HAKSÖZ-HABER
Türkiye’de özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra girilen kaygılı süreç iktidarın start vermesiyle ‘beka’ vurgusu temelinde toplumsal paranoya halini aldı. Koronanın oluşturduğu yeni atmosferde bu hava kısmen dağılsa da son günlerde bizatihi iktidar partisi sözcülerinin ısrarlı gündemleştirmesiyle darbe paranoyası yeniden revaç buldu. Öyle ki kamuoyunda henüz geniş bir yankı uyandırmasa da ne oldukları, kimin adına konuştukları belli olmayan bazı trollerin daha şimdiden seferberlik psikolojisine girerek belli isim ve oluşumlara parmak sallamaya başladıkları görüldü/görülmekte.
Tüm bunlar olup biterken kamuoyunda “Cübbeli Ahmet Hoca” ismiyle öne çıkmış Ahmet Mahmut Ünlü’nün rüya temeline dayanan darbe çıkışı kendisinin etki çapı düşünüldüğünde son derece provokatif, kışkırtıcı bir gelişme olmaya aday.
Zaten korona virüsünden ötürü olabildiğince kaygılı bir ruh haline bürünen kitlelerin şimdi de darbe söylentileriyle iyice paranoyak hale getirilmesinin sağlıklı bir gidişatı işaret etmediği kesin.
Rüyasında Görmüş, Darbe Olacak!
Üstelik Cübbeli Ahmet’in “darbe olacak” çıkışı kendisinin belirttiğine göre öyle söylenti filan da değil. Çünkü rüyasında görmüş. Mübareğin rüyasının bilgi değeri de “hakku’l yakin” derecesinde ya; aklı olanların sorgulamaması, oturup tedbiri kuşanması lazım hale geliyor haliyle!
Bu Batıni geleneğin ne derece halkımızın din algısını kirlettiği, en azından Cübbeli’nin hitap ettiği kitlede ne düzeyde alıcısının olduğu malum. Dolayısıyla Batınilik dışında hiçbir sahih dinî temeli olmayan bu tür çıkış ve yorumlara iktidar kadroları ve troller arasında belki birileri mal bulmuş mağribi misali atlayabilir ama mesela halkı dinî konularda aydınlatma misyonunu üstlenmiş Diyanet gibi kurumların halkın ruh sağlığına kast eden bu tür kışkırtıcı çıkışların etkisini minimize edecek beyanlarda bulunması gerekmez mi?
*
Yeni Akit gazetesinin naklettiğine göre Cübbeli’nin darbe rüyasının ayrıntıları:
"Tayyip Bey'in darbe söylentilerinden nemalandığını düşünmüyorum. Darbe söylentileri var. Ben darbe tehlikesi de var diyorum. Ben rüyalar gördüm var. Üç dört rüyam var ve dört beş yıllık süreç. Benim ilk bir gazetede çıkmıştı bu rüyam. Yedi ay sonra 15 Temmuz oldu. Bu bir gazetede yazıldı. Yedi ay sonra 15 Temmuz oldu. Yazım derken röportaj yapılmıştı benimle. Ben yine darbe tehlikesi görüyorum. FETÖ ve destekçileri değil. Yalnız şu var yani Canan Kaftancıoğlu, zaten DHKP-C kafasıyla PKK kafasıyla devlete seri katil diyen bir kafa. Darbe olsa ona mı yarayacak sanki? Darbe olsa ona da yaramayacak. FETÖ'nün darbe yapacak gücü yok öyle görmedik. Darbe tehlikesi var ama yakında demiyorum. Darbe tehlikesi önümüzde mevcut. Ekonomik kiriz mi bahane edilir? İşte o zaman silahlanma konusunda yine uyardım. Selefi derneklerin silahlanması sonra Şialar'ın silahlanması. Suriye'de bunlar mevcut."