Dünyanın En Fazla Sığınmacı Barındıran Ülkesi: Türkiye

Bu yıl itibarıyla en fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke Türkiye, en büyük göç kaynağı ise Suriye oldu.

Bu yıl itibarıyla dünyada en fazla sığınmacının barındığı ülke Türkiye, en büyük ç kaynağı ise Suriye oldu. Türkiye, Suriyeli ve Iraklı sığınmacılar için 6 milyar dolara yakın harcama yaptı.

Bodrum'da yasa dışı yollardan yurt dışına çıkmaya çalıştıkları sırada bindikleri botun batmasıyla cansız bedenleri kıyıya vuran Suriye uyruklu çocukların görüntüleri, dünyada yankı bulmaya devam ederken, Batılı ülkelerin mülteci sorunu karşısındaki duyarsızlıklarını da yeniden gündeme getirdi.

Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğünün AA muhabirine verdiği bilgiye göre, mültecilerin durumu dünyanın her bölgesini etkileyen ve giderek ağırlaşan küresel sorun haline geldi.

Sosyo-ekonomik eşitsizlikler, adaletsizlik, yoksulluk, savaş, çatışmalar, iç karışıklıklar ile ekonomik gelişmişlik düzeyi yüksek ülkelerin ucuz iş gücü talepleri ve artan iletişim-ulaşım teknolojilerinin sağladığı bilgi edinme ve seyahat kolaylıkları, göçün başlıca sebepleri arasında yer alıyor.

Göçün kaynağı Afrika, başlıca hedefi ise Avrupa Kıtası olarak biliniyor, dünya genelinde 230 milyondan fazla göçmen bulunuyor. Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre, dünyada 50 milyondan fazla kişi, mülteci statüsünde veya yerlerinden edilmiş durumda.

2015 itibarıyla dünyanın en fazla sığınmacı barındıran ülkesi Türkiye, en büyük göç veren ülkesi ise Suriye oldu.

Suriye, Afganistan, Myanmar ve Irak, göç veriyor

Türkiye, istikrarsızlık ve yoksulluğun hüküm sürdüğü bölgelerle ekonomik gelişmişlik seviyesi yüksek bölgeler arasında yer alıyor. 

Türkiye'nin, dünyadaki mülteci sorununun en önemli kaynağı Suriye ile yaklaşık 900, Irak ile 311 kilometrelik kara sınırı bulunuyor.

Suriye'de başından beri katliamdan kaçan sivillere yönelik açık kapı politikası uygulayan Türkiye, bugün 2 milyon Suriye ve Irak vatandaşına ev sahipliği yapıyor.

Bu sığınmacılar için Türkiye, tek başına 6 milyar dolara yakın harcama yaptı. Türkiye, yıllardır karşı karşıya olduğu düzensiz göç konusunda, başta Sahil Güvenlik Komutanlığı olmak üzere ilgili tüm birimleriyle konuyu takip ediyor, tedbirler alıyor ve ilgili sorunların çözümü adına analizler yapıyor.

Deniz üzerinden düzensiz göç olaylarında 2014-2015 yıllarında yaklaşık yüzde 400'lük artış olduğu tespit edildi. Türk karasularında yakalanan göçmen sayısı 2014'te 15 bin kişiyken, 2015'in daha ilk 8 ayında 40 bine ulaştı.

Bu noktada, en yoğun düzensiz göçmen veren ülkeler Suriye, Afganistan, Myanmar ve Irak olarak sıralandı.

Türkiye, insan hayatını önceleyen tutum sergiliyor

Türkiye, düzensiz göçle mücadeleye yönelik tüm kaynaklarını seferber ediyor. AB ülkelerinin ortaklaşa düzenlediği "Triton Operasyonu"nda kullandığı gemi ve personelden daha fazla gemi ve personelle Ege ve Akdeniz'de çalışma yürütüyor.

Avrupa ülkeleri, mülteciler karşısında denizde engelleme gibi geçici nitelikteki kolluk tedbirlerine ağırlıklı olarak başvuruyor.

Bu ülkeler, gerçekleştirdikleri "push-back" operasyonları ile denizlerde insan hayatını tehlikeye sokarken, Türkiye, Sahil Güvenlik Komutanlığının titiz çabaları ile insan hayatını önceleyen tutum sergiliyor.

Doğu Akdeniz'de yapılan tüm operasyonlarda ölüm oranları yüzde 1,6 iken, Türkiye'nin gerçekleştirdiği operasyonlarda ise ölüm oranları yüzde 0,1 düzeyinde bulunuyor.

Uluslararası Göç Örgütü verilerine göre, 2015'in 8 ayında yaklaşık 280 bin düzensiz göçmen Akdeniz'i geçti. Bunlardan 2 bin 373'ü hayatını kaybetti.

Söz konusu can kayıplarının neredeyse tamamı, Türkiye'nin bulunduğu Doğu Akdeniz bölgesinde değil, Libya ve Tunus üzerinden Malta ve İtalya'ya yönelen düzensiz göç hareketleri esnasında gerçekleşti.

Göç, nedenleri ortadan kaldırmadan engellenemez

Türk Sahil Güvenlik ekiplerinin Doğu Akdeniz'de düzenlediği Safe-MED operasyonları sayesinde Doğu Akdeniz göç rotası, Ege'ye kaydı ve "hayalet gemiler" sorunu sıfıra indi.

Şüphe teşkil eden ticari gemilerin takip sistemleri ve bölgede görevli sahil güvenlik unsurları ile izlenmesi çalışmaları artırıldı. Bu bağlamda göçmenlerin karadayken denetimi için tedbirler alındı ve organize suç örgütleriyle mücadeleye ağırlık verildi.

Ayrıca, ticari gemilerin liman giriş çıkış faaliyetlerindeki kontrolleri güçlendirildi.

Nedenleri ortadan kaldırılmadığı sürece düzensiz göç hareketlerinin tamamen engellenmesi mümkün gözükmüyor.

Gelişmiş ülkelerin tavrı, insani krizlere sebep oluyor

Uzmanlara göre, Suriye krizine BM başta olmak üzere hiçbir platformda siyasi çözüm bulunamaması, düzensiz göç hareketlerindeki artışın en önemli sebebini oluşturuyor.

Gelişmiş ülkelerin sorunu ortaya çıkaran siyasi ve sosyo-ekonomik sıkıntılara çözüm üretmek yerine güvenlik tedbirlerine yoğunlaştığı tespitinde bulunan uzmanlar, şu görüşte birleşiyor:

"Bu tavır, düzensiz göçü durdurmaya yetmediği gibi, büyük insani krizlere sebep oluyor. Türkiye, gerçekleştirdiği operasyonlarla Avrupa ülkelerini yoğun mülteci akınından korumakta. Buna mukabil, Avrupa ülkeleri ise yalnızca kendilerine yönelik tedbirler almakta, kaynak ve transit ülkelerde yaşanan sorunları ve gösterilen çabayı göz ardı etmektedir."

AA

Haber Haberleri

Emevi Camii halılarının yenilenmesine Gaziantep talip oldu
"Çarşı"ın Gezi davasında tüm sanıklar beraat etti
Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı