12 Haziran seçimleri, çok ilginç tahlillere kaynaklık edecek güzel bir araştırma konusu.
Ne gibi mesela?
Mesela, “Aile sigortası sözü” veren, bu sözle yetinmeyip, genel başkanının ağzından iktidara geldiğinin ilk dört ayında bunu hayata geçiremezse istifa taahhüdünde bulunan CHP’nin, aile sigortasına ihtiyaç olan bölgelerde değil, tuzu kuru olan bölgelerde birinci parti olması..
Bakın seçim neticelerine.
Bakın hangi gerçek ile karşı karşıya kalacaksınız..
Ben doğma büyüme İstanbul’da olduğum için, daha yakınen bildiğim bu ilin ilçelerinden örnek vereyim..
Bakırköy ilçesinde, CHP birinci olmuş. Oy oranı % 57.5.. AK Parti’nin oy oranı ise % 26..
Bakırköy ilçesinde, aile sigortasından medet umacak kimse var mı?
Tek tük olabilir de, ilçenin büyük çoğunluğu, tuzu kuru olanlardan.. Yani orta gelirli de değil, zengin dediğimiz kesimden. Aile sigortasını hiç merak bile etmeyenlerden..
Adalar ilçesi yine öyle.. CHP % 47 oy almış.. AKParti ise % 32...
Beşiktaş ilçesi hakeza.. CHP % 64.. AKParti % 20..
Kadıköy ilçesi yine öyle.. CHP ile AKParti’nin oy oranları, % 58’e, % 24.5..
Milyon dolarlık villaların olduğu Acarkent hakeza..
Örnekleri çoğaltmak mümkün.
İstanbul ilinde, CHP’nin birinci olduğu hangi bölge varsa, orası mutlaka, milyonerlerin yaşadığı yerler.
İşe bakın siz..
“Aile sigortası”, “her okullu çocuğa günde bir süt, bir öğün yemek” vaadi ile adından bahsettiren parti, zenginlerin mahallelerinde birinci çıkıyor.
Hani bu parti, aile sigortasından faydalanacak bölgelerde de birinci olur, “Ne zararı var, orda da birinci, burda da” dersiniz.
Ama öyle değil.
Aile sigortasından yararlanacakların en yoğun yaşadığı ilçelerde, CHP’nin ne adı var, ne de sanı..
Bakın Bayrampaşa ilçesine.... % 54 AKParti.. % 27 CHP...
Tam yarı yarıyalar..
Bakın Bağcılar’a. AKParti % 60.. CHP % 17..
Yarıdan da aşağıya inmişler..
Bakın Arnavutköy’e... % 61’e, % 14!
Bakın Esenler’e.. AKParti % 64.. CHP % 15!
Esenyurt’a,Kartal’a, Pendik’e, Zeytinburnu’na bakın..
Bunların hepsinde, CHP ikinci parti olabilmiş. Hem de birinci partiye yetişmesi mümkün olmayan fark ile ikinci olmuş.
Haydi bu işi bir izah edin bakalım..
Partinin hemen hemen tüm vaadleri, fakir, dar gelirli insanlara yönelik.
Ama oyların hemen hemen büyük çoğunluğunu, zenginlerden alıyor..
Bu işin tek izahı olabilir.
Dar gelirliler, sanıldığının aksine, yapılan vaadlerin palavra olduğunu çok iyi biliyorlar..
“Dar gelirliler ya.. Ne desek, inanırlar” düşüncesi ile bol keseden vaadde bulunuluyor ama.. Muhatapları buna inanmıyor..
“Her aileye 600 TL asgari gelir” sözü vermeyen partiye gidiyor, bu sözü veren partinin yanına bile yanaşmıyorlar..
Peki zenginlerden niye oy alıyor?
Öyle ya, zenginlere aslında bir şey vaad edilmiyor.
Tam aksine, dar gelirlilerin durumunu iyileştirme yönünde vaadlerde bulunulduğuna göre, aslında zenginlerin durumunda nispeten bir kötüleşme olacağı da, zımnen ilan edilmiş oluyor..
Zengin olduklarına göre, hesaplarını iyi bilmeleri gerekir..
İyi kötü bu hesabı da, yapmaları lazım..
Aile sigortası hayata geçirildiğinde ne olacak?
Tabii ki zenginlerden bir miktar alınıp, dar gelirlilere verilecek.
Her okullu öğrenciye, bir süt, bir öğün yemek verildiğinde ne olacak? (Bu vaad kısmen bugün de hayata geçirilmiş durumda ama. Biz daha fazlası vaad edildiği için, vaade göre düşünelim.)
Tabii ki zenginlerden alınıp, dar gelirlilere verilecek.
Peki zenginler bunu görmüyorlar mı?
Görmüyorlar mı ki, kendi ceplerinden daha fazla para alınacağı kesin olan bir siyasi iktidar adayına oy veriyorlar?
Burda, işin gerçeği ortaya çıkıyor.
Benim kanaatim, zenginler de, o vaadlerin gerçekleşmeyeceğinden eminler.
Siyaseten o vaadlerin yapıldığını biliyorlar.
Yoksa, niye CHP’ye oy versinler?
YENİ AKİT