Mohamad Elmasry’ın Middle East Eye’da yayınlanan makalesini Barış Hoyraz Haksözhaber için tercüme etti.
Son fiyasko, CNN'in Gazze ve daha geniş anlamda Orta Doğu ile ilgili yayınlarını karakterize eden sansasyonelliğini (abartılık durumu), yanlışlığını ve dengesizliğini bir kez daha ortaya çıkarmıştır.
Sahnelenmekle suçlanan dramatik bir (kurgu) videoda, CNN'den Clarissa Ward, solda, daha sonra devrik rejimin istihbarat görevlisi olduğu ortaya çıkan bir adamı geçen hafta Suriye hapishanesinden kurtarmaya yardım ediyor (CNN)
CNN'den Clarissa Ward 11 Aralık'ta Suriyeli bir mahkumla ilgili yaptığı haber nedeniyle eleştirilerin hedefi oldu.
Ward'ın banttan yayınlanan haberinde, kendisi ve CNN ekibi, Suriyeli bir sivili Beşar Esad'ın hapishanelerinin birisinden kurtarmaya yardım ediyormuş gibi sunuldu.
Videoya kaydedilen dramatik sahnelerde, saklanan mahkum bir battaniyenin altından çıktığında Ward şok olmuş gibi görünüyordu.
Bir Hollywood yapımını andıran sahnede, dehşete düşmüş mahkûmun Ward'ın koluna sıkıca sarıldığı ve su için yalvardığı görülüyor.
İzleyiciler videonun tuhaf yönlerini göstermek ve hikayenin Ward ve CNN ekibi tarafından kurgulanmış gibi göründüğünü ispat etmek için hızla sosyal medyaya akın etti.
Bu iddiaların yanında, CNN ve Ward ile ilgili daha geniş kapsamlı sorunların altının çizilmesi gerekiyor.
Haberlerin Hollywoodlaştırılması
Birincisi, bu hikaye medya akademisyenlerinin uzun zamandır “haberin Hollywoodlaşması” olarak adlandırdıkları durumu örneklemektedir.
CNN gibi kuruluşlar, izleyicileri bilgilendirmek yerine, genellikle abartılı teknikler kullanarak işin eğlence tarafına öncelik vermektedir.
Örneğin, İsrail'in Ekim 2023'te Gazze'ye açtığı savaşın ilk haftasında Ward, bazı izleyiciler tarafından bir hendekte yatarken verdiği canlı haberi sansasyonelleştirmekle suçlandı.
Daha geniş anlamda CNN, en az geleneksel haber işlevleri kadar “bilgi ve eğlenceye” de adanmış görünen ana akım Amerikan medya aygıtının bir parçasıdır.
Medya uzmanı Daya Thussu'nun bilgi-eğlence üzerine yaptığı çalışma, CNN ve diğer tüm haber kanallarını “canlı bilgi-eğlence gösterisinin en geniş ve en hızlı erişimi lehine derinliği feda etme” yönündeki “fark edilebilir eğilimleri” nedeniyle özellikle vurgulamıştır. Thussu, CNN'in ‘eğlence medyasını’ geliştirmek için deneyimli kişileri işe alarak kısmen kendini geliştirdiğini belirtiyor.
Kurtarıcı olarak CNN
İkincisi ve belki de daha rahatsız edici olanı ise Ward'ın hikayesinin CNN'i bir kurtarıcı olarak sunmaya çalışmasıdır.
Esad'ın devrilmesi sırasında Suriyeli isyancılar binlerce mahkumu serbest bıraktı. Ward ve CNN, diğer mahkumlara odaklanan bir haber yerine, gazetecilerini öne çıkarmaya ve CNN'in göstermelik bir kurtarma operasyonunu dünyaya satmaya çalıştı.
Edward Said'in ‘Covering Islam’ adlı kitabı bu olgunun klasik bir analizini sunmakta ve Batılı haber kuruluşlarının kendilerini, beyaz insanları ya da batılı hükümetleri doğudaki kültürel “ötekiler” için nasıl kurtarıcı olarak gösterdiklerini vurgulamaktadır.
Ancak bu tür anlatılar nadiren gerçeği yansıttığı için sorunludur.
Ward'ın “kurtarılmasına” yardım ettiği tutuklunun Esad'ın vahşetinin sivil bir kurbanı değil, eski bir Esad rejimi istihbarat subayı olduğu ortaya çıktı.
Fact-checker'lar (Türkçede "gerçekleri kontrol eden" veya "doğrulama uzmanı" anlamına gelir) daha sonra CNN'in adamı yanlış tanıttığını, üç aydır tutuklu olduğunun yanlış bilgi olduğunu ve bunların yanı sıra tutuklanma nedeninin de yalan olduğunu gösterdi.
Bu olay önemli olmakla birlikte, CNN'in uzun süredir devam eden şüpheli habercilik sicilinde bir kırılmadır. Ward'ın hikayesinin kanalın daha geniş kapsamlı, sistemik problemlerine nasıl uyduğu ise daha rahatsız edici bir boyuttur.
Örneğin, CNN'in İsrail'in Gazze'deki soykırımına ilişkin son haberleri, ‘suçlulardan hesap sormak ya da mağdurların yardımına koşmak yerine İsrail propagandasını yaymak’ gibi rahatsız edici bir kalıba işaret ediyor.
CNN, geçen on dört ayın büyük bir bölümünde İsrail hükümetinin söylemlerini papağan gibi tekrarlamaktan başka bir şey yapmadı.
Kasım 2023'te CNN'den Nic Robertson, Gazze'de İsrail ordusunun yanına yerleşerek kendisini fiilen İsrail propagandasının bir aracı haline getirdi.
Özellikle utanç verici bir haberde Robertson, İsrail ordusunun ‘Gazze'deki bir çocuk hastanesinin duvarına asılan Arapça bir takvimin teröristlerin listesi olduğu yönündeki yanlış iddiasını’ hiç düşünmeden kabul etti.
İsrail yanlısı haberciliği nedeniyle kısa süre önce CNN'den istifa eden Ana Maria Monjardino fiyaskoyu anlattı: “Robertson, Filistinli bir meslektaşının takvimin bir terörist listesi değil, haftanın günlerini listeleyen bir takvim olduğu yönündeki uyarısını görmezden geldi.”
Benzer şekilde, CNN'den Dana Bash ve Jake Tapper da sırasıyla yanlış ‘toplu tecavüz iddialarını’ eleştirmeden kabul ettikleri ve yanlış kayıp rakamları bildirdikleri için eleştirilmişlerdir.
Önyargılı yayın
The Nation tarafından kısa süre önce yapılan bir araştırma, Bash ve Tapper'ın haftalık ‘Birliğin Durumu’ programında bir yıllık süre boyunca tek bir Filistinli ya da Filistinli-Amerikalı konuğa yer verilmediğini ortaya koydu.
Bu röportajlar sırasında Bash, İsrail'in Gazze'deki eylemlerine yönelik esaslı eleştirilerden kaçınmış ve Filistinli savaşçıların Gazze'nin ana hastanesini askeri bir “komuta ve kontrol merkezi” olarak kullandığını öne süren İsrail'in çürütülmüş bir iddiasını eleştirmeden kabul etmiştir.
Buna ek olarak, yakın zamanda yapılan hakemli bir araştırma CNN'in Instagram haberciliğinin İsrail'e karşı büyük ölçüde çarpık olduğunu da ortaya koymuştur.
CNN, videolarda ve paylaşım başlıklarında Filistinli kaynaklara kıyasla yaklaşık yedi kat daha fazla İsrailli kaynak kullanmıştır.
CNN ayrıca İsrailli kurbanlar hakkında (gönderi başına 1,33 detay) Filistinli kurbanlara (gönderi başına 0,37 detay) kıyasla çok daha fazla kişisel detay vermiştir. Buna ek olarak, CNN düzenli olarak İsrail şiddetini “meşru müdafaa” olarak çerçevelemiştir.
En azından bu habercilik eğilimlerinin, özellikle de akademisyenler ve insan hakları örgütlerinin İsrail'in Gazze'de soykırım yaptığı sonucuna vardığı göz önünde bulundurulduğunda, gazetecilik profesyonelliğinden tamamen yoksun olduğu söylenebilir.
Söylenebileceklerin en kötüsü de, CNN'in yayınlarının onu soykırımın suç ortağı haline getirdiğidir.
Hesap verebilirlik eksikliği
Ne CNN ne de Ward Gazze ya da Suriye konusundaki hatalarını kabul etmeye yanaşacak gibi görünmüyor.
CNN, yanlış Gazze haberleriyle ilgili bir soruşturmaya yanıt vermedi ve Bash, CNN'in İsrail yanlısı propagandası nedeniyle kendisiyle yüzleşen bir protestocuyu eleştirdi.
Ward, röportajlarında Gazze'deki savaş gerçekleri konusunda neredeyse tamamen bilinçsiz olduğunu gösterdi.
Temmuz 2024'te Rolling Stone'a verdiği röportajda Gazze'den daha fazla haber yapamamaktan yakınan Ward, İsrail'i eleştirmemiş, hatta bu konuda İsrail'den hiç bahsetmemiştir.
The New Yorker'a verdiği ayrı bir röportajda ise Ward, Gazze'ye erişimin olmamasından “hem Mısır'ı hem de İsrail'i” sorumlu tutmayarak gerçeği gizledi.
Ward'ın İsrail ve Gazze hakkındaki yorumları ve üslubu, sahadaki gerçekleri anlamakla görevli bir uluslararası muhabir için son derece yetersiz görünüyor.
Ward, İsrail'in Gazze'ye gazetecilerin erişimini engellemekten tek başına sorumlu olduğu, gazeteciliğe karşı geniş çaplı bir savaş yürüttüğü ve şu anda gazeteci öldürme konusunda dünya rekoru kırma gibi korkunç bir ayrıcalığa sahip olduğu gerçeğinden habersizmiş gibi davranıyor.
Kamu güveni
Ne Ward ne de CNN yanıltıcı Suriye mahkum haberinin sorumluluğunu kabul etti.
Kanal, yanlı gazetecilik haberlerinden dolayı özür dilemediği gibi Ward'ın yanlış haberini de geri çekmedi.
Bunun yerine CNN, web sitesinde haberi sessizce düzenleyerek yanlışlıkları görmezden gelerek ve yeni bilgileri, gelişmekte olan bir hikayenin rutin bir güncellemesinin parçasıymış gibi çerçeveledi.
Ward'ın X'teki en son paylaşımı herhangi bir yanlışlığı kabul etmemektedir. Sadece şu ifadelere yer verdi: “Geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığımız haberdeki adamın gerçek kimliğini Salama Mohammed Salama olarak teyit edebiliriz.”
Paylaşım binlerce yorum aldı ve yüzlerce kullanıcı Ward'ın görevden alınmasını ve CNN'in yanlış haber nedeniyle özür dilemesini talep etti.
Ward'ın Suriye haberciliği fiyaskosunun, CNN'in daha geniş çaplı habercilik hatalarıyla birleştiğinde ortaya çıkan muhtemel sonucu, kamuoyu güveninin sarsılmaya devam etmesidir.
Gallup'un son kamuoyu yoklaması, Amerikan halkının haber medyasına olan güveninin tüm zamanların en düşük seviyesine gerilediğini ve Amerikalıların yalnızca yüzde 31'inin medyaya “büyük ölçüde” ya da “makul miktarda” güven duyduğunu gösteriyor.
Bu güvensizlik, hem Ward'ın Suriye'deki mahkum raporunu hem de CNN'in İsrail'in Gazze'deki eylemlerine ilişkin haberlerini karakterize eden türden sansasyonellik, yanlışlık ve dengesizliklerden beslenmektedir.
Çalışma, programda düzenli olarak İsrailli konuklara yer verildiğini, bunların arasında Bash ile iki kez röportaj yapan İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun da bulunduğunu ortaya koydu.
* Mohamad Elmasry, Doha Lisansüstü Çalışmalar Enstitüsü'nde Medya Çalışmaları Profesörüdür.