gaziantep Valisi Erdal Ata, Koordinatör Vali Veysel Dalmaz, AK Parti Gaziantep milletvekilleri Derya Bakbak, Nejat Koçer ve diğer katılımcılarla birlikte TIR'lara el salladı. (Cihan)

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu