Dinlediğini anlamama ironisi ve Murat Yetkin’in kindar gazeteciliği

​​​​​​​Erdoğan’ın “Daha iyisini, daha efdalini, daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır.” sözleri üzerinden Murat Yetkin gazetecilik yaptığını sanıyor.

Fatih Demir / Haksöz Haber

Murat Yetkin kendi sitesinde yayımladığı yazısında Erdoğan'ın söylemezsek alkışlamayacaksınız sözlerini "Daha iyisini, daha efdalini, daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır.” sözleriyle birleştirerek kendi yorumunu şu şekilde ekliyor: "Orada bir yarım es veriyor, alkış bekliyor. Alkış gelmiyor. Bir yarım es daha veriyor. Neyse ki oradaki bir görevli alkış işareti yapıyor ve alkış geliyor salondan. Cumhurbaşkanı alınıyor bu duruma, sitem ediyor"

Erdoğan’ın farklı vakitlerde söylediği sözlerini bir araya getirip kendisince gazetecilik yapıyormuş gibi görünürken aslında Erdoğan’ın sözleri üzerinden kendisince gündem oluşturmaya çalışıyor. Bu da yetmezmiş gibi “Şimdi, orada iki ihtimal var. Ya konuşmasını kimse doğru dürüst dinlemiyor ve nasıl olsa biri alkış başlatır” diye de ekliyor yazısına

Erdoğan’ın konuşmasının tamamı izlendiğinde söylediği sözlerin arasında herhangi bir tutarsızlık olmadığı gibi alkış bekler bir hali de olmadığı net bir biçimde görülecektir. Ancak bu yazının hemen ertesinde birçok ulusalcı internet gazetesinde "Erdoğan alkış gelmeyince kızdı" başlıkları ile haberler ve öncesi sonrası olmayan bir video dolaşıma sokuluyor.

Habercilik, eleştiri kültürü, muhatabına saygı duyma, doğru sözlü olma gibi ahlaki tutumların sol, sosyalist ve ulusalcı kesimde ne zamandır olmadığı aşikar olsa bile bu kadar amiyane tutarsız ve gayri ahlaki haberler görmüyorduk. Öyle bir haber dolaşıma sokulmaya çalışılıyor ki sanki Erdoğan’ı izleyen bir tek onlar ve geri kalan herkes ise kör ve bihaber Erdoğan’ın konuşmasından. Dalga geçer gibi bir dille yazılan yazısında Murat Yetkin’e göre alkış başlatıcılar ve Erdoğan’ın arzusuna göre zamanlarını Erdoğan’ın belirlediği alkışlarda bulunuyorlar.

Yetkin’in yazısının başından sonuna kadar işin özünde Erdoğan’ı diktatör gibi gösterme hevesi bulunuyor. Kendisine göre zaten Erdoğan bir diktatör ve ülkeyi ve toplumu ilgilendiren bütün kararları Erdoğan alıyor!

Yazısında daha değinilecek birçok saçmalık bulunan Yetkin’in şu sözleri ile ona olan sabrımızı nihayete erdirelim. Yetkin’e göre Erdoğan’ın sarf ettiği “Daha iyisini, daha efdalini, daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır.” ‘Erdoğan’ın bu sözleri aslında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adını verdikleri ve bütün kararların tek kişinin kararıyla alındığı bu sistemin işlemediğinin itirafı gibi’ imiş.

O zaman Yetkin’e kendi mantığı üzerinden soralım demek ki parlamenter demokrasi de daha iyisi değilmiş diyebilir miyiz?  Tabiî ki asıl soru şu nefretin gazeteciliği olur mu? Yalan, uydurma cümleleri haber değeri taşır mı?  Taşımıyorsa Murat Yetkin yazısı hakkında ne düşünüyor?

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası