Bombalanan ve büyük çukur açılan Akıncı Üssü pistinde, bazıları hasar gören yerleri kapatılmış helikopterler, hangara çekilmiş olan F-16 savaş uçakları ile etrafında tanklar bulunurken, savcılar incelemelerini sürdürüyor. İncelemelerin devam ettiği üsteki bazı helikopterlerde ise darbe girişimi sırasında polislerin açtığı ateşin isabet ettiği mermi deliklerinin işaretlendiği görülüyor.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan, darbe girişiminde FETÖ yanlısı askerlerin merkezi konumundaki Akıncı Üssü'nde incelemelerde bulundu. Üssün son halini fotoğraflayan Mehmet Erdoğan, darbe girişiminin engellenmesinin ardından onlarca helikopter ve uçağın bulunduğu alanda savcıların incelemesinin sürdüğünü söyledi.
Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin merkezi konumunda olan derdest edilen Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile kuvvet komutanlarının da götürüldüğü adres olan Akıncı Üssü'ne gitti. Alan ve hangarlardaki uçak ve helikopterlerin fotoğrafını çeken Mehmet Erdoğan, kalkışların engellenmesi için bombalanan pistte büyük çukur açıldığını kaydetti. Üssün içerisindeki tankları da görüntüleyen Mehmet Erdoğan, TBMM, MİT, Ankara Emniyet Müdürlüğü ile Özel Harekat Daire Başkanlığı'nı hedef alan saldırıları gerçekleştiren uçak ve helikopterlerin şu an üste incelemeye tabi tutulduğunu kaydetti.
Üssün darbecilerin merkezi olduğunu anlatan Mehmet Erdoğan, "Bu üs Türkiye'yi parçalama girişiminde darbeci ve işgalcilerin merkezi haline getiriliyor. Üsse bir savunma sistemi kurulmuş ve biz bu sistemi gördük. Orada tanklar var. Tankları üssün etrafına yaymışlar. Dışarıdan bir saldırı gelirse o tankları harekete geçirecekler. Yine bunun yanında bir çok yerden Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterinde olan helikopterler, lojistik destek sağlayan hangar uçaklar ve bomba yağdıran F-16'lar da buradaydı" dedi.
Üste darbenin başarılı olması halinde gözaltına alınacak kişilerin sorgulanacakları ve belki infaz edilecekleri alanların da ayrıldığını ileri süren Mehmet Erdoğan, burada yakalanan ve serbest bırakılmasının ardından kayıplara karışan Adil Öksüz'ün dışında 2 sivilin daha olduğunu ileri sürerek, "Adil Öksüz dışında iki sivil daha var. Adil Öksüz ve o diğer iki kişi çok önemli. Bu darbenin içindeki sivil ayak onlar. Bunlar da doğrudan doğruya bunu FETÖ'ye bağlayan kişiler, çünkü Fetullahçı Terör Örgütü'nün sivil ayağı ağabeyler ile yürüyor. Abi ve imam dediğimiz bu kesimin askeri kanat sorumlusu Adil Öksüz. Dolayısıyla bunların yakalanması çok önemli" dedi.
FETÖ'cü askerlerin yaptığı darbe girişimi sırasında farklı birliklerden kalkan uçakların Akıncı Üssü'ne geldiğini anlatan Erdoğan, "Bu üsteki birçok uçak, farklı birliklerden çalınıp buraya getirilen uçaklar ve bunların tüm mekanizmaları, bombaları bir kısmı hala orada. Onları biz yerinde gördük. Bunların kalkmaması için Başbakanımızın bir talimatı var. Yine uçakların kalkmaması için Eskişehir'den kalkan uçaklarımız piste bomba atmışlar. Pistin birçok yeri bombalanmış. Yine oradaki Kazan Belediyesi uçakların kalkmaması için pistin birçok yerine mıcur dökmüş. Burası darbeciler için çok önemli. İcraatların, faaliyetlerin, lojistik desteğin, müdahalelerin üssü olarak kullanılan yer. Yine buradaki 143'üncü filo komutanı bizzat kendisi Gölbaşı'ndaki polis özel harekatımıza bomba atan kişi. Attığı bomba ile masum polislerimizi orada şehit etti" diye konuştu.
Akıncı Üssü'nün kapatılarak Merzifon'a taşınacağını anlatan Erdoğan, halen üste savcıların inceleme yaptığını belirterek şöyle dedi:
"Akıncı Üssü'ndü birçok savcı arkadaşımız gerek Yargıtay savcıları ve askeri savcılar orada görevdeler. Jandarma, polis ve özel harekat ile askerimiz de orada arazideki bulunan parça ve mühimmatları topluyor. Mesela pistin yanındaki ormanlık alanda bine yakın silah bulundu. Bunların hepsi son derece gelişmiş silahlar. Bu silahları da darbeci askerler kullanmış, ama ormanlık alana atmışlar. Ormanlık alanda bu silahlar toplandı. Tabi çok üzücü bir olay. Türkiye'de artık darbe olmaz dediğimizde, darbe girişimi oluyor. Darbe girişimi başarılı olsaydı PKK, PYD ve IŞİD'liler Türkiye'ye girerek iç savaş başlatacaktı. Büyük bir tehlike atlattık. Bu tehlikenin üssü de Akıncı Üssü olduğu için ben parlamentonun milletvekili olduğum için o üsse gittim ve yerinde gördüm. Olayla mücadele edenlerle yaşayanlarla bire bir görüştüm. Darbenin bir daha yaşanmamasıyla ilgili Genelkurmay Başkanlığı'nın attığı adımlar var."
Yeni Şafak