Davutoğlu: Burunları Dahi Kanamasın!

Suriye makamları ile iletişime geçen dışişleri yetkilileri, 'iki gazetecinin burunları dahi kanamasın' mesajı verdi.

Suriye'deki olayları takip etmek ve belgesel çekmek için İdlib kentine giden gazeteciler Adem Özköse ve Hamit Coşkun'a 5 gündür ulaşılamaması üzerine Dışişleri Bakanlığı devreye girdi. Suriye makamları ile iletişime geçen Bakanlık yetkilileri, 'iki gazetecinin burunları dahi kanamasın' mesajı vererek, Türkiye'ye dönmelerinin sağlanmasını istedi

Suriye'deki olayları takip etmek ve belgesel çekmek için İdlib kentine giden Gerçek Hayat dergisinin Ortadoğu temsilcisi ve Milat Gazetesi yazarı Adem Özköse (34) ile kameraman Hamit Coşkun'la (21) irtibatın kesilmesi Dışişleri Bakanlığı'nı harekete geçirdi. Bakanlık, Özköse ve Coşkun'un Türkiye'ye getirilmesi için yoğun bir çalışma başlattı.

Gazetecilerin kaybolduğunun anlaşıldığı salı akşamı itibariyle Suriye makamları ile iletişime geçen Dışişleri Bakanlığı, 'burunları dahi kanamasın, bir zarar gelmesin' mesajını vererek, gazetecilerin durumu hakkında bilgi istedi. Bu kapsamda Türkiye'nin Şam Büyükelçisi Ömer Önhon ve Halep Başkonsolosu Adnan Keçeci'nin de gerekli girişimlerde bulunduğu belirtildi. Dışişleri Bakanlığı'nın üst düzey bir yetkilisi, Şam yönetiminden henüz konuya ilişkin bir bilgi gelmediğini, Halep Valiliği'nin ise konuyu araştırdığını söyledi.

SAĞ OLDUKLARINI BİLİYORUZ

Yeni Şafak'ın sorularını yanıtlayan Şam Büyükelçisi Önhon ise "Olayı haber aldığımız andan itibaren takip ediyoruz. Şu an nerede olduklarını bilmiyoruz ama sağ olduklarını biliyoruz" diye konuştu. Önhon, gazetecilerin bulunması için Şam makamları ile görüşmelerin sürdüğünü söyledi. Öte yandan, Dışişleri Bakanlığı, Özköse ve Coşkun için çalışmalarını birkaç koldan birden yürütürken, öncelikli hedefin gazetecilerin sağlığına herhangi bir zarar gelmeden bulunarak Türkiye'ye getirilmeleri olduğu öğrenildi.

ÇELİŞKİLİ BİLGİLER GELİYOR

Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Özköse ve Coşkun'un nerede olduklarına ilişkin haberlerin çelişkili olduğu, ancak gelen bilgilerin tamamında kaybolan gazetecilerin sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi. Gazetecilerin, İdlib'in Binniş kasabası yakınlarında bulunan el-Fua Köyü'nde alıkonulduğu ve ardından Suriye güvenlik güçlerine teslim edildiği iddia ediliyor.

YOĞUN ÇABA SARFEDİYORUZ

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da dün kayıp gazeteciler ile ilgili bir soruya "Suriye nezdinde girişim yaptık yoğun çaba sarf ediyoruz" yanıtını verdi. Sosyal paşlaşım ağı Twitter adresinden de bir açıklama yapan Davutoğlu, "Suriye'ye geçtikten sonra kendilerinden haber alınamayan gazeteciler Adem Özkose ve Hamit Coşkun'un durumu ile yakından ilgileniyoruz. Zor şartlar altında görev yapan basın mensuplarının güvenliğine herkesin azami dikkat göstermesi gerekiyor" mesajını verdi. AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik de Twitter adresinden "Suriye'de kendilerinden haber alınamayan Türk gazeteciler için her türlü imkan seferber edildi. Kendilerine ulaşılmaya çalışılıyor" bilgisini paylaştı.

ÇOCUKLAR ÖLÜRKEN YAŞAMASAK DA OLUR

Yaklaşık bir hafta önce Suriye'ye giden iki gazeteciden 5 gündür haber alınamıyor. Gerçek Hayat dergisinin Ortadoğu temsilcisi ve Milat gazetesi yazarı Adem Özköse ile kameraman Hamit Coşkun, Suriye'deki olayları takip etmek ve belgesel çekmek için Hatay sınırından İdlib kentine geçmişti. Özkose ve Coşkun'dan haber alınamadığı bilgisi sosyal paylaşım ağı Twitter'da günün en çok konuşulan konularından birisi oldu. Özköse'nin, Facebook'ta paylaştığı son not ise 6 Mart günü, "Çocukların öldürüldüğü dünyada biz yaşamasakta olur" cümlesiydi.

Başarılı bir kameraman

Gazeteci Adem Özköse ile birlikte Suriye'ye giden İstanbul Üniversitesi Radyo Televizyon Sinema öğrencisi kameraman Hamit Coşkun'un ağabeyi Yahya Coşkun ise Suriye'den hergün ulaşan görüntülerin kendilerini endişeye sevkettiğini söyledi. Kardeşinden 5 gündür haber alınamaması üzerine gelişmeleri takip etmek için Hatay'a giden Yahya Coşkun, sadece kendi kardeşi için değil dünyanın her yerindeki mazlumlar için endişe duyduklarını belirtti. Coşkun, kendisinin de Adem Özköse gibi bir Mavi Marmara gazisi olduğunu ve bunun nasıl bir duygu olduğunu çok iyi bildiğini dile getirdi. Coşkun, "İnşallah her ikisi de sevenlerinin dualarıyla yeniden aramıza katılacaklardır" diye konuştu. İstanbul Üniversitesi Sinema ve Televizyon Bölümü 2. Sınıf öğrencisi Hamit Coşkun başarılı bir kameraman ve yönetmen. Daha önce Bosna Hersek'te 'Tünel' adlı bir belgesel filmin yönetmen yardımcılığı ve kameramanlığını yaptı. Hamit Coşkun, TRT Okul için henüz yayınlanmayan 13 bölümlük bir filmin nasıl çekildiğinin hikayesini anlatan 'Çek bir film' adlı çalışmanın yönetmen yardımcılığını ve kameramanlığını başarıyla tamamladı.

Mazlumların dramına tanıklık eden gazeteci

Endişeli bekleyişi süren Raziye Özköse, eşi Adem Özköse ise İdlib'e giriş yaptıktan sonra kendisini aradığını, o tarihten sonra hiçbir şekilde iletişim kuramadıklarını söyledi. Sadece eşinin değil oradaki tüm Müslümanların kurtulması için dua ettiklerini söyleyen Raziye Özköse, "Allah zalimlere fırsat vermesin. İyi ya da kötü gelecek her haberin Allah'tan geldiğine inanıyorum" dedi. Yaptığı röportajlar ve haberlerle dikkati çeken Özköse, Gazze'ye insani yardım götürürken İsrail'in kanlı baskınıyla 9 kişinin hayatını kaybettiği Mavi Marmara'da yaralanmıştı. Bölgenin nabzını çok iyi tutan Özköse, Moritanya'dan Patani'ye, Afganistan'dan Filistin'e kadar bütün direniş örgütlerinin kamplarına girebilen sayılı gazetecilerden birisi.

YENİ ŞAFAK 

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu