HAKSÖZ HABER
Dün yani 14 Eylül’de Darbeci general ve 4. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel için Devlet Mezarlığında bir anma töreni düzenlendi.
28 Şubat darbecilerinin yargılandığı ve rütbelerinin söküldüğü günümüzde 1960 darbesinin liderlerinden Cemal Gürsel mezarı başında anıldı.
Ailesi ve TSK’nın katılım gösterdiği törende Gürsel’in özgeçmişi okunurken Silahlı Kuvvetler askerleri çelenk bırakma töreni düzenledi.
Darbenin liderleri Türkeş ve Gürsel bugün kahraman gibi anılmayı hak ediyor mu?
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ilk askeri darbesi 27 Mayıs 1960 tarihinde 38 kişilik komite, 26 Mayısı 27 Mayısa bağlayan gece Harp Akademisinde bir toplantı yaptı ve 27 Mayıs'ın ilk saatlerinde tankları hareket ettirdi.
Albay Alparslan Türkeş tarafından radyoda okunan ilk bildiri ile ''ihtilal'' bütün dünyaya duyuruldu. Darbe yapılmış ve meşru hükümet idam edilmek üzere alıkonulmuştu.
Aynı gün Milli Birlik Komitesi (MBK) kurulmuş ve Başkanlığına Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cemal Gürsel gelmişti.
Cemal Gürsel başkanlığında, 28 Mayısta hükümet oluşumuna gidilirken Gürsel, devlet ve hükümet başkanlığı, TSK Başkomutanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı yetkilerini üstlenmişti.
Darbeci bir general kendisine halkın “rey” ile vermesi gereken yetkileri askeri darbe ile elde etmişti.
Dönemin DP Genel Başkanı ve Başbakan Adnan Menderes, Kütahya yolunda tutuklanmış ve idamına kadar sorgulanmıştı.
27 Mayıs 1960 darbesinin ardından, dönemin Başbakanı Adnan Menderes ile Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan idam edilmişlerdi. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ise affedilerek siyasetten uzaklaştırılmıştı.
Bugün o darbecilerden hiçbiri yaşamasa da Türkiye tarihine kara lekeler bıraktıkları arşivlere düştü. Türkiye siyasal sosyal hayatında önemli bir mihenk taşı olan bu kişilerin darbecilikleri alenen meşrulaşmışken hala TSK tarafından neden anılma gereksinimi duyuluyor?
Üstelik caddelerde, sokaklarda, yapılarda ve kışlalarda hala darbecilerin isimleri duruyor!