Doğru Zamanda, Doğru Olanı Yapmaya Gayret Etmeliyiz…

Özgür-Der Çorum Şubesi, 2019-2020 programları kapsamında bu hafta Gazeteci – Yazar Taha Kılınç ve Adem Özköse’nin katıldığı "Ümmet Coğrafyası ve Sorumluluklarımız" konulu bir konferans düzenledi.

İdlib’de yaşanan sürece atıf da bulunarak açılış konuşmasını yapan Mustafa Kerim Üngör, mazlumlar için zalimlere karşı verdikleri mücadelede uğradıkları hain saldırı sonucu şehit olan askerler için rahmet ve yakınlarına sabır dileyerek sözü konuşmacılara verdi.

Klasik İslam coğrafyası tanımının eksik kaldığını vurgulayarak sözlerine başlayan Taha Kılınç, kendisinden haberdar olmadığımız birçok bölgede Müslüman varlığına dikkat çekerek, yaşadıkları ve yaşayabilecekleri veya izlerinin olduğu yeryüzünün tamamını bu kavram içinde tanımlanması gerektiğini ifade etti.

Tarihsel olarak bilgi sahibi olmanın önemine değinen Kılınç, gençlere tavsiyelerde bulunarak sözlerine şöyle devam etti:

“Tanımaya, öğrenmeye, keşfetmeye önce kendi çevremizden başlamalıyız. Yakın aile büyüklerimizden faydalanılarak kökenimizi, nereden geldiğimizi araştırılmalı ve yaşadığımız yerin tarihini, coğrafyasını bilmeliyiz. Seyahat edin, yerinde görmek en önemli öğrenme aracıdır dedi.

Doğru ve yanlışları bilmek ve ona göre tavır almanın gerekliliğine değinerek, mutlaka gündem takip edilmeli, yaşananlara karşı duyarlı ve vücudun azaları gibi hassasiyet sahibi bireyler olmayız. Allah yardımcıları olsun demek yetmez, elbette Allah yardım edecektir ama biz üzerimize düşeni yapıyor muyuz sorusunu sormamız ve çözüm için vesile olmaya gayret etmemiz gerek. Bazen fiziki olarak, bazen dua ederek, bazen de çevremizi organize ederek tavır geliştirmeliyiz. Her şeyi devletten, siyasetten beklemek doğru değil, ferdi olarak yapacak çok şey var.

Bilgi Aksiyona Dönüşmeli

Müslümanın öncelikle görev sorumlulukların farkında olmalı, üzerine düşün görevi en iyi şekilde yapmalı, bize küçük görülen sorunlar çözülmediğinde zamanla büyük sorunlara dönüşüyor diyen Kılınç,  konuşuyoruz da ne oluyor, vakit mi kaybediyoruz sorusunu sordu. Bilgi ve tecrübe paylaşımı ve birbirimize hakkı ve sabrı tavsiye etmek için seminer ve konferans gibi etkinlerin önemli olduğunu ancak; sadece konuşursak vakit kaybederiz, aynı zamanda sürekli okumak da bilgiyi artırır ama yetmez bilgi aksiyona dönüşmeli. Teorinin yanında pratiğe dönük de bir çabamız olmalı, ancak o zaman faydalı oluruz.

Her duyduğunu söyler ve paylaşırsanız doğru ve eğri arasında ki sınırın kaybetmiş olunacağını hatırlatarak, kendisini tanıdığınız hakkında gelen bilgiyi nasıl sorguluyor ve karar veriyorsanız, İslam dünyasını da tanımalıyız ki olayları sağlıklı sorgulayalım, sosyal medyadan yayılan bilgi kirliliğine karşı dikkatli olmak önemli sorumluluktur dedi.

Tarihin Acelesi Yok

Dilinde ayet ve hadis olmuş olması insanı doğru yapmaz, doğru zamanda doğru şeyi yapabiliyor muyuz ona dikkat etmek gerek, günümüzde fark etmesek de, çevremizde birçok şey yaşanıyor, tarihin acelesi yok, yıllar sonra bugünlerde araştırma konusu olacak. Ancak; geçmiş denenmiş ve sonuçlanmış tarihi değerlendirmek bugün kolay, o zamanda olsak nasıl bir tavır alacağımızı kendimize sormamız gerekir diyerek sözlerini tamamladı.

İdlib’de yaşanan acıya atıf da bulunarak sözlerine başlayan Adem Özköse, tarih de büyük krizlerin ve acılar yaşandığını ve bu sorunları çözmek için öncelikle eleştiriden korkmadan, kendimizle hesaplaşmamız ve yüzleşmemiz gerektiğini ifade etti.

Gerçekleştirdiği seyahatlerinden bahsederek, ümmet sadece kan ve gözyaşı ile aklımıza gelmemeli, bu büyük medeniyetin izlerini gördüğünüzde, İslam dünyasının ne kadar değerli olduğunu ve insani nasıl heyecanlandırdığından bahsetti.

İtimat İtikattan Önce Gelir

Çocuklara verebileceğiniz en önemli şeyin huzurlu bir aile ortamı olduğunu hatırlatarak, gençlere de özgür ve özgün olun, okuyun, gezin, görün, hobi sahibi olun, hayatınıza renk katın gibi tavsiyelerde bulundu.

İnsanların bizlere güvenmesi gerektiğini vurgulayan Özköse, itimat itikattan önce gelir öncelikle güven tesis edilmeli dedi. Bedeli ne olursa olsun adaleti savunmalıyız, ötekine karşı adaletli olmak ve eleştirmek kolay, ancak; zulmü kendimize yakın olan yaptığında da aynı duyarlılığı göstermeliyiz diyerek sözlerini tamamladı...

Program soru, cevap ve katkıların ardından sona erdi.

Etkinlik-Eylem Haberleri

Bursa’da Suriye devrimi ve Gazze konuşuldu
"Sürünün İçinde Dijital Dünyaya Bakışlar"
Başakşehir’den Gazze direnişine bin selam!
Adana Özgür-Der’de “Emperyalizm ve Siyonizm İlişkisi” konferansı düzenlendi
Özgür-Der Gençliği “İslami Perspektiften Psikoloji” kitabını değerlendirdi