HAKSÖZ-HABER
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurul Salonu'nda BM'nin 78. Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti.
Artık 13’üncü yılına giren Suriye’deki insani trajedinin köken ve inanç fark etmeksizin, bölgedeki herkesin hayat şartlarını daha da zorlaştırdığını söyleyen Erdoğan, “Suriye’nin hem siyasi birliğini hem sosyal bütünlüğünü hem de ekonomik yapısını tehdit eden gelişmelere karşı ilkeli, yapıcı ve adil tutum ortaya koyan yegâne ülke durumundayız. Güneyimizdeki krizin, halkın meşru beklentilerini karşılayacak kapsamlı, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümle sona erdirilmesi, giderek daha önemli hale geliyor.” dedi.
Türkiye’de 14 milyon insanı etkileyen 6 Şubat depremlerinin yıkıcı etkisinin Suriye’de de kendini gösterdiğini vurgulayan Erdoğan, “Özellikle kuzeybatı Suriye’de, zaten sıkıntılı olan insani durum, daha da kötüleşmiştir. Tam da böyle bir dönemde, Birleşmiş Milletlerin bölgedeki sınır-ötesi insani yardım operasyonunun kesintiye uğraması, talihsiz bir gelişmedir. Türkiye olarak, Suriye’nin kuzeyinde zor şartlarda hayat mücadelesi veren 4 milyonu aşkın insanı, elbette kaderine terk etmeyeceğiz. Sınırlarımız ötesinde inşasına öncülük ettiğimiz konutlar tamamlandıkça, sığınmacıların buralara geri dönüşü hızlanacaktır.” diye konuştu.
Ortadoğu’ya kalıcı barışın gelebilmesinin ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulabilmesiyle mümkün olduğunu belirten Erdoğan, “Filistin halkını ve devletini, uluslararası hukuk temelinde meşru haklarına kavuşması yolunda verdikleri mücadelede desteklemeyi sürdüreceğiz. Bir kez daha tekrarlayacak olursak; 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin devleti hayata geçirilmeden, İsrail’in de aradığı huzuru ve güveni bulabilmesi zordur. Bu çerçevede, Kudüs’ün, özellikle de Harem-i Şerif’in tarihi konumuna saygı gösterilmesinin takipçisi olmaya devam edeceğiz.” açıklamasını yaptı.