Koronavirüs (Kovid-19) dünya genelinde 6 milyonu aşkın insana bulaşırken, ölü sayısında da 400 bin sınırına adım adım yaklaşılıyor. Salgının ortaya çıktığı Çin’le ilgili iddiaların ardı arkası ise kesilmiyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Çin’le ilgili sızan raporlarını haberleştiren Associated Press, DSÖ ile Pekin yönetimi arasında yaşananların perde arkasını gözler önüne serdi. DSÖ, salgının duyulmaya başladığı Ocak ayında Çin ile koordineli hareket ettiklerini söylese de, resmi açıklamaların ardında tam tersinin yaşandığı ortaya çıktı.
‘PLAN İÇİN YETERLİ DEĞİL’
Virüsle ilgili üç ayrı laboratuvarda inceleme yürüten Çinli yetkililerin, ilk bulgulara ulaşmasına rağmen bunu DSÖ’yle paylaşmadığı ve süreci yaklaşık 2 hafta geciktirdiği öne sürüldü.
Raporlarda DSÖ'den Dr. Maria van Kerkhove’nin buna istinaden, “Çok az bilgiyle ilerliyoruz. Bu uygun bir plan yapmamız için yeterli değil” ifadelerini kullandığı belirtiliyor.
BİNLERCE HAYAT KURTULABİLİRDİ
DSÖ’nün Çin’deki yetkililerinden Dr. Gauden Galea’nın da Pekin yönetiminden sağlıklı veri akışı sağlayamadıklarından yakındığı raporlarda yer aldı. Galea’nın “Devlet televizyonunda yayınlanmadan 15 dakika önce bizimle verileri paylaşıyorlar” dediği iddia ediliyor.
DSÖ’den konuyla ilgili bir açıklama yapılmazken, gelişmeleri yorumlayan Washington Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ali Mokdad, “Açıkça görülüyor ki, daha hızlı harekete geçilebilseydi daha çok hayat kurtarabilirdik. Belki binlerce hayat” ifadelerini kullandı.
STOK YAPMAK İÇİN TEHDİT İDDİASI
Çin ve DSÖ arasında yaşananlarla ilgili daha önce de birçok iddia ortaya atıldı. Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı'na (CIA) göre, Pekin yönetimi virüs ortaya çıktıktan sonra Dünya Sağlık Örgütü'ne tehditte bulundu.
DSÖ'nün küresel çapta acil durum ilan etmesinin önüne geçmek isteyen Çin, aksi takdirde virüsle ilgili işbirliği yapmayı bırakacaklarını bildirdi. Dergiye göre ocak ayında gerçekleşen bu pazarlık sonrası Çin, ABD ve diğer pek çok ülkeden koruyucu kıyafet ve tıbbi ekipman stoku yaptı.