Demokratlar için zaman daralıyor

Abdullah Muradoğlu, Donald Trump'ın 2024 ABD Başkanlık seçimlernde Cumhuriyetçi Parti'nin adayı olarak seçildikten sonra Biden'ın adaylığına karşı baskıların artışını ve demokratlar için zamanın daraldığını kaleme aldı.

Abdullah Muradoğlu/Yeni Şafak

Gemide isyan büyüyor..

Cumhuriyetçiler için ABD Başkan adaylığı süreci resmen tamamlandı. Donald Trump Başkan adayı olarak tescil edildi. Trump, Başkan Yardımcılığı içinse Senatör J. D. Vance’i seçti. Vance, Trump’ın “Amerikayı Yeniden Büyük Yap(MAGA)” veya “Önce Amerika” hareketinin Senato’daki en ateşli taraftarı. Öte yandan Vance, Cumhuriyetçi Parti içindeki “Ulusal Muhafazâkârlar” olarak nitelendirilen yeni bir hizibin önde gelen isimlerinden biridir.

2019 gibi geç bir tarihte, sürpriz bir şekilde “Katolik” olarak vaftiz edilen J. D. Vance, “Katolik Sosyal Öğretisi”ni benimsediğini vurguluyor. Eğer Trump Kasım’daki Başkanlık seçimlerini kazanır ise Vance ABD siyasi tarihinde Joe Biden’dan sonra Başkan Yardımcısı seçilen ikinci Katolik siyasetçi olacak. Barack Obama 2008’de ABD Başkanlığına aday olduğunda Başkan Yardımcısı olarak Katolik Joe Biden’ı seçmişti. Trump ise 2016’daki seçimlerde Başkan Yardımcısı olarak “Hıristiyan –Siyonist Evanjelik” olarak bilinen Mike Pence’i tercih etmişti.

Analizlere göre Trump 39 yaşındaki Vance’i “Başkan Yardımcısı” adayı olarak seçerek Cumhuriyetçi Parti’nin dümeninin 2028 ve sonrasında “MAGA hareketi”nin kontrolünde olmasını güvence altına alıyordu. Önceki yazılarımda Vance’in Trump’ın oğulları Donald Trump Jr ve Eric Trump tarafından desteklendiğini belirtmiş idim. Vance’in “PayPal”ın kurucularından Peter Thiel başta gelmek üzere “Silikon Vadisi”nin önde gelen teknoloji milyarderleri tarafından desteklendiğini de hatırlatmalıyım. TeslaSpaceX ve “X” gibi şirketlerin sahibi Elon Musk da “Trump-Vance “ikilisinin destekçileri arasında yer alıyor.

Anketlere göre 13 Temmuz’daki suikast girişimi Trump’ın Başkan seçilme şansını bir parça daha artırdı. Birçok Demokrat siyasetçinin Trump’ın ABD Başkanlığını daha şimdiden kabullendiği anlaşılıyor. Dolayısıyla Demokrat kampta Biden’ın Başkan adaylığıyla ilgili kriz daha da derinleşti. Demokrat Parti’nin ön seçimlerinde 14 milyon kişi Biden’ın Başkan adaylığı için oy kullandı. Biden adaylık için gereken delege sayısını da elde etti. Bu yüzden kendi isteğiyle çekilmediği takdirde Başkan adaylığını engelleyecek bir mekanizma yok.

Biden’ın 27 Haziran’da CNN’de Trump ile yaptığı münazara Demokratlar cephesinde büyük bir moral bozukluğuna yol açtı. Münazaranın ardından ana akım liberal medya, ünlü aktörler ve cömert bağışçılardan oluşan bir koalisyon Biden’ın adaylıktan çekilmesi için kampanya başlattı. Kampanya ABD Kongresi’ndeki Demokratlar’ın bir kısmı tarafından da destekleniyor.

Temmuz ayı başlarında ABD Kongresi’nde Biden’ın adaylıktan çekilmesini isteyen vekillerin sayısı bir elin parmaklarını geçmiyordu. Hafta sonu itibariyle 30 civarında Vekil ile 4 Senatör açıkça Biden’ın adaylıktan çekilmesini istiyor. Aslında Biden’ın adaylığına itiraz eden Vekil ve Senatörlerin sayısının çok daha fazla olduğu bir sır değil. Biden’a açıktan karşı çıkmayı uygun bulmayan bu vekiller Biden’ın kendi isteğiyle çekilmesine umut bağlamış gibi görünüyorlar.

ABD medyasına yansıyan bilgilere göre Demokrat Parti kuruluşu(DNC) ise 19 Ağustos’ta başlayacak Kurultaydan önce Biden’ın adaylığını kesinleştirmek için delegeler nezdinde bir “sanal yoklama” girişimi plânladı. Adaylık tartışmalarına son vermeyi amaçlayan bu girişim ABD Kongresi’ndeki Demokratlar tarafından tepkiyle karşılaştı. ABD Kongresi’ndeki üst düzey liderlik takımıysa “iki arada bir derede” pozisyonunda. Trump’ın kazanma ihtimalinin daha da artması halinde Kongre liderlik takımının bu pozisyonunun değişebileceği söyleniyor.

“Biden kampanyası”na bağışlarını askıya alan büyük bağışçıların listesi de giderek uzuyor tabii. Silikon Vadisi’ndeki milyarder bağışçılarından Michael Mortiz de Biden’ın çekilmemesi halinde bağışlarını durduracağını ilân etti. Whitney Tilson ve Rick Caruso gibi isimlerin yanı sıra “Lost” dahil bir çok dizi filmin yapımcılarından Damon Lindelof, Biden çekilene kadar Demokratlar’ın seçim kampanyalarına finansal desteğin durdurulması çağrısında bulundular.

Demokratlar için zaman fena halde daralmış bulunuyor. Önümüzdeki günlerde Demokrat kamptaki isyanın daha da genişlemesi bekleniyor. Trump’ın kazanmasını Amerika için felaket olarak gören Demokratlar’ın kaderi Biden’ın elinde. Biden “pes” mi edecek, yoksa “devam” mı diyecek? Bu kriz sadece Başkanlık seçimleriyle ilgili değil. Test edilen sadece Biden değil. Asıl soru şu: Demokrat Parti kuruluşu bu krizi aşabilecek bir siyasî maharet gösterebilecek mi?

Yorum Analiz Haberleri

Medyadaki ahlaksızlığa neden göz yumuluyor?
Camiler Ermeni, Rum ve Yahudilere de satılmış
Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın