Hamza Tezkorkmaz / Haksöz Haber
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 23 Ekim 2018 tarihinde tanıtımı yapılan “2023 Eğitim Vizyonu”nun üzerinden yaklaşık olarak iki yıllık bir süreç geçti. Bu tarihten sonra farklı illerde aylarca süren tanıtım toplantılarının tümünde Bakan Ziya Selçuk, ellerinde sihirli bir değnek olmadığını ve eğitimin bugünden yarına hızlıca değiştirilemeyeceğini, bunu yapmak için zamana ihtiyaçlarının olduğunu devamlı dile getirdi.
Eğitim vizyonu içerisindeki bazı maddelerin hemen hızlıca düzenlenmesi ve hayata geçirilmesi eğitim camiasında ve eğitim ile ilgilenen çevrelerde heyecan oluşturdu. Fakat gelinen noktada bu heyecanın yok olduğu görülmektedir.
Ders Saatleri Azalacağına Arttı
Bakan Selçuk’un ve il ile ilçe müdürlüklerinin yaptığı yüzlerce toplantının ana maddelerinden biri ders saatlerinin azalması başlığıydı. 2023 Eğitim Vizyonu belgesinin Temel Politikamız başlığı altındaki “Temel becerilere ilişkin zorunlu derslerin korunması şartıyla, zorunlu ders saat ve çeşitleri azaltılarak, derinleşmeye, kişiselleştirmeye ve uygulamaya zaman ayrılacaktır.” İbaresine binaen yapılan toplantılarda ders saatlerinin kaç saate düşürüleceği, içeriklerinin nasıl olacağı tartışıldı ve bakanlığın “Bir Milyon Fikir” portalına öneriler yolladı.
Talim Terbiye Kurulunun (TTK) 23.03.2020 tarihli “Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi Anadolu Meslek ve Anadolu Teknik Programı Haftalık Ders Çizelgesi” yayınlandığında bunca emek ve enerjinin heba edildiği görülmüş oldu. Bu karar ile daha önce 9. Sınıf seviyesinde haftalık 40 saat olan ders sayısının arttırılarak haftalık 43 saate çıkarıldığı yayınlanmış oldu. 10, 11 ve 12. Sınıf seviyelerin de ise (alanlara göre değişim gösterse de) ders saatlerinin azalmadığı, hepsinin 43 saate eşitlendiği görülmektedir. Aylarca ders saatlerinin fazla olduğu ve günlük 8-10 saat dersin pedagojik olarak çocuklara faydasının olmadığına dair sunumlar yapan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un ders saatlerinin artırılmasını onaylaması, bakanlıkta söylem ile eylem arasındaki derin ayrılığı bir kez ortaya koymuştur. Kararın yayınlanmasının üzerinden aylar geçmesine rağmen herhangi bir açıklama yapmadığını da belirtmek gerekir.