Hrant Dink cinayetiyle ilgili olarak bazı polisler ve kamu görevlileri hakkında iki yıldır sürdürülen soruşturmada, savcı Gökalp Kökçü iki yeni belgeye ulaştı. Bu belgeler, Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nün, Hrant Dink cinayetinin tetikçisi Ogün Samast’ın adını cinayet öncesinde bildiği ve buna dair belgeleri cinayetten sonra imha ettiği yönünde çok güçlü bir karine teşkil ediyor.
Hürriyet Gazetesi'nde Toygun Atilla imzasıyla yer alan habere göre, bu belgelerden birini geçtiğimiz haftalarda savcı Gökalp Kökçü’ye ifade veren İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç savcıya bizzat sundu. Dinç 19 Ocak 2007’deki cinayet öncesi istihbarat toplama döneminde Trabzon İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapıyordu.
Engin Dinç’in ilettiği F3 belgesi
Dinç’in İstihbarat Daire Başkanlığı arşivinde bulup savcıya verdiği belge, cinayet öncesinde Trabzon’da görev yapan iki istihbarat polisinin 12 Eylül 2006’da haber elemanı Erhan Tuncel’le buluşup bilgi aldıklarını gösteren bir F3 belgesiydi.
F3, istihbarat birimlerinin haber alma elemanlarıyla buluştuklarında düzenlemek zorunda oldukları belgenin adı... F3 belgesinde görüşmenin içeriği yer almıyor, bu amaçla F4 adı verilen bir başka belge düzenleniyor ve F3 belgesine ekleniyor. Yani her F3 belgesinin ekinde mutlaka bir F4 belgesinin bulunması gerekiyor.
Ne var ki Engin Dinç’in savcı Kökçü’ye verdiği F3 belgesinin ekinde, görüşmenin içeriğini aktaran bir F4 raporu bulunmuyordu.
Savcı Gökalp Kökçü bunun üzerine Trabzon Emniyet Müdürlüğü’ne bir yazı yazıp bilgi istedi. Hürriyet’in haberinde bu talep ve gelen cevap şöyle aktarılıyor:
“Savcı Kökçü, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’ne yazı yazıp, kayıtlarında 12 Eylül 2006 tarihli F3 ve F4 raporlarının olup olmadığını sordu. Trabzon’dan gelen yanıt ve yaptığı araştırmalar sonucu savcı, Dink cinayetine ilişkin Erhan Tuncel’den alınan bilgilerin yer aldığı F4 raporlarının İstihbarat Daire Başkanlığı ve Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi tarafından yok edildiği kanaatine vardı.”
12 Eylül 2006 tarihli bir F3 ve kayıp da olsa bir F4 raporunun varlığının ortaya çıkması çok önemli; çünkü Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nün Dink cinayeti davasına gönderdiği belgelerde toplam üç F4 raporu bulunuyordu ve bunlardan sonuncusunun tarihi 8 Nisan 2006 idi.
Trabzon, Ogün Samast’ı biliyor muydu?
Trabzon istihbaratının Erhan Tuncel’le 8 Nisan 2006’dan çok sonra, Eylül 2006’da da görüşmüş ve bu bilgiyi gizlemiş olmasını anlamlı kılan bir nokta daha var: Erhan Tuncel cinayetten altı yıl sonra, 29 Ekim 2013’te savcılığa verdiği ek ifadede bu buluşmaya işaret etmiş, orada kendisiyle görüşen istihbaratçı polislere cinayetin tetikçisinin Ogün Samast olduğu bilgisini verdiğini söylemişti:
“İstihbarat elemanlarına yeni tetikçinin isminin Ogün olduğunu söyledim. Polisler söylediğim ismi not aldılar. Sonra da benimle ilişkilerini soğuttular.”
Tuncel’in bu ek ifadesiyle suçladığı dönemin Trabzon’daki emniyet yetkilileri, mevcut F4 raporlarının sonuncusunun 8 Nisan 2006 tarihini taşıdığını, dolayısıyla Eylül 2006’da Tuncel’le görüşülmüş olamayacağını öne sürmüşlerdi. Engin Dinç’in savcı Kökçü’ye ilettiği 12 Eylül 2006 tarihli yeni F3 belgesi bu itirazı geçersizleştiriyor.
İkinci belge
Toygun Atilla’nın Hürriyet’teki haberinde sözünü ettiği, savcı Kökçü’nün ulaştığı ikinci yeni belge de Trabzon istihbaratının cinayetten önce Ogün Samast’ın tetikçi olarak seçildiğini biliyor olabileceğine işaret ediyor.
Haberde bu belge şöyle aktarılıyor:
“Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’nün arşivlerinden çıkan son belge ise 17 Ocak 2007’deki bir takip raporu. Bu takip raporu Yasin Hayal ile ilgili. Polisler bu raporlarında şunu yazdı: ‘Bir konu gereği ilimiz Pelitli beldesinde bulunan Polis Okulu civarına gidildiğinde, Yasin Hayal (İDP: 2918865) isimli şahsın da Vizyon isimli kahvehaneden çıkarken görüldüğü...’ Bu raporun tarihi önemli. Çünkü 17 Ocak 2007, Ogün Samast’ın Trabzon’dan İstanbul’a Yasin Hayal ve arkadaşları tarafından yolcu edildiği gün. Yasin Hayal, tetikçi Ogün Samast’ı, yanına para, silah ve Türk bayrağı vererek İstanbul’a yolcu etmişti. İki gün sonra da Hrant Dink öldürüldü. Yasin Hayal’in 17 Ocak’ta takip edilmesi, Samast’ı yolcu ettiği anın da takip edilmesi anlamına geliyordu. Bu rapor da bugüne kadar soruşturma birimlerinden saklandı. İlk defa ortaya çıktı.”
Cinayetten önceki dönemde Trabzon Emniyet Müdürü, cinayet sırasında ise İstihbarat Daire Başkanı olan Ramazan Akyürek, savcı Gökalp Kökçü’ye verdiği son ifadede Yasin Hayal’i bildiğini, fakat cinayetten önce Ogün Samast’ın adını hiç duymadığını söylemişti.