Yaptığı Kürtçe albüm çalışmalarıyla tanınan ses sanatçısı Çiyager, son süreçte Türkiye Kürdistan'ında yaşanan kaos ve buna bağlı olarak yıllarca beraber çalıştığını söylediği HDP/DBP ve paralelindeki yapılarla ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
İlke Haber Ajansı'na (İLKHA) konuşan Çiyager, hem kendi yaşadıklarını hem tanık olduğu gerçekleri anlatırken, bu gerçekleri görmek istemeyenlerin çok şey kaybedecekleri uyarısında bulundu.
Toplumun daha fazla yozlaşmasının önüne geçmek istediği için konuştuğunu söyleyen Çiyager, kendisinin çocukluğundan bu güne ailesiyle beraber HDP çizgisindeki siyasi harekete hep destek verdiğini ama gelinen noktada yapılan yanlışlara karşı olduğunu ifade etti.
“Toplumsal ahlakı yozlaştıran HDP/DBP'yi bu doğrultuda yönlendiren PKK'dir”
Toplumun gidişatının olumsuz yönde olduğunu fark ettiği için endişelendiğini belirten Çiyager; genç-yaşlı, kadın-erkek tüm toplumun gidişatının iyi olmadığı ve buna sebebiyet veren etkenleri bildiği için kendisini bu gerçekleri anlatmak zorunda hissettiğini söyledi.
Boşanmaların artmasına, ailenin dağılmasına ve ahlaki yozlaşmaya PKK'nin ideolojisinde yer verdiğini söyleyen Çiyager, “PKK, ‘Kadınlara bu kadar özgürlük veriyorum, topluma, insanlara bu kadar özgürlük tanıyorum' diyor. HDP'yi de o anlamda yönlendiren tabi ki PKK'dir. HDP ve DBP'nin yöneticileri oradan gelip onlara aynı zamanda eğitim veriyorlar ve kadınları orada örgütleyip ‘Özgürsünüz, kimsenin namusu değilsiniz' demesinde tabi ki, onların payı vardır.” dedi.
“Özgürlük adı altında partide neler yaşandığını ben çok iyi biliyorum”
Kadınlara olması gerekenden çok özgürlük tanıyanların niyetlerinin kadınlardan faydalanmak olduğuna dikkat çeken Çiyager, özgürlük adı altında partide gayri ahlaki, topluma aykırı olan çok şeyler yaşandığını ve bunu söylemeye dilinin varmadığını ifade etti.
Kongre kararlarının 3'üncü maddesinde, Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için her alanda mücadelenin yükseltilmesi ve kadının buna öncülük etmesi maddesini ekleyen PKK'nin desteklediği Kongreya Jinên Azad/Özgür Kadın Kongresi'nin (KJA) kadınlara sahip çıkmak adına yuvaları dağıttığına dikkat çeken Ciyager, şunları söyledi:
“Kadınları kendilerine çekmek için, ‘Gel, biz senin arkandayız, senin yanındayız, seni sahipleniriz' mantığı ile gidip onları kandırıyorlar. Ben boşanan insanların ne durumlara düştüğünü çok iyi biliyorum. Gerçekçi olmak, doğru olmak, dürüst olmak ve vicdanlı olmak gerekiyor. Bir insan, bir düşünce, bir ideoloji eğer o aileyi, kendi insanını düşünüyorsa o ailenin dağılmasına izin vermez. Yapıcı ve barışçı olur. Ama ben onların barışçıl olmadığını, uzlaştırmadan uzak olduklarını gördüm ve gördükten sonra bunları halkımla, insanımla paylaşmak zorunda hissettim.”
KJA kadınları eşlerinden ayırıyor
KJA'nın, kadınları eşlerinden ayırdığını ve kocalarına karşı kin aşıladığını vurgulayan Çiyager, bu örgütün kadınların beynini yıkadığını ve çeşitli bahanelerle eşlerinden boşattıklarını ifade etti. Çiyager, ailelerin boşandıktan sonra ne duruma düştüklerinin ortada olduğunu belirterek, bu sorunları dile getirmemenin insanlık suçu olduğunu söyledi.
Kendi gibi yüzlerce insanın HDP/DBP'nin desteklediği KJA'nın mağduru olduğunu ve bu mağduriyetlerin kendilerine ‘özgürlük' adı altında eşlerini kocalarından boşatarak, kocaları dışında başka erkeklere ve yöneticilere muhtaç ettiğini vurguladı.
“Demokrasi ve özgürlük diyorsan kendin gibi düşünmeyenlere saldırmayacak ve onları hain ilan etmeyeceksin”
HDP/DBP'nin ve bunların desteklediği örgütlerin izledikleri politikaları nedeniyle kaybedeceklerini de ifade eden Çiyager, sözlerine şöyle devam etti: “Ya bu yanlışları bırakacaksınız ya da kaybetmeye mahkûm olacaksınız. Bu sözleri dinlemeyenler kim olursa olsun, kaybetmeye mahkûm olacaklardır. Çünkü bunlar toplumu ilgilendiren meselelerdir. Sosyal ve toplumsal olaylarla ilgilidir. Sen insanların canını yakıyorsan, doğru bir siyaset izlemiyorsun demektir. Bu yüzden hep kaybedeceksin. Eğer demokrasi ve özgürlük diyorsan kendin gibi düşünmeyenlere saldırmayacak ve onları hain ilan etmeyeceksin. Bunlar dikkat edilmesi gereken konulardır. Ya insanlar yaptığı hataları görecek ya da hep yanlışlarında ısrar edeceklerdir.”
“PKK'nin çatışmaları şehre taşımasını halk da doğru bulmuyor”
Çatışmaları şehre taşıyan PKK'ye seslenen Çiyager, “Sen, hendek kazarak Diyarbakır'ın tarihi dokusuna, hayat bulacak en tarihi yerine zarar veriyorsun. Bu şehre, halkına ve de davasına yapılan bir zulümdür. Çünkü günlerce, insanlar hastalarını hastaneye götüremedi. Günlerce insanlar gidip bir ekmek alamadı veya onların dışarıya çıkmasına mani oldular. Her iki taraf da mani oldu. Emniyet güçleri de PKK de aynı şekilde. Bu insanlar bunu mu hak ediyor? Sivil, masum insanlardan ne istiyorsunuz? Buna çok dikkat edeceksiniz ve barıştan yana olacaksınız. Bu sorun barışla çözülecektir ve barış geldiği zaman herkes huzur içinde yaşayacaktır.” ifadelerini kullandı.
Toplumda yayılmaya çalışılan LGBT tarzındaki ahlaki yozlaştırmaya yönelik örgütlerin, bölgedeki faaliyetleri hakkında değerlendirmelerde bulunan Çiyager, İslam'ın yaşanması halinde ahlaksızlık ve topluma aykırı düşüncelerin yayılamayacağını vurgulayarak, LGBT tarzındaki ilişkilerin yaratılışa aykırı olduğunu ifade etti.
“LGBT'ye öncülük yapan başta HDP olmak üzere sosyalistler ve sol örgütlerdir”
Kadının kadınla, erkeğin erkekle ilişki mantığını özgürlük adında vermenin doğru olmadığına dikkat çeken Çiyager, “Bu ne kadar doğru olabilir? Bu toplum buna izin veremez. Buna öncülük yapanlar başta HDP olmak üzere sosyalistler ve sol örgütlerdir. Psikologların dahi desteğini alarak bu tür ilişkiler ile ensest ilişkiler benzeri ahlaksızlığı normalleştirmeye çalışıyorlar. Bunu bizzat bana da anlattılar. Ben bunlara tepkimi gösterdim. Kadın erkek için, erkek ise kadın için yaratılmıştır. Toplumu nereye çekiyorsunuz. Bunun ne İslam'da ne de Kürtlükte yeri yoktur. Ben bir Kürt olarak bunu kabul etmiyorum. Kürt ve Müslüman olan kimse de bunu kabul etmez ve etmemelidir. O özgürlük istediğini söyleyenler de yarın eşi ve çocuğuyla beraber tuzağa düşeceklerdir. Hayatlarını alt üst edeceklerdir. Bu yüzden çocuklarımızı ve eşlerimizi İslami ahlakla büyütelim. İslam'ı yaşayalım ve yaşatalım. Eğer böyle olursa, hiçbir kötülük hüküm sürmeyecektir.” diye belirtti.
“PKK dindar Kürt'leri uzaklaştırarak ötekileştiriyor”
PKK'nin Türk solu ile yaptığı ittifaka da değinen Çiyager, “Ama bölgedeki Kürt partileri ile bu birliği sağlamıyorsun. Dindar olan bir partiye, ‘Sen dindar Kürt'sün, bizden değilsin.' Diyebilir misin? Sen bunları ayırdığın zaman ötekileştirmiş olursun. Bunları soyutlaman ve kendinden uzaklaştırmanın sorunları daha büyütecektir. Derhal Kürt partileri ile birlikteliğini sağlaması gerekiyor. Bu anlamda birliktelik sağlandığı zaman barış daha yakın olacaktır.” dedi.
“Eğer insanlar aç ise onlara alternatifler üretmelisiniz”
“Yıllarca oylarımızı inandığımız partiye verdik. Ancak, düşünmediğimiz bir şey gerçekleşti.” diyen Çiyager, “Halk, esnaf, müteahhit ve iş adamları sahiplenilmedi. İlk kazandığımız dönemde Belediye Başkanı Feridün Çelik ve partimiz kazanırken çok mutlu olmuştuk. Eşimle beraber belediye başkanının girişini belediye önünde beklemiştik. Yasaklı olan Newrozlarda dahi sahalardaydık. Ailemle beraber her şeyi yaşadık.” diye belirtti.
PKK/HDP'nin uyguladığı siyaseti eleştiren Çiyager, şöyle seslendi: “Geldiğimiz süreçte özgürlük adı altında nice ailelerin canını yaktınız. İktidarınızı bir fırsat biliyorsunuz. Müteahhitlerden çok fazla paralar alıyorsunuz. Bunları alırken, şehrinize harcamanız gerekiyor. Caddeye, sokağa harcamanız gerekiyor. Eğer insanlar aç ise onlara alternatifler üretmelisiniz, iş imkânı sunmalısınız. Özgürlükse, bunlar olması gereken şeylerdir. Ancak kendinizle çelişiyorsunuz. Bu çelişki görüldüğünde insanın inanası gelmiyor artık.”
Kendine Müslümanım diyen herkesin oturup, sorunları konuşarak halledebileceğini dile getiren Çiyager, sözlerinin devamında; Allah'ın, aklı insanın düşünmesi ve iyi işler çıkarması için verdiğinin altını çizdi.
“11-15 yaşlarındaki çocukları ölüme sürüyorlar”
Yıllarca HDP ve çizgisine gönül vermiş bir insan olduğunu ifade eden Çiyager, “O yolda babamı kaybetmiş bir insanım. Bir sürü yeğenimi, akrabalarımı feda etmiş bir insanım. Çağlar, devirler, zaman değişince insanların da değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani ırkçı, şovenist, kinci bir zihniyeti taşımamak gerekiyor. Kan kanla temizlenmez. İnsanların ölümüne müsaade etmek, onların ölümüne aracı olmak, bazı insanların fuhşa girmesine sebebiyet vermek, çocukların ölmesine sebebiyet vermek ne demektir. Kürt davası çocuklara mı kalmış? Şimdi 11-15 yaşlarında çocuklar öne sürülüyor ve öldürülüyorlar. Sizce burada kim suçlu? Onları sokaklara sürenler mi suçlu yoksa öldürenler mi? Bunları iyi hesaplamak, iyi düşünmek gerekiyor.” dedi.
“Savaşsız bir dünya oluşturalım”
Küçüklüğünde beri hep bu şiddet ve huzursuzluk içinde büyüdüğünü söyleyen Çiyager, son olarak şunları söyledi: “Kangrenleşen, çözülmeyen bu soruna herkes sağduyulu davransın. Bunu tüm partilerimizden, Kürt insanımızdan, devletten bekliyorum. Bu savaşı lütfen masaya oturarak çözümünü sağlayalım. Savaşsız bir dünya oluşturalım.” (M. Sıddık Bilge/Yunus Sırat – İLKHA)