Demet Tezcan, 4 yıldır Gazze'ye Siyonist İsrail tarafından uygulanan ambargoyu kırmak için daha önce 'Viva Filistin'in pek çok ülkeden farklı dinlere mensup aktivist ve erdemli insanlarla birlikte İHH'nın da Türkiye ayağını organize ettiği gruplarla karayoluyla Gazze'ye gidildiğini ve şimdi de deniz yoluyla ambargoyu kırmak için gemilerle Gazze'ye gidildiğini aktardı.
Demet Tezcan, Siyonist İsrail'in saldırısı öncesi gemideki havanın nasıl olduğundan başlayarak saldırı anında yaşananları, kadınların metanetli tavırlarını, nasıl dik bir duruş sergilediklerini, yaralıların nasıl yardımlarına koştuklarını ve sonraki cezaevi sürecini ve yaşadıklarını anlattı.
Gemilerle Antalya'dan ayrılmadan önce kendilerini Medine'de gibi hissettiklerini söyleyen Tezcan, gemide marşlar, ezgiler, sohbetler yapıldığını, Kur'an öğrenen, Kur'an okuyan insanların olduğunu 30 ülkeden farklı insanlarla bir arada çok güzel bir ilişkinin kurulduğunu aktardı.
Gazze'ye gitmeden önce İsrail'in gemiyi vuracağını açıklamalarına rağmen yola hiç korkmadan çıktıklarını belirten Tezcan hatta gemide 670 yolcudan 100'e yakının kadının olduğunu ve yaş olarak en küçüğün 1 yaşında en büyüğün 88 yaşında olduğunu söyledi.
Sabah ezanından sonra saldırının başladığını söyleyen Tezcan, kendisinin, İHH'dan Gülden sönmez ve Nalan isimli arkadaşlarıyla güvertede olduğunu söyledi. Ve İsrail'in kanlı saldırısını oradan takip ettiklerini katardı. Diğer kadınların en alt katta olduğunu ve kapıya da bayan arkadaşlardan birini nöbette bıraktıklarını -hiç kimsenin dışarıya çıkmaması için –söyledi.
Saldırı sonrası şehitler ve yaralıların çok olduğunu her yerin kanlar içinde ama herkesin metanetle, vakarla yaralılarla ilgilenmeye çalıştığını söyledi. Gemi ele geçirildikten sonra kıyıya ulaşana kadar soğukta güvertede elleri bağlı tutulduklarını, sürekli tepelerinde helikopterlerin durduğunu aktardı.
Kıyıya varınca da tutuklama ve cezaevinde herkese farklı uygulamalar yapıldığını bunun da herkesin çelişkili ifade versinler diye yapıldığını düşündüğünü aktardı. Ve özellikle de İsrail askerlerinin aslında korku ve endişe içindeki hallerine tanık olduğunu söyledi.
Şehit ailelerinin vakarlı duruşlarına da değinen Tezcan'a sorulan sorularla sohbet devam etti.
Haber: Zuhal Özyurt