Dün yemin ederek göreve başlayan geçici Cumhurbaşkanı Fuat Mebaza, ulusal birlik hükümeti kurulacağı sözü verdi.
Ülkede sokağa çıkma yasağının uygulandığı ikinci gecede durumun görece sakin olduğu ancak yasağa rağmen başkent Tunus'ta silah sesleri duyulduğu bildiriliyor.
Önceki gün ise kanlı şiddet olayları meydana gelmiş, yağmalama, kundakçılık ve cezaevi isyanı yaşanmıştı.
Olağanüstü hal ilan edilen Tunus'ta ekonomik faaliyetler kesintiye uğramış durumda.
Ülkede hükümet kuruluşları, okullar ve dükkanların çoğu kapalı.
Yakın gelecekte söz sahibi ordu olacak
BBC'nin başkent Tunus'ta bulunan muhabiri Adam Mynott, ülkenin yakın geleceğinde belirleyici olacak gücün ordu olduğunu söylüyor.
Tunus silahlı kuvvetleri Binali'nin iktidarı döneminde de kilit öneme sahipti.
Cumartesi gününe kadar meclis başkanı olan Fuat Mebaza, cumhurbaşkanlığına geldikten sonra Başbakan Muhammed Ganuçi'den ulusal birlik hükümeti kurma çalışmalarına başlamasını istemişti.
Mebeza, televizyondan yayınlanan bir açıklamasında, yeni sürece istisnasız tüm Tunusluların dahil olmasını istedi.
Muhalefet lideri Necip Çebi, Fransız RTL radyosuna yaptığı açıklamada, Başbakan Ganuçi'nin seçimlere katılması için kendisiyle görüştünü söyledi.
Çebi, altı-yedi ay içinde seçimlerin yapılmasını talep ettiklerini de belirtti.
Tunus anayasası ise 60 gün içerisinde cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmasını gerektiriyor.
"Diktatör devrildi, ama diktatörlük henüz ayakta"
Bir başka muhalefet lideri olan Mustafa Ben Cafer Reuters'a verdiği demeçte, kendisiyle de görüşüldüğünü söyledi.
Londra'da BBC'ye röportaj veren yasaklı İslamcı partinin lideri Raşit Ganuçi de, Tunusluların, diktatör olarak nitelediği Binali'yi devirdiklerini ancak diktatörlüğün devrilmesi için önlerinde henüz daha uzun bir yol olduğunu söyledi.
Ganuçi, birkaç hafta içinde Tunus'a döneceğini de kaydetti.
Tunus tarihinde görülmeyen kitlesel şiddet olayları, bir ay önce, sokakta sattığı sebzelere el konduğu için kendini yakan işsiz, üniversite mezunu bir işportacının ölümüyle başlamıştı.
10,5 milyon nüfuslu ülkeyi yoksul köylerden kasabalardan başlayıp adım adım saran sosyal çalkantı haftalar içinde Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Binali'yi kaçmaya zorlamıştı.
1956 yılında bağımsızlığını kazandığından beri Tunus'un ikinci lideri olan Binali, olaylar üzerine Suudi Arabistan'a kaçtı.
Kansız bir darbeyle iktidara gelen Zeynel Abidin Binali; gösterilerin büyümesi üzerine muhalefetin taleplerinin çoğunu kabul etmiş ancak olayları yatıştıramamıştı.
Komşu ülke Libya'nın lideri Muammer Kaddafi, Binali'yi öven açıklamalarda bulundu ve Tunus'u ondan iyi yönetecek kimse olmadığını söyledi.
Tunus'taki ayaklanmanın Libya ve Mısır gibi ülkelerin iktidarlarında da kaygıya neden olması bekleniyor.
BBC