Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile İstanbul'da görüşen Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul'a hareketinden önce Ankara Esenboğa Havalimanı'nda IŞİD ve PKK'ya yönelik operasyonlarla ilgili açıklama yaptı. "Perşembe gecesi sabah 3'e karşı Türkiye'yi tehdit eden Suriye'deki DEAŞ unsurlarına karşı bütün hedeflerin tasfiye edildiği çok başarılı bir operasyon gerçekleştirildi" dedi. Davutoğlu'nun hedefinde Şanlıurfa ve Diyarbakır'da polisleri şehit eden PKK vardı.
"Herkes aklını başına alsın"
"Kimse Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize tehdit dili kullanmasın. Tehdit eden sözleşmesini görür. Yel eken, fırtına biçer. Kamu düzenini bir defa tehdit ettiklerinde, onların tehdit için kullandıkları maşalar veya aldatılmış bazı çevrelere değil, doğrudan bu tehdidi oluşturan herkese lazım gelen cevabı veririz. Onun için herkesin aklını başına alma günü gelmiştir."
HDP'ye tepki
Davutoğlu, HDP'yi Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde iki polisin PKK tarafından öldürülmesini kınamamakla suçladı. Buradaki mesajı aldıkları için Türk Hava Kuvvetleri'nin Kandil'i bombaladığını söyledi.
"Kendilerine 1 Ekim'de başbakan olduktan sonra Sayın Demirtaş'ı kabulümde söyledim, son HDP'yi ziyaretimiz esnasında da söyledim. Artık karar vermelerinin bir vaktidir silah mı demokrasi mi? Şiddet mi barış mı? Meşruiyet mi illegalite mi? Meşru bir siyasi partilerse, ki öyle görüyoruz, halkımız yüzde 13 oy vermiş, onu hiç bir zaman yadsımadık, reddetmedik, o şekilde davranmalılar. Şiddete karşıysalar bunu açıkça, sözleriyle değil, samimiyetleriyle ve eylemleriyle de göstermek durumundalar. Bu kararın şekline ve seyrine göre de biz de onlarla ilgili olarak, çözüm süreci bağlamında ne yapacağını düşünürüz ama milletimizle ilgili olarak, toplumsal uzlaşım çerçevesine her etnik ve mezhebi kökenli vatandaşlarımızla ilgili olarak başlattığımız süreçleri devam ettireceğiz. Muhataplarımız değişebilir ama hedefimizi değişmeyiz. İki polisimiz hunharca ensesinden vurularak şehit edilecek, HDP yetkilileri bunu kınama cesareti bile gösteremeyecek. Orada bir mesaj verilmek istendiyse o mesajı aldığımız için dün gece uçaklarımız Kandil üzerindeydi, kim aynı mesajı bir daha vermeye kalkarsa aynı cevabı alır. Son operasyonların çatışmasızlığı bitirdiğini iddia edenler, gitsinler bunu 2 polisimizi uyurken şehit edenlere söylesinler."
Operasyon Meclis gündeminde
Davutoğlu, geçen pazartesi günü 32 kişinin hayatını kaybettiği Suruç'taki bombalı saldırıdan bu yana parti liderlerine "teröre karşı ortak deklarasyon" çağrısı yaptığını ancak CHP dışında hiçbir partiden olumlu yanıt alamadığını söyledi. Davutoğlu, "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum. O'nun dışında olumlu cevap alabildik mi?" diye konuştu.
Ana muhalefet partisi CHP, çarşamba günü Meclis'i acil toplantıya çağırmıştı. Davutoğlu buna "olumlu" baktıklarını belirterek, "Dün, Meclis Başkanı ile konuyu görüştük. Böyle dönemlerde TBMM nihai istişare makamıdır. Dolayısıyla bu olağanüstü toplantı talebine olumlu yaklaşıyoruz. Grup Başkanvekillerimiz de temas halinde. Muhtemelen çarşamba günü yapılacak. Biz de Meclis’i son operasyonlarla ilgili bilgilendirme fırsatı bulacağız. Orada bir deklarasyon ümidi çıkarsa ne âlâ. Kapalı kulaklar açıldı deriz. Ümit ederim genel başkanlar böyle bir ortak tavra gelecek olgunluğu gösterirler" dedi.
Barzani ile görüştüler
Türk Hava Kuvvetleri'ne ait F-16 uçakları dört yıl aradan sonra cuma gecesi Kuzey Irak'taki PKK kamplarını vurmuştu. Bunun ardından cumartesi sabahı Davutoğlu, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ile bir saatten fazla telefonda görüştüklerini açıkladı. Davutoğlu görüşmeyle ilgili, "Durum değerlendirmesi yaptık. Kuzey Irak’ta özellikle operasyonun amaçları ve çerçevesiyle ilgili bilgileri aktardım. Sayın Barzani, Türkiye'nin gerek DEAŞ ile gerek PKK'ya yönelik amaçlarının haklı temellere dayandığını ve bu çerçevede Türkiye ile dayanışma içinde olduklarını bir kez daha ifade ettiler. Temasların sürmesine karar verdik" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu Tarabya Köşkü'nde kabul etti. Daha sonra da Davutoğlu ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ile toplantı yaptı.
"Çok detaylı şekilde etüt ettik"
Davutoğlu'nun açıklamalarından diğer satır başları ise şöyle:
"Suriye'de üçüncü dalga Irak’ta da ikinci dalga operasyonları başlatma talimatı verdik. Bu operasyonlar havadan ve karadan devam ediyor. Kararlığımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır. Bu operasyon kararı askeri yetkililer, Emniyet görevlileri, Bakanlar Kurulu'nda ve Milli Güvenlik Kurulu'nda yaptığımız görüşmeler çerçevesinde hayata geçirilmiştir. Biz sonuçlarını çok detaylı şekilde etüt ederek karar verdik."
"281 terör eylemi"
"7 Haziran'dan bu yana 121 silahlı saldırı, 15 adam kaçırma, 59 araç yakma, 16 yol kesme, 17 haraç alma eylemi dahil 281 terör eylemi yapılmıştır. Türkiye’de sanki yönetim boşluğu varmış gibi kamu düzenini hedef almışlardır. 7 Haziran’dan sonra her ne kadar istifamızı vermiş ve sonra görevi sürdürme talimatı almışsak da, ülkemizin güvenliği söz konusu olduğunda siyasi geleceğimizi değil, ülkenin geleceğini düşünürüz. Kamu düzeni söz konusu olduğunda Türkiye demokratik hukuk devletidir ve hukuk dışına çıkan herkes cezalandırılacaktır. Hiçbir suç da faili meçhul bırakılmayacaktır. Ceylanpınar'da polislerimizin şehit edilmesiyle ilgili olarak 35 kişi, Diyarbakır'da polisimizin şehit edilmesiyle ilgili olarak da 19 kişi gözaltına alındı. Bu çerçevede kimin bu cinayetlerle ilişkisi varsa, kimin varsa bu bizim bu polislerimizin ailelerine, ülkemize borcumuzdur. Askerlerimizin şehadetine sebep olan DEAŞ militanları dün ve bugün gerekli mukabeleyi görmüşse polislerimizi kalleşçe, alçakça şehit edenler de kesinlikle kimin eli varsa cezalandırılacaktır. Bundan kimsenin tereddüdü olmasın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik özgürlüklerin yaşandığı bir devlettir. Ama kamu düzeninin sarsıldığı, sarsıntıya uğradığı bir ülke hiçbir zaman olmayacaktır. Özgürlükleri güvenlikle birlikte yaşamaya devam edeceğiz."
"Vatandaşlarımızı tehdit etmelerine izin verilemez"
"Suriye ve Irak’ta ne olursa olsun Türkiye’yi tehdit etmesine izin vermeyiz. Bütün bu olayları sabırla izleyen 78 milyon vatandaşımıza; Türkiye demokratik hukuk devletidir. Bunun gereği yapılmaktadır ve yapılacaktır. Hukuk kuralları dışında kimsenin vatandaşlarımızı tehdit etmelerine, baskı uygulamalarına izin verilemez. Başarılı bir seçim sonrasında Türkiye’nin boşluğa düşmemesi ve hükümetsiz kalmaması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kamu düzeni ve ekonomik istikrar sağlanmaya devam edecektir."
"Gün omuz omuza verme günü"
"Siyasi partilere de mesajımız açıktır. Gün omuz omuza verme günüdür. Yeniden herkesin bir değerlendirme yapması gerekiyor. Türkiye’yi hükümetsiz bırakmayalım diyoruz. Bazıları, "Biz bu sürecin içinde yokuz" diyor."
"Cezasını ödeyeceksiniz"
"Terör gruplarına mesajımız... Türkiye Cumhuriyeti Devleti terörle mücadeleyi yıllardır sürdürüyor. Bütün bu suçların cezasını ödeyeceksiniz. Kimse Türkiye’yi tehdit etmeye yönelmesin. Ve yurt dışındaki çevrelere sesleniyorum. Türkiye’nin dostluğu güçlüdür. Hasmane tavırlarla karşılaşırsa tepkisi de şiddetli olur. Tahammülümüzün sınırlarını kimse zorlamamalıdır. Dost ve müttefiklerimiz bir kez daha Türkiye’nin gücünden emin olmuşlardır. Türkiye’ye hasmane düşünceleri olanlar da anlamışlardır."
Kaynak: Al Jazeera