Basın açıklamasının tam metni:
4 Kasım 2008 tarihinde Özgür-Der Genel Merkezi, 106 no'lu bir karar almış ve daha sonra şubeleri ve bazı kuruluşlar tarafından imza edilip kamuoyuna deklare edilen "İnancımızın ve Kimliğimizin Aşağılandığı; Resmi İdeolojinin Dayatıldığı Törenlere Tavır Alalım!" başlıklı bildiri ile bu kararlarını kamuoyuna bildirmişlerdir. Bu tutum sonrası dernek denetimler altına alınmış ve sonunda da derneğin feshi için dava açılmıştır. Bu gün duruşması olan bu dava davanamesinden anlaşıldığı kadarı ile ile Dernekler kanunu ve Medeni kanunundaki bazı maddelere istinaden dava açılmıştır."
Davanamede; derneğin amacının dışına çıkarak, vatandaşı ayırımcılığa, kutuplaşmaya ve bölücülüğe sevk ederek halkı Cumhuriyetin ilkelerine ve prensiplerine karşı kışkırtmaya yönelik eylem ve açıklamalarda bulunduğu ve bu yönde çalışmalar içine girdiği bu faaliyetleri ile de kuruluş AMAÇ VE GAYESİNİN dışına çıktığı, dolayısı ile dernek kurma gayesinin kanuna ve ahlaka aykırı hale geldiği tespit edilen Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneğinin Türk Medeni Kanununun 89. Maddesi uyarınca fehsi gerekmektedir." denilmektedir. Kime ve neye göre ahlak, kendine özgü şartlar oluşturma ve devlet ideolojisi ve statükonun belirlediği kadar dindar, dinsiz ve ya komünist veya başka bir ideolojiye, kalıba insanların zorlanması doğru değildir.
ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ; Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneğinin kapatılmak istenmesine dair dava, örgütlenme özgürlüğünü ihlal edecek niteliktedir.
Devletin resmi bir ideolojiyi kabul etmesi ve bunu vatandaşlarına bir zorunluluk şeklinde dayatması, zulümdür. Devlet hakem konumunda vatandaşların birbirlerine ve topluma zarar vermemesini sağlamakla yükümlüdür.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ; Hakaret ve şiddet içermeyen her türlü düşüncenin ifade edilmesi gerekir. Şok edici, rahatsız edici ve katılınmayan düşüncelerin de ifade özgürlüğü kapsamında ele alınmasıdır.
SİVİL İTEATSİZLİK ;"İnancımızın ve Kimliğimizin Aşağılandığı; Resmi İdeolojinin Dayatıldığı Törenlere Tavır Alalım!" şeklinde şiddet içermeyen bir çağrının, bir sivil iteatsizlik örneğinin engellenmek istenmesi hem HUKUKİ DEĞİL, hem de insanların bir kalıba zorlanması ve tektipleştirilmeye çalışılması AHLAKİ DEĞİLDİR.
ULUSLAR ARASI MEVZUAT (ANY.90. MD.) ; Türkiye'nin de tarafı olduğu uluslar arası sözleşmelerle korunan haklar ile insanın doğuştan sahip olduğu hakları, resmi ideolojiye dayalı baskıcı uygulama ve yargılamalara konu edilmesi bizatihi haksızlık olup yargı mekanizmasının meşru hakların geri alınması için bir araç olarak kullanılması bir hukuk devletinde kabul edilmez ve anlaşılamaz bir durumdur.
Bu davanın açılmış olması; Hukuk ve insan haklarına dayalı bir devlet yapılanmasının hedeflendiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşma çabası açısından utanç vericidir ve evrensel hukuka aykırı bir durumdur.
MAZLUMDER; ÖZGÜRDER hakkında açılan kapatma davası, Din ve vicdan özgürlüğü ile ifade ve örgütlenme özgürlüğünü ihlal edecek hukuk dışı bir uygulama olarak görmekte ve bir hukuk devletinde olamayacak türden bir dava olarak değerlendirmektedir.
MAZLUMDER DİYARBAKIR ŞUBE BAŞKANI
Av. Selahattin ÇOBAN