Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılay Genel Kurulu'nda konuştu. Erdoğan, PKK ile mücadeleye sonuna kadar devam edileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı, "Son terörist imha edilene, son tehdit ortadan kaldırılana kadar yola devam edeceğiz. Bu konuda en küçük bir tereddütümüz yoktur" dedi.
"Güneydoğu'da bazı ilçelerde terör örgütü sivilleri kendine kalkan yapıyor" diyen Erdoğan, Yüksekova'da bomba imalathanesinde çekilen görüntüleri anımsattı:
"Bomba hazırlayanları görüyorsunuz değil mi? Kahkaha atıyorlar. Kahraman güvenlik güçlerimiz onları yakalamasa, kim bilir o çaydanlıklar ne kadar şehide neden olacak... Bunların hiçbir sözüne inanılmaz, artık geçti. İşi bitireceğiz, her şeyi bağlayacağız. Ondan sonra da huzur ve refah ülkesi bir Güneydoğu'yu ortaya koyacağız."
'Müzakere edecek bir şey yok'
"Hükümetimiz bölgede kentsel dönüşüm üzerinde çalışıyor" diyen Erdoğan, artık müzakere edilecek hiçbir şey kalmadığını söyledi:
"Terör örgütü yöneticileri ve güdümünde hareket edenler zaman zaman müzakere görüşme ve çözüm gibi laflar ediyor. Ortada müzakere edilecek bir şey yoktur, böyle bilinsin.
Önlerinde iki yol var: Ya teslim olup adaletin haklarında vereceği karara razı olacaklar, ya da kıstırıldıkları deliklerde birer birer etkisiz hale getirilecekler başka yol yok. Türkiye'nin önünde üçüncü bir yol kalmamıştır.
Demokratik açılım dedik olmadı, milli birlik kardeşlik dedik olmadı. Çözüm süreci dedik yine olmadı. Tüm samimiyetimizle, tüm iyi niyetimizle alternatifleri hayata geçirmeye çalıştık olmadı."
'Yavrularımızı katlettiler'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yavrularımızı katlettiler, şehit ettiler, terör örgütü güdümündeki hiçbir kesimin bizim nezdimizde en küçük bir itibarı kalmamıştır. Bölge insanı terör örgütünün sırtlan yüzünü gördükçe devletine daha çok sahip çıkmıştır. Yalanlar ve riyalarla ne bölge halkını ne de dünyayı artık kandıramazlar" diye devam etti.
"Güvenlik güçlerimizi tehdit etmeye kalkanlar önce şahsımı, ardından milletimi karşılarında bulur" diyen Erdoğan, "Ahlâk, vicdan ve elbette hukuk sınırları içinde mücadele eden her emniyet görevlisi öz kardeşim, öz evladım mesafesindedir, canımdan bir parçadır. Bu böyle bilinsin" dedi.
Erdoğan bir kez daha Belçika'da PKK'nın çadır açmasına izin verilmesine tepkisini dile getirdi, "Kimse bu millete o paçavralarını bayrak diye dayatamaz. İşte Avrupa'da bize dost görünmeye çalışanlar, uluslararası toplantının yapıldığı binanın dışında kurdukları çadırda o paçavraları sergiletiyorlar. Ne dostu ya" diye konuştu.
ABD ziyareti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ziyareti esnasında hakkında çıkarılan söylentileri anımsatarak medyaya tepkisini dile getirdi. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Amerika'da yaptığımız her görüşmenin, attığımız her adımın başarısızlığa uğraması için adeta kendilerini yırttılar. Bunun için bölücü terör örgütünün, Ermeni çetecilerin, paralel ihanet çetesinin ortak gösterilerine destek vermekten, kalp krizi yalanına kadar sergilemedik çirkinlik bırakmadılar.
Yapılanları, yazılanları, söylenenleri gördükten sonra inanın bana, Allah Türkiye'yi ve milletimizi bunlardan korusun demekten kendimi alamıyorum. Dimdik ayaktayım, kalp krizi geçirdiğimi söylüyorlar. Bir toplantıdan bir toplantıya koşuyoruz, 'Kalp krizi geçirdi' diyorlar. Dimdik ayaktayım. Garip garip şeyler.
Bakıyorsunuz başka bir yerde, kendi ülkesine ve kendi milletine karşı böyle büyük nefret duyan, böylesine büyük bir kinle saldıran başka bir kesim var mıdır bilmiyorum. Zaman zaman bu hastalıklı ruh halini anlamaya çalışıyorum. Ama yaptıklarını koyacak bir yer, izah edecek bir kelime bulamıyorum. Türkiye, içerisindeki 79 milyon insanıyla birlikte batsa, bunlar bayram edecekler. Milletimiz tek ferdi kalmayacak şekilde bu vatandan sürgün edilse, bunlar inanın zil takıp oynayacak.
Kendileri de aynı ülkede yaşıyorlar, aynı toplumun bir parçasılar. İçinde bulundukları gemiyi delmek diye bir benzetme vardır, bunların yaptığı tam da bu."
'Hak ve özgürlükle ilgisi yok'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine yönelik hakaretlerin de maksatlı olduğunu söyledi:
"Amerika'da Sayın Obama'ya hakaret Facebook'tan, Twitter'dan vesaire, geçenlerde 3 yıla mahkum oldu. Aynı şekilde Almanya'da Merkel'le ilgili hakaret, 2 yıla mahkum oldu. Bu kadar açık net ispatları da ortada. Bu açık gerçeklere rağmen ülkemizin üzerine bu kadar gelinmesinin demokratik hassasiyetle, hak ve özgürlüklerin savunulmasıyla bir ilgisinin olmadığına artık iyice kanaat getirdim.
Mesele Türkiye'nin savunma reflekslerini zayıflatmak, gardını düşürmek, Türkiye'yi hedeflerinden, projelerinden vazgeçirmektir. Hiç kimse kusura bakmasın, onların keyfi için Türkiye kendi bekasını tehlikeye atmaz, atmayacaktır."
Avrupa'ya tepki
Türkiye'nin terörle en yoğun mücadeleyi veren ülke olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı, Avrupa ülkelerine de tepki gösterdi. "Bize demokrasi, insan hakları dersi vermeye kalkanlar, önce kendi ayıplarını görsünler" diyen Cumhurbaşkanı şöyle devam etti:
"Birkaç yüzyıl geriye baktığımızda kimlerin bu kavramı ağzına dahi almaya hakkı olmadığını görüyoruz. Biz 3 milyon mazluma kucak açmışken, onları kendinden uzak tutmak için çırpınanların kimler olduğu ortada. Şimdi bize bunları alın diyorlar. Biz zaten siz söyleseniz de söylemeseniz de onları ülkemize aldık, size sormadık ki. Bizim dünyamızda merhamet var, şefkat var. Veren el alan elden hayırlıdır anlayışı var.
Ege Denizi’nde ölenler belli ama bizim denizden topladığımız insan sayısı 100 bin. 'Biz size şu kadar para vereceğiz, bu insanları alın' diyorlar. Yahu biz sizden bir şey gelecek diye yapmadık ki, millet kendi yüreğinden gelenle bu adımları attı.
Biz sarsılmadık, evelallah dimdik ayaktayız. Bunların hepsi bereketiyle geliyor, biliyoruz. Her alanda büyük bir mücadele içindeyiz. Dünyadaki tüm terör örgütleri ülkemizi hedef almış durumda."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmalarda hayatını kaybeden askerleri için de Azerbaycan'a başsağlığı diledi. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki dayanışmayı bir kez daha vurguladı.
Kaynak: Al Jazeera