Mehmed Göktaş / Doğruhaber
Dikkat, Ramazan çabuk geçiyor ha!
Bazı şeylere dalıp gidiyoruz, bir de bakıyoruz günler gelip geçmiş. Ramazan’ı bir karşıladığımızı hatırlıyoruz bir de bakmışız on günü geçivermiş.
Sıcak ve uzun geçen ramazanlardan artık kısa ve serin ramazanlara geçtiğimiz için zannedersem zorlanan kimse yok sayılır, bu yüzden nasıl geçtiğini de fark etmiyoruz.
Durum böyle olunca bazen yüz yüze bazen de böyle yazıyla “aman ha Ramazanı güzel değerlendirelim” diye hatırlatmada bulunuyoruz.
Sadece laf olsun diye değil gerçekten güzelce değerlendirilmesi için “Nasıl geçiyor Ramazan” diye soruyoruz. Teravihleri nerede kıldıklarını, özellikle hatimle kılınan camilere gidip gitmediklerini, Kur’an adına neler yapabildiklerini soruyoruz.
Diğer zamanlarımızda da çevremizdekilerin bizden en çok duyduğu şey “arkadaşlar, dikkat edin namaz geçiyor” sözüdür zannedersem. Evet, geriye dönüp baktığımda çevremdeki insanlar benden en çok bu sözü duymuşlardır. Biraz usandırmış ve bıkkınlık getirmiş olabiliriz ama asla vaz geçmeyi düşünmüyoruz bu uyarıyı yapmaktan. Bu uyarıyı yapmadığımız takdirde namazın geçiştirildiğini ve geciktirildiğini görüyoruz.
Geçip gitmeden Ramazan için de birbirimize lütfen bu uyarıyı yapalım.
Elhamdülillah çevremizde hatimle teravih kılınan camilerimiz var fakat biz birkaç yıldan beri Afrikalı Lokman kardeşimizin arkasında günde üç cüzle yani atmış sayfa ile kılıyoruz, ilk on günde Kur’an bitiyor, artık geri kalan yirmi günü herkes kendisi değerlendiriyor. Lokman kardeşimiz daha sonra Konya’ya geçiyor, aynı hızla orada devam ediyor. Maşaallah beş yaşında hafız olmuş, su gibi akıyor, hiç yormuyor. Tabii ki bu arada seçkin bir cemaatle kılmak da ayrı bir huzur veriyor.
Dikkat edin, eğer ucunu bırakıp birazcık gevşek davranacak olursak Ramazanı ikinci plana atacak öylesine yoğun bir gündem var ki.
Sözün kısası, aman ha orucumuzu, ramazanımızı hiçbir şeye değişmeyelim, hiçbir şeyi onun önüne geçirmeyelim.