Yıllarca Gölcük'teki Donanma Komutanlığı'nda çalışan ve adı bizde saklı eski istihbaratçı 28 Şubat döneminde yaşananları, yaptıkları fişlemeleri Taraf'a anlattı.
Söz konusu istihbaratçı, on çuval belgenin tabanına gömülü olarak bulunduğu istihbarat müdürünün odasının yanında bulunan ve bir bölmeyle ayrılmış iki odaya dikkat çekti. Odalardan birinin iç personelle görüşmelerin yapıldığı oda olduğunu ancak birçok noktada gizli kamera ve kayıt cihazı bulunduğunu belirten istihbaratçı, diğer odanın ise toplantı masası olarak kullanıldığını ancak bazı sorgulamaların da burada yürütüldüğünü ifade etti. Sakıncalı olarak görülen personelin "kahve içmeye" davet edildiğini anlatan kaynağımız, Batı Çalışma Grubu olarak adlandırılan birimin merkezi olarak da burayı gösterdi. Hafta içinde gerçekleştirilen baskını da değerlendiren istihbarat memuru şu bilgileri verdi:
"İkinci katta birçok gizli bölme vardır. Dışardan baktığınızda görmeniz ya da üzerinde yürüdüğünüzde altının boş olduğunu anlamanız mümkün değildir. Burası genellikle Batı Çalışma Grubu tarafından yapılan fişlemelerin depolandığı yerdir. Valiler, belediye başkanları, üniversiteler takip edildi. TSK personeli izlendi ve kayıtlar alındı. Önümüzdeki günlerde bunları piyasada görebiliriz ancak dikkat çeken bir diğer nokta da bunca aramanın yapıldığı bir dönemde bunların bulunabilmiş olması. Bilinçli olarak konmuş belgeler de çıkabilir."
Casuslukla ilgili çalışan "Karşı İstihbarat" biriminin bulunduğu bu kata giriş-çıkışların yüksek güvenlik önlemleri altında olduğunu vurgulayan istihbarat memuru, yürütülen 'saha görevleri' hakkında şunları söyledi: "Biz örneğin Kuzey Deniz Saha Komutanı olacak kişiyi kırk beş gün izlerdik. Yirmi dört saat ne yaptığını takip eder kayıt altına alırdık. Kiminle görüşmüş, kime hediye almış, eşi ne yapmış. Bunların hepsi sonra burada değerlendirmeye alınırdı. Örneğin, bir belediye başkanı bir bölgeye yatırım yapıyorsa neden yapıyor bunlara bakılırdı. Fişlemeler yapılırdı."
(Gökhan Erkuş / Taraf)