Süleyman Gülek / Yeni Akit
Çocukları iyi davranışlara yönlendirmek
Çocuk yetiştirmek her anne-baba için önemli bir olaydır. Her anne ve baba çocuğunun iyi yetişmesini ister. Tüm bunları yaparken sözlerinizle davranışlarınız birbiriyle kesinlikle tutarlı olmalıdır. Çocuğunuza nasıl davranması gerektiğini öğrettiğiniz zaman, kendinizin de öyle davranmanız gerekir. Böylelikle bu öğretilenler çocuk için daha anlamlı hale gelecektir.
Çocukları iyi davranışlara nasıl yönlendirebilirsiniz?
1. Net ve açık kurallar koyun: Örneğin yatağa yatış saati, yemek zamanları belli, değişmez düzen içinde gerçekleşsin. Bu tür bir değişmezlik çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. Neyin kabul edilir, neyin kabul edilemez olduğunu çocuk daha iyi bilir. Evdeki tüm erişkinlerin bu kurallar konusunda anlaşması gereklidir. Farklı ve uyumsuz mesajlar çocuğun kafasını karıştırır.
2. Yapmasını istediğiniz şeyleri net ve tutarlı biçimde anlatın. Çocuğunuzun sizin ne söylediğinizi tam anladığından emin misiniz?
3. Çocuğunuza yeni davranışlar kazandırın: Bunu bazı teknikleri uygulayarak yapabilirsiniz:
a) Yönlendirme: Göstererek, yardımcı olarak ve yapabilmesine izin vererek yeni bir davranış kazandırabilirsiniz.
b) Her seferde tek bir adım: Zor işleri daha küçük adımlara bölerek çocuğun her seferde bir adım öğrenmesini sağlayabilirsiniz.
c) Başkalarından öğrenme: Çocuklar ana-babalarını örnek alır, onlar gibi davranırlar.
d) Farkedin: Çocuğunuzun sizin istediğiniz yöndeki davranışlarını fark etmeye dikkat edin ve onu hemen övün.
e) Çocuğumuz her gün güzel tavırlar sergiliyor olsa dahi yapacağı her iyi ve yardımsever davranışını mutlaka dikkate alalım ve onu övmekten vazgeçmeyelim. Çünkü onu övmek ve ona ilgi göstermek, bu tarz olumlu davranışları daha sık tekrarlamasını sağlar.
Anne-babalar şunu çok iyi bilmelidirler ki, çocuklarımızın yalnız yiyecek, giyecek ihtiyaçlarını karşılamak yeterli değil. Onları mânevî alanda da donanımlı hale getirmek ve hayatın anlamını, dünya ve âhirette mutlu, huzurlu olmanın yollarını da öğretmek gerekir.
Çocuklar bizim en değerli varlığımızdır. Amaç; kendisi, ailesi ve toplumu için faydalı olma bilincinde olan, kişilikli, manevî değerlerine saygılı, ahlâklı, yaratan ve yaratılanın haklarına duyarlı, erdemli nesiller yetiştirmektir. Neslimizin devamı yarınlarımızın umudu olan çocuklar, Yüce Allah’ın bizlere lütfettiği birer emanettir. Bu sebeple onları sevmek, korumak, kollamak ve iyi yetiştirmek zorundayız.
Çocuğu zamanında terbiye etmek, dinini öğretmek, iyi ahlâkı aşılamak, maddî ve mânevî bilgilerle techiz etmek, Allah'ın farz kılmış olduğu hususları öğretmek, ibadet yapmaya teşvik etmek gibi hususlar babanın çocuğuna karşı olan vazifeleridir. Allah’ın bizlere birer emaneti olan çocuklara karşı emanete riayet adına daha bir hassas olmak ve sorumluluklarımızı bilinçli bir biçimde yerine getirmekle mükellefiz.
İnsan maddî ve mânevî yönü olan bir varlıktır. Çocuklarımızı hayata hazırlarken, onları maddî ve mânevî değerlerle donatmalıyız. Çocuğun beden ve ruh sağlığına çok dikkat etmeliyiz. Çocukları sağlıklı, dindar, güzel ahlâklı, kültürlü, çalışkan, dürüst, mutlu, başarılı ve kötü alışkanlıklardan uzak, iyi bir insan olarak yetiştirmeliyiz. Çünküiyi yetişen nesiller, geleceği daha güzel inşa edebilirler.
Anne-baba çocuklarının dünyasını düşündüğü gibi âhiretini de düşünmelidir. Çocukların genel eğitimi içinde, din eğitiminin de dikkate alınması önemli bir husustur. Dinî eğitimle insanlar güzel ahlâk sahibi olur. Kişinin kendisine, hem de başkalarına faydalı olmasını dinî eğitim sağlar ve böylece çocuk dünya ve âhirette mutlu huzurlu bir hayat yaşar.
Yüce Allah şöyle buyurur: "Ey iman edenler, gerek kendinizi, gerek ailelerinizi öyle bir ateşten koruyun ki, onun yakacağı, insanlarla (kâfirlerle) taşlardır.” (Tahrim, 66/6) Ailenin birinci derecede sorumlusu erkek, ikinci derecede sorumlusu ise kadındır. Her ikisi de İslâmiyet’i çocuklarına öğretmekle mükellefdirler. Ahlâklı, faziletli yetişen çocuk, kendine, anne-babasına ve çevresine faydalı olur. Bu da anne ve babayı çok mutlu eder.