Doğuda Dindarlaşma Türkiye Ortalamasının Üstünde

Oral Çalışlar

Altan Tan, DTP ve AKP'li olmayan Kürt aydınlarından. Neşe Düzel' in " Taraf " gazetesindeki söyleşisinde bölgedeki dindarlaşmayı ve nedenlerini anlatıyor: "DTP oy kazanabilmek için, halkın dini inanışlarıyla ters düşmemek için çok amatörce bazı dini argümanları kullanmaya başladı... Kürt halkındaki dindarlaşma Türkiye ortalamasının üzerinde. Sadece Türkiye'de değil, bütün Ortadoğu'da İslamlaşma artıyor."

Tan, dindar Kürtlerin PKK'ye bakışını da şöyle değerlendiriyor: " Dindar Kürtler PKK'ye olumsuz bakıyorlar. BAAS partisi gibi görüyorlar. Dindar Kürtler, bir dönem PKK'nin Kürt kimliğiyle ilgili taleplerini ve mücadelesini 'anlaşılabilir' buldular. Sistemle çatıştığından ve Diyarbakır Cezaevi'ndeki akıl almaz işkencelerden dolayı PKK'ye sempati duydular. Ama PKK'nin sekülerleştirmeye çalışan ve dini, kültürün sadece bir parçası olarak gören laikçi bakış açısı ortaya çıkınca bu sempati antipatiye dönüştü ."

Sonuç olarak Altan Tan, bölgedeki durumu değişik bir bakış açısıyla anlatıyor. Burada dikkat çektiği önemli gelişmelerden birisi dindarlaşma. Bu dindarlaşmanın Türkiye ortalamasının da üzerinde olması.

Peki bu dindarlaşmayı tetikleyen önemli neden nedir? Tabii ki çözümsüzlük ve çatışma hali. İki muhalefet partisinin Türk Silahlı Kuvvetleri'yle giriştiği tartışmanın da üzerinde dönüp durduğu konu " askeri çözüm ". CHP ve MHP son " kara operasyonu " sırasında " neden orada daha fazla kalmadınız ", " Neden PKK'nin kökünü kazımadınız ?" eleştirisini yaptılar.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin önde gelen yöneticileri ise bu konunun tek başına askeri operasyonla çözülemeyeceğini ifade ettiler. Bu zaten aklın gereği. O zaman ne olacak? Burada da iki ihtimal var. Bir yandan askeri operasyonlar sürdürülürken, bir yandan da asimilasyon yolu izlenecek.

Bunun bir gerçekliği olsaydı, 70-80 yıldır denenen ve raporlara giren "asimilasyon" konusunda bir başarı sağlanırdı. Artık şu gerçek görülmelidir ki, Kürtlerin asimilasyonu mümkün değildir. Özellikle Kuzey Irak'taki Kürt oluşumundan sonra bu iyice imkânsız hale geldi.

***

O zaman "siyasi çözüm" ün ne olduğunu ve nasıl olması gerektiğini tartışmalı. Önce bu konunun tartışılabileceği bir iklim oluşturulmalı. CHP ve MHP'nin tutumu, " siyasi çözüm "ü dayatmak istiyorlar, buna yol vermeyeceğiz şeklinde. O zaman " askeri operasyonlara " bel bağlamaktan başka bir yol kalmıyor.

Siyasi çözümün ne olacağını ise ancak demokratik bir tartışma ortamında oluşturabiliriz. Altan Tan'ın çözüm tartışmasına ilişkin önerileri de var. Şunları söylüyor: "Cumhuriyet, bayrak, hudutlar ve resmi dil Türkçe muhafaza edilmeli. Kürtlerin ezici bir çoğunluğu birlikte yaşamaktan yana. Sadece bu birlikteliğin yeni bir anayasal sözleşmeyle tescil edilmesi lazım. Yapılması gereken on madde var. Bir, anayasada vatandaşlık tanımı değiştirilmeli. Vatandaşlığa etnik bir vurgu olmamalı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı esas alınmalı. İki; farklı dil, din, mezhep ve etnik kimliklerin rahatça yaşayabilmeleri ve kendilerini ifade edebilmeleri anayasal teminat altına alınmalı. Üç; Kürtçe anadille eğitimin önü açılmalı. Dört, devlette ve özelde Kürtçe eğitim gerçekleşinceye dek, Kürtçe dili seçmeli ders olarak okullara konulmalı. Üniversitelerde Kürdoloji enstitüleri açılmalı. Değiştirilen köy ve kasaba ve şehir adları iade edilmeli. Geçiş döneminde eski ve yeni birlikte kullanılabilir. Altı; özel radyo ve televizyonlara süresiz Kürtçe yayın hakkının verilmesi ve devletin kanalının birinin tümüyle Kürtçeye ayrılması. Yedi; üç bin köy boşaltıldı. Üç milyon insan metropollere zorla göç etmek zorunda kaldı. Kızların intihar sorunları var. Diyarbakır'ın yüzde 47'si 15 yaş altıdır. Eğitimsiz bir gençlik var. Uyuşturucu sorunu var. Köy koruculuğu sorunu var. Bunlar için sosyal rehabilitasyon politikası oluşturulmalı ve uygulanmalı. Sekiz; bölgede devlet ve özel sektör eliyle ciddi bir ekonomik kalkınma yapılmalı. Dokuz; bir siyasi af çıkarılmalı. Kürt sorununu çözmek istemeyenler affı birinci madde olarak getiriyorlar ve sorunu kilitliyorlar. Bu oyun AKP içinde de oynanıyor. Onuncu madde; Diyarbakır Askeri Cezaevi kapatılmalı, bir insanlık ve kardeşlik müzesi haline getirilmeli."

Altan Tan'ın önerileri, düşünceleri tartışılabilir. Ancak derli toplu bir öneriler listesi. Bu tartışmayı sürdürmeli ve tartışmaya alışmalıyız...

Cumhuriyet