HAKSÖZ HABER
Gazeteciliğin üst sınırlarını zorlayan asparagas habercilik Türkiye’de çok yaygın ne yazık ki! Misal olarak toplumsal kesimleri ilzam eden bir haberi sadece bir kişiye –yanlış anlaşılmasın rakamla bir (1)- dayandırmak asparagas haberciliğe örnek olabilir.
Orman yangınları Türkiye’nin birinci gündem maddesi. Sol-Kemalist yayın organları yangından istifade diyerek olsa gerek manipülatif haberciliğin güzide bir örneğini sundular.
Yangın bölgesine giden Birgün gazetesi sadece bir kişiyle yaptığı görüşme sonrasında bölgedeki yardım faaliyetlerinde “partizanlık” yapıldığını öne sürdü. Sadece bir kişinin demeçlerini büyük bir iddiayı dillendirmek için yeterli gören Birgün’ün haberine(!) AK Partili birçok isimden doğal olarak tepki gösterildi.
Cumhuriyet ise Birgün’ün bu acar haberciliğini hiç sorgulamaksızın paylaştı. Haberi iktibas eden Cumhuriyet’te bozacının şahidi şıracı misali tek bir kişiye dayandırılan iddiayı dillendirdi. Hüseyin D. İsimli vatandaş bölgeye yollanan yardımların AK Partili ailelere verildiğini öne sürmüştü.
Bu ilzam edici iddiayı destekleyecek hiçbir veri sunmayan Hüseyin D.’nin söyledikleri gazetecilik etiği açısından sakıncalıdır. Gazetecilerin iddiaların doğruluğu noktasında çalışma yaptıktan sonra bunları haberleştirmesi gerekir. Ancak siz gazeteci değil “partizansanız” o halde ideolojik haberciliğin gereğini yerine getirerek bir dezenformasyonu yaymaya çalışırsınız. Buna da propaganda denir!
Birgün ve Cumhuriyet gibi yayın organlarının utanması kalmamış burası aşikar ancak ciddi bir problemin eşiğinde birçok kimsenin linç edildiği ve sağlıklı düşünme yetisinin kaybedildiği bir ortamda yangına benzin dökecek kadar alçalacaklarını biz bile tahmin etmezdik!