Diyarbakırda Bir Ece Nur Daha

2010 Eğitim-Öğretim yılının ikinci döneminin başlamasıyla birlikte kızının başörtülü olarak okula gittiğini belirten veli Sezai Ayata, Şair Sırrı Hanım İlköğretim Okulu yönetiminin buna şiddetle karşı çıktığını söyledi. Kılık kıyafet kanununa muhalefet et

Diyarbakır Şair Sırı Hanım İlköğretim Okulu 8'inci sınıf öğrenci Büşra Ayata, başörtüsü taktığı için okul yönetiminin tecridine maruz kaldı.

2010 Eğitim-Öğretim yılının ikinci döneminin başlamasıyla birlikte kızının başörtülü olarak okula gittiğini belirten veli Sezai Ayata, Şair Sırrı Hanım İlköğretim Okulu yönetiminin buna şiddetle karşı çıktığını söyledi. Kılık kıyafet kanununa muhalefet ettiği gerekçesiyle kızının derslere sokulmadığını anlatan Ayata, yönetiminin kendisini çağırarak uzlaşmaya çalıştığını, söyledi.

Ayata okul idarecilerinin teklifleri hakkında şu bilgileri verdi: "Okul yönetimi bana bazı tekliflerle bulundu. Örneğin 'özel bir oda hazırlayıp öğrenci bu odada üstünü değiştirsin ve aldığımız peruğu taksın veya okul kapısına kadar örtülü gelsin okula adımını attığı zaman başörtüsünü çıkarsın veya siz onu okula göndermeyin biz geldi diye gösteririz' şeklinde tekliflerle bulundular." dedi.

Kızının direnişin simgesi haline gelmemesi için okul yönetiminin yoğun bir çaba sarf ettiklerini, ama çabaları sonuç vermeyince disiplin kuruluna verdiklerini belirten Ayata, Ayata, "Kızım sırf başörtüsü taktığı için başta okul yönetimi olmak üzere öğretmenlerin tecritlerine maruz kaldı. Sürekli bir bahane ile kızımı Okul Müdürünün yanına çağırıyorlar ve orada köşeye sıkıştırıp başını açması için baskı uyguluyorlar. Bu da yetmezmiş gibi teneffüslerde oturup sohbet ettiği arkadaşlarına da baskı uygulayarak, kızımı yalnızlaştırmaya çalışıyorlar. Bunu yapan da okul yönetimidir." diye konuştu.

İnancından dolayı taktığı başörtüsü ile onurlu bir savaş veren Büşra Ayata da, mücadelesinin devam edeceğini söyledi. Kendi iradesiyle başörtüsü taktığını anlatan Büşra, kendisi için her şeyden önce Allah'ın emrinin önemli olduğunu söyledi.

Konu ile ilgili açıklama yapan İnsani Hak ve Hürriyetler Derneği (HÜR – DER)  Genel Sekreteri İbrahim Gökdemir, Ece Nur Özel, Büşra Ayata ve Sabiha Alaş'ın haklı davasının savunucusu ve takipçisi olmayı sürdüreceklerini söyledi.

İnsanın temel yaşam haklarından biri olan inancı gereği yaşama ve temel eğitimden yararlanma hakkının öncelikle anayasal bir güvenceyle bağlanması gerektiğini ifade eden Gökdemir,  aksi takdirde bu hak, iktidarların keyfi yönetmelikleriyle ve kendi zihniyetlerine göre sürekli değişkenlik gösteren ve ihlal edilen bir konumdan kurtulamayacağını söyledi. (İLKHA)

 

Hukuk Haberleri

İşkenceye kılıf: Elektrikler kesilmiş!
Yasa dışı bahis soruşturmasında 7 “fenomen”e yakalama kararı
Yenidoğan Çetesi hakim karşısına çıktı
Malcolm X'in kızları CIA, FBI ve NYPD'ye 100 milyon dolarlık dava açtı
"Yenidoğan Çetesi" 18 Kasım'da hakim karşısına çıkacak