Diyarbakırlı Müslümanlar HDK-LGBTİ Rezilliğini Protesto Edecek

HDK’nın yarın Diyarbakır’da yapmaya çalışacağı LGBTİ etkinliğine tepki gösteren İslami kuruluşlar, etkinliğin iptal edilmemesi durumunda aynı gün kitlesel basın açıklamasıyla protesto eylemi yapacaklarını duyurdu.

HAKSÖZ-HABER

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) tarafından yarın Diyarbakır Sümer Park’ta yapılması planlanan LGBTİ etkinliğine tepki gösteren bölgedeki İslami kuruluşlar, bu etkinliğin iptal edilmemesi durumunda aynı gün öğle namazını müteakip Sümer Camii’nde kitlesel protesto eylemi yapacaklarını duyurdu.

Konuyla ilgili Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır Şubesi’nde bir araya gelen sivil toplum kuruluşu temsilcileri burada bir basın açıklaması yaptı.

Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları adına Hüseyin Solmuş’un okuduğu basın açıklamasının tam metni:

Müslüman Kürt Halkı Olarak LGBTİ Rezilliğine Hayır Diyoruz!

09.04.2016

 

Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla…

“Eline yetki geçtiği zaman da yeryüzünde fesat çıkarmaya, insanın ürününü ve neslini yok etmeye çalışır. Ama Allah fesadı sevmez.” (Bakara: 205)

“Lut, kavmine dedi ki: "Âlemlerde, sizden önce hiç kimsenin yapmadığı 'fahşayı' (hayâsızlığı) mı yapıyorsunuz? Gerçekten siz, kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz, 'müsrif'(haddi aşan) bir kavimsiniz."

Lut Kavmi'nin cevabı: "Bunları, yurdunuzdan sürüp çıkarın, muhakkak bunlar, çokça temizlenen insanlardır." demekten başkası olmadı.

Bunun üzerine Biz, karısı dışında, (Lut'u) ve ailesini kurtardık; (karısı) ise, helake uğrayanlardan oldu. Ve onların üzerine, bir (azap) sağanağı yağdırdık. Bak! Mücrimlerin(suçluların) akıbeti nasılmış?”(Araf:80-84)

Değerli STK üyeleri, kıymetli basın mensupları hepiniz hoş geldiniz.

Öncelikle Diyarbakır İslami STK’ları olarak hepinizin mübarek üç aylarınızı tebrik ediyoruz. Yüce Rabbimiz, idraki içinde bulunduğumuz bu ayları, başta mazlum coğrafyamız olmak üzere tüm İslam âlemine huzur, barış ve adaletin tesisine vesile kılsın.

Değerli kardeşler!

Bugün burada toplanmamızın nedeni Diyarbakır’da yapılmak istenen çirkin bir hadiseyi sizinle paylaşmak ve buna dair ortaya koyacağımız tepkiyle ilgili olarak sizleri ve kamuoyunu bilgilendirmektir.

Malum olduğu üzere bölgemizde bir süredir seküler anlayışın bölgedeki temsilcisi etiketiyle batıya yaranmak üzere çeşitli faaliyetler yürütülmektedir. Batı’nın beğeni ve desteğini kazanmak amacıyla yıllardır bu topraklarda toplumsal değer ve ahlaki yapımıza ters, iğrenç bazı melanetler gerek devlet eliyle ve gerekse de kendilerini Kürtlerin özgürlüğünün savunuculuğunu yapan kesimlerce meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır.

Herkes bilmelidir ki Kürt halkının mayası İslam ile yoğrulmuştur ve Kürtler İslam ile hayat bulmuştur. İslamiyet, Kürtlerin ev yaşantısından, kültürel, siyasi, sosyal ve ekonomik hayatlarına varıncaya dek her alanı o mübarek rengiyle boyamıştır. Kürtler, Allah ve Resul’ünün (sav) davetine en erken dönemlerde icabet eden halkların başında gelmektedir. Ve İslamiyet’i kabul etmelerinden bugüne “Dinlerine ve Namuslarına bağlı” bir halk olarak biline gelmişlerdir. Bu uğurda nice fedakârlıklar ve kahramanlıklar göstermişlerdir. Kürtler kendi içlerinden Selahaddin-i Eyyubi gibi Kudüs Fatihi komutanlar; Elcezeri gibi âlimler; Ehmedê Xanî ve Feqîye Teyran gibi şairler; Mevlana Xalidê Şehrezorî gibi arifler; Şeyh Said Efendi ve Salih Begê Hênî gibi kıyam önderleri ve Molla Said-i Kurdî gibi ve daha nice önemli değer ve şahsiyetleri yetiştiren İslamperver bir halktır.

İslam dini Kürtleri tepeden tırnağa kadar biçimlendirmişken, Kürtlerin var olan insani ve kültürel sorunlarından, mazlumiyet ve mağduriyetlerinden nemalanan HDK ve türevleri eliyle Kürtler İslam’dan uzaklaştırılmaya çalışılmaktadır. Bunu yaparlarken de en iğrenç bir şekilde faaliyet yürüten gayri insani vasıf ve ahlaklarıyla yaşayan grup ve kişilerle işbirliği yapmaktan da çekinmemektedirler.

Bu kesimin geçmişte İslami değerlere karşı nasıl bir anlayış içerisinde olduklarına defaeeten kamuoyu şahitlik yaptı. Ve bizler de D.Bakır İslami STK’ları olarak onların bu iğrençliklerini kamuoyuna deşifre edecek faaliyetler düzenledik.

Değerli kardeşler!

İslami değerlere düşmanlık sergileyen bu güruhun son olarak yapmak istediği ise geçmişten beridir yaptıkları çalışmanın devamıdır aslında. Bu kesimlerin desteğiyle ahlaksızlıkta sınır tanımayan, Allahu Tela’nın Kuran’da Hz. Lut (as)’ın kavminin helak edilme sebebi olarak saydığı bir fiili aleni olarak yapmakta olan ve bunun serbest olması için faaliyet gösteren aşağılık bir gruba destek olarak Diyarbakır’ımızda bunu sergileme cesareti verdiler.

Mazlum Kürt halkı bunlara destek verirken özgürlük, adalet ve barış istiyordu. Bunlar ise bu desteği; rezillik, ahlaksızlık, aile değerlerini yok etme, Allah’ın haram kıldığı fiil ve eylemlerin Kürdistan’da yayılması için kullanmak istemekteler.

Değerli basın mensupları!

Son süreçte başta D.Bakır’ın Sur İlçesi olmak üzere Kürt halkının yaşadığı mazlumiyet ortadadır. Çatışmaların şehirlere yayılması yüzünden on binlerce insan yaşadıkları yerlerden çıkmak zorunda kaldılar. Binlerce ev harap oldu. Yaşanan bunca mağduriyetler ortadayken HDK bünyesinde yapılmak istenen bu iğrenç toplantıyla kim ne elde etmek istemektedir? Bu toplantıya Mardin’den konuşmacı olarak katılan ve Müslüman Mardin halkının oyuyla seçilen Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Februniye Akyol Akay, Nusaybin halkı bugünlerde bunca mazlumiyet içindeyken bu sapkın kesimlerle beraber olmayı, bu çirkin organizasyonun mazlum Nusaybin halkının hangi acısını dindireceğini neyle açıklamaktadır?

Diyabakır Peygamberler ve Sahabeler diyarıdır. Kamuoyunca da 5. Haremi Şerif olarak kabul görmektedir. D.Bakır bu yönüyle İslam’ın en önemli merkezlerinden biriyken sanki bundan habersizmiş gibi bu tür iğrenç organizasyonların D.Bakır’da tertiplenmek istenmesiyle HDK nasıl bir çıkar elde etme çabasındadır?

Diğer bir yönüyle bu iğrenç organizasyonun, Müslümanlar için çok değerli olan ve ibadet ayları sayılan üç aylar içinde yapılmasının gayesi nedir? Bununla Müslümanların duyarlılığı mı, tepkiselliği mi ölçülüyor? Ya da Müslümanlar kışkırtılmak mı isteniyor? Mübarek üç aylarda bu organizasyonun HDK eliyle yapılması açık bir provokasyon değil de nedir?

Yaşanan çatışmalı durumdan çıkış olması için HDP Genel Başkanı sosyal medya hesabından üç ayların hürmetine binaen silahlardan ellerin çekilmesini istemişken, aynı hassasiyetin, ahlaksız bir organizasyonun mübarek üç ayların içinde sergilenmemesi için de gösterilmemiş olması samimiyetsizlik değil midir?

Kürdistan’da şehirler ve ilçeler tahrip oldu. Kürtlerin ahlaki yönden de harap olması HDK’ye nasıl bir kazanım sağlayacaktır?

Bu vesileyle buradan bir kez daha duyarlı tüm kamuoyuna sesleniyoruz. Bizler İslami STK’lar olarak Müslüman Kürt halkının değerlerinin bu iğrenç organizasyonlarla kirletilmesine asla izin vermeyeceğiz. Ne AB uyum yasaları çerçevesinde bu iğrençliğe yasal bir zemin oluşturma çabalarına Müslümanlar olarak kayıtsız kalacağız ne de Kürtlerin İslamla yoğrulmuş değerlerinin yozlaştırılmasına müsaade edeceğiz! Kim olursa olsun Bu topraklarda manevi, ahlaki dinamiklerle oynanmasına asla müsamaha göstermeyeceğiz!

Türkiye’de ve bölgemizde ahlaki yozlaşmaya ve gayri İslami-insani bozgunculuklara karşı taviz vermeyeceğiz.

Bu amaçla yarın Diyarbakır Sümerpark Ortak Yaşam Alanı’nda yapılması planlanan bu iğrenç organizasyonun ne Diyarbakır’da ne de başka bir Kürdistan şehrinde asla yapılmamak üzere iptalini talep ediyoruz. HDK ve bileşenlerini, Kürtlerin dini ve ahlaki yapılarına ters bu tür gruplarla işbirliğine son vermeye ve bu tür rezil organizasyonlara çanak tutarak destek vermemeye çağırıyoruz.

Söz konusu organizasyonun iptal edilmemesi halinde biz de yarın (Pazar Günü) öğle namazında İstasyon camisinde öğle namazını müteakip kitlesel bir basın açıklamasıyla bu rezil organizasyonu protesto edeceğimizi buradan kamuoyuna duyuruyoruz.

DİYARBAKIR İSLAMİ STK’LARI

Basın Açıklaması Haberleri

Türkiye’nin göç raporu yayınlandı
“Çocuk katliamlarına, ayrımcılık ve şiddetine dur de!”
İslami STK'lar: Gazze için meydanlara inmekten vazgeçmeyeceğiz
Ey Sisi, Gazze halkının açlık ve susuzluktan ölümünü daha ne kadar seyredeceksin?
ANFİDAP: “Sisi Gazze’deki soykırıma sessiz kalma utancından kurtulmalıdır”