Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde düzenlenen iftar yemeğinde emniyet mensupları ile bir araya geldi.
İftar yemeğine Erdoğan'ın yanı sıra İçişleri Bakanı Efkan Ala, Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar, Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz ve çok sayıda polis katıldı.
İftar yemeğinin ardından konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'ye, PKK'ya, Fethullah Gülen cemaatine ve Avrupa Birliği’ne (AB) sert mesajlar yolladı.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
“Emniyet En Ciddi Zararı Gören Kurumlarımızın Başında Geliyor”
“Devlet içerisinde paralel devlet yapılanması kurmaya çalışan bu yapı ile kararlı bir mücadele içindeyiz. Emniyet teşkilatımız bu yapının öncelikli hedeflerinden biri olduğu için en ciddi zararı gören ve en ciddi mücadelenin yürütüldüğü kurumlarımızın başında geliyor. MİT TIR'ları meselesi ihanetin sâdece bilinen örneğidir. Sizler bizzat yaşadığınız için diğer örneklere çok daha vakıfsınız. Milletimiz paralel yapının işte bu karanlık yüzünü, sinsiliğini, ihanetlerini gördüğü için bunlara karşı yürütülen mücadeleyi samimiyetle destekliyor. Milletin arkasında durduğu bir mücadelenin başarıya ulaşmaması söz konusu değildir. Allah'ın izniyle bu iş sonuçlanacaktır ve bu iş başarıya ulaşacaktır.”.
“Ya Silah Bırakacaklar Ya da Bu Topraklardan Gidecekler”
“Bölge halkı terörle mücadelede güvenlik güçlerinin arkasında durdu. Güvenlik güçlerimiz de vatandaşlarımıza ihtimam gösterdi. Terörle mücadelenin sâdece askerin üzerine yüklenemeyeceğini çok iyi biliyoruz. Şimdi askerimiz kırsaldaki teröristi, polisimiz de kenttekileri ortadan kaldırmak için mücadele ediyor. Ya silahlarını bırakacaklar, gömecekler. Koordinatlarını da verecekler. Ya da bu topraklardan çekip gidecekler.”.
“O Paçavralarla Nereye Mesaj Vermek İstiyorsunuz?”
“Terör örgütü ile birlikte hareket eden, imkânlarını ve iradesini örgütün emrine veren yapıların üzerine de süratle gidilmesi şarttır. İşte dokunulmazlıkların kaldırılması önemli bir adımdır. Meydan okuyorlardı, ‘Dokunulmazlıkları kaldıralım, hazırız.’ diyorlardı. Dokunulmazlıkların kaldırılması gündeme geldikten sonra feryat ettiler. Şimdi bakın Batı’da dolaşıyorlar. Ben buradan, bu akşam, bu anlamlı toplantıda Avrupa Parlamentosu’na (AP) sesleniyorum. Sizler parlamento binasının koridorlarına asmış olduğunuz o bölücü terör örgütlerinin bayraklarıyla nereye mesaj vermeyi istiyorsunuz? O paçavralarla nereye mesaj vermek istiyorsunuz? Türk milleti bunların hesabını vakti zamanı geldiğinde gereken kişilere de sormasını bilecektir.”.
“Gitsinler, Yargı Önünde Hesap Versinler”
“Bundan sonra terör örgütünün adeta birer militanı gibi hareket eden, arabalarıyla terörist taşıyan, silah taşıyan, imkânlarını teröristlere tahsis eden milletvekilleri yaptıklarının hesabını adalet önünde verecekler. Şuan da dosyalar, fezlekeler mahkemelere gönderilmeye başlandı. Hepsi de gitsinler, yargı önünde bunların hesabını versinler.”.
“Belediyelerin Örgütün Tasallutundan Kurtarılmasına İhtiyaç Var”
“Aynı şekilde belediyeler konusunda gerekli adımları süratle atmamız gerekiyor ve o adımları da atacağız. Belediye başkanı devletten gelen bütçe payını alacak, bunu dağa gönderecek. Yok böyle şey, bunun da hesabını soracağız. Terör örgütünden sipariş başkan yardımcıları, bütün bunların hepsini adım adım hesabını soracağız. Kanun gerekiyorsa kanun çıkartılarak, idarî işlem gerekiyorsa işlem yapılarak. Bölgedeki belediyelerin örgütün tasallutundan kurtarılmasına ihtiyaç vardır ve bunu devlet olarak, hükûmet olarak yapacağız.”.
“PKK ile İrtibatlı Memur Atılmalı”
“Kamu kurumları içinde bölücü terör örgütüyle irtibatlı kimler varsa derhal tespit edilip hem memuriyetten men edilmeli hem de haklarında gerekli adlî işlemler yapılmalıdır. Terör örgütüne eleman kazandıran öğretmen, teröriste ilaç taşıyan sağlık memuru, örgütün propagandasını yapan memur... Bunlar asla kabûl edilemez. Bu devlet, kendi parasıyla kendi aleyhine çalışan kişileri besleyemez. Bunun için de devlet memurlarıyla ilgili mevzuatın köklü bir şekilde değiştirilmesi gerekiyor. Devlet içinde devlet asla kabûl edilemez. Bu tür gayretler içerisine girenler duvara toslamayla karşı karşıya kalacaklar ve zâten artık ecelleri geliyor. Kimisi kaçıyor, kimisi Pensilvanya, kimisi şurası, kimsi burası gidiyorlar, gidecekler. Bu işin başka çaresi yok. Geri dönüş yok. Sonuna kadar bu işin üzerine gideceğiz.”.
Kaynak: Yeni Şafak