Yüksek Düzeyli Ekonomi toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Bu örgütün faaliyelerine karşı güçlü istihbarat teşkilatı kurmamız şart. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nı (TİB) kapatacağız. Çünkü bütün pisliklerin olduğu yerlerden biri burası. TİB, BTK'ya devredilmek suretiyle BTK kendi adımlarını atacaktır" dedi.
Erdoğan, hem istihbarat ağı hem de Silahlı Kuvvetler'in yeniden yapılandırıldığını da hatırlatarak, "Darbenin istihbaratının zamanında alınamaması, bu örgütün önce istihbarat teşkilâtlarımızı çökertmekle işe başlamasından kaynaklanıyor. Biliyorsunuz sadece Milli İstihbarat Teşkilâtı yok, bir de Emniyet İstihbarat var, Jandarma İstihbarat var. Bu istihbarat örgütleri ne yapmamıştır, ilgili mercileri aslında hiç uyarmamış, uyarmadığı gibi düşmanlık yapmıştır" ifadelerini kullandı.
"Batı terörün destekçisi"
Almanya'nın Köln kentinde düzenlenen mitinge kendisinin telekonferansla bağlanmasının engellenmesi üzerinden Almanya'yı ve batılı ülkeleri eleştirdi. Erdoğan, kendisinin konuşmasının engellendiğini ancak PKK'lıların konuşmasına izin verildiğini söyledi ve "Maalesef batı teröre destek veriyor" diye konuştu. Erdoğan'ın ifadeleri şu şekilde:
"Sayın Şansölye’ye (Merkel) 4 bin teröristlerle ilgili, derneklerle ilgili dosya verdik. Hiçbiri bize dönmedi. Ama Pazar günü Köln’deki mitinge videokonferansla benim bağlanmamı hazmedemediler. Belediye her türlü aksiliği yaptı. Yerel mahkeme hayır dedi ve alman mahkemeleri çok hızlı çalışıyor maşallah. Anayasa Masahkemesi de anında hayır dedi. 4 bin terörist, Şansölye geldiğinde 4500 oldu... Geciken adalet adalet değildir dediğimde, haklısınız diyor. Alman mahkemeleri burada nasıl hızlı çalışıyor? Verdiği karar; orada Erdoğan konuşmasın. Terör örgütü PKK’lıları kalkıp konuşturuyorsun. Batı teröre destek veriyor mu vermiyor mu? Batı demokrasinin mi darbelerin yanında mı? Maalesef Batı teröre destek veriyor, darbelerin yanında. Bunların canı bizim gibi yanmıyor ama bizim yanıyor. Dost bildiklerimiz teröre destek verip darbecilerin yanında oluyor. Özdemir Sabancı’nın katili elini kolunu sallaya sallaya dolaşıyor. Açıksözlü, doğru, yürekli olalım. Olmazsak başka ülkelerde de can yanar. Bugün bizde olan darbe hareketi başka ülkelerde de değişik yöntemlerle kendine uygulama alanı bulur."
"Bu nasıl demokrasi?"
"Şu ana kadar bize Batı’dan gelen hiçbir temsilci yoktur. Ziyaretimize gelen hiçbir temsilci yoktur. Fakat Fransa’da terör eylemleri olduğunda oralara nasıl gittiklerini biliyoruz. Hatta bazı ülkeler havaalanlarında ne yazık ki Türkiye’ye gitmeyin, Türkiye’ye gidişiniz Erdoğan’ı güçlendirir gibi reklamlar veriyor. Bu nasıl demokrasi? Ben askeri darbeyle iş başına gelmiş bir cumhurbaşkanı değilim. Halkının yüzde 52 oyuyla işbaşına gelmiş bir cumhurbaşkanıyım."
Bu olay sadece içeride tezgâhlanan bir olay değil. Ben açıksözlüyüm. Bu olay içeride aktörleri olan ama senaryosu dışarıda yazılan bir darbe hareketidir.
Bu ortak darbe hareketinin aktörleri bir şeyi hesap edemediler. Bu milletin kendisini hesap edemediler. Bu insanların tankların altına yatabileceğini hesaplayamadılar.
Bu darbe hareketini yapanlar bu insanlara bombaları yağdırırken acaba hangi düşünceyle bunu yaptılar? Hangi vicdan, hangi insani yapı kalkıp da kendi halkına uçaktan bomba yağdırarak, tankları insanların üzerine sürerek böyle br vahşeti işleyebilir?
Bu ülkeden endişelenmeyin. Bu ülke güvenli bir ülke. Biz bu hassasiyetleri gösterirsek, bir yerlerde terör mü var, üzerine gitmeliyiz. Teröre, davrbelere karşıu uluslararsı camia mutabakata varamıyorsa kusura bakmayın bir bumerang gibi döner onları vurur. Teröristlerin adlarıı verdik Belçika’ya, gidip orada patlattılar.
Darbe girişimi ve sonrasında da dostlarımızdan beklediğimiz desteği alamadığımızı açıkça söylemeliyim. Ortaya konan tepkilere bakmak yeterli. Bir gün dostlarımızın bizi anlayacağını çok iyi biliyoruz. Temennimiz onların da bu noktaya gelmeden gerçeği anlamaları.
Az önce siz de izlettiğimiz, gösterdiğimiz fotoğrafın uzaktan bakınca iyi bir fotoğraf olmadığının ben de farkındayım ama ülkemizi iyi bilenler şunu kabul edecektir: Türkiye çok farklı bir ülke. Bir çok zıt olgunun aynı anda yaşanabildiği bi ülke. Ülkemizin bir yerinde terör olayları yaşanabiliyor olabilir ama bir başka yerde kültür, turizm hareketleri devam ediyor. Hatta bazı ilin ilçelerinde bile bu farklılıklar görülebiliyor. Darbe girişimi olmuş olabilir ama bunun hemen ardından normale dönüldü. Ekonomik göstergeler hızlı bir toparlanma ve normalleşmeyi işaret ediyor."
"Benim ülkemde darbe oluyor darbe"
"Olağanüstü hâl uygulamalarına dayanarak ekonominin işleyişine herhangi bir müdahale edilmemiştir, edilmeyecektir. OHAL uygulaması Avrupa Birliği prosedürlerine uygundur. OHAL ilân ettik, birileri hemen endişe vs belirtti. Tavsiye ediyorum; Doğu-Batı Almanya sürecini bir incelesinler. Bize nasihat eden Almanlar gerçeği görecektir. Biz hepsini şnceledik, neler yapıldığını çok iyi biliyoruz. 5-10 terörist gelip orada bir ölüm uygulaması yapıyor, kalkıp bir yıllık OHAL ilân ediyor. Benim ülkemde darbe oluyor darbe."
"Acırsak acınacak hâle geliriz"
"Hâlâ kalkıp endişeliyim diyorsun. Fâillerine hâlâ kalkıp nasıl şefkât eli uzatabilirsin ya, böyle bir şey olabilir mi. Asla attığımız adımlardan taviz vermeyeceğiz. Bu kattillere, darbecilere acırsak acınacak hâle geliriz. Adımlarımızı kararlı adımlarla atacağız."
'Feto denilen zat'
"ABD’de yaşayan bu Feto denilen zat bu işin fâili midir diyorlar, bunu bilmiyoruz diyecek kadar ne yazık ki dünyadan bihaber olanlar var. Bütün belgeler, deliller ortada. Daha önce gönderdiğimi kendilerine deliller var. Bizden istediğiniz teröristler için biz belge istemedik, verelim gitsin deyip gönderdik. Nasıl bir stratejik ortağız ki, ülkem adına MGK stratei belgesi içine girmiş birini istiyorum. Siz onu hâlâ barındırmaya devam ediyorsunuz. En önemli maddi kaynakları ABD’de. Charter school’lardan gelirleri var. Bunu göremeyecek kadar siyasetten uzak yaşamak mümkün mü? Parlamentoda parayla destekledikleri kişileri belirttik kendilerine, daha ne olacaktı. Bize 'Parayı iade etmeye başladık' diyorlar. İngiltere’de de aynı şekilde. (İngiltere parlamentosunda bir milletvekilinin Türkiye aleyhine rapor hazırlamak için Gülen örgütünden para aldığı yönündeki haber) Adamlar böyle çalışıyor. Bu ne demektir? Bizim dilimizde bu, siyaseti satın alma operasyonudur. Bu adamlar bunu yapıyorlar. Ama bunu önlerine koyduğunuz zaman hemen savunma, haklılık psikozu içerisinde bunu böyle yerine getirmenin gayreti içerisine giriyorlar."
"Avrupa'yı biz koruduk"
"Göçmen krizinde Batı’yı sıkıntıya sokacak adım atmadık. Daha açık konuşayım; Avrupa’yı biz koruduk. 3 milyon mülteciyi misafir ediyoruz. Avrupa hâlâ verdiği sözleri yerine getirmedi. Bütçemize girmeyecek, mülteciler için harcanacak olan 3 milyar euro para gelemdi. Vize meselesi de hâlâ yok. Bunları söyleyince beyefendiler rahatsız oluyor. Kusura bakma, karşında emir kulu bir ülke yok."
Kaynak: Al Jazeera