HAKSÖZ HABER
Çin'in Doğu Türkistanlı Müslümanlara yönelik etnik, dini ve kültürel soykırımı bütün dünyanın gündemindeyken Müslüman halkların hassasiyetine karşın siyasi idarelerin konu hakkında büyük bir sessizliği söz konusu. Çin'in inkar, asimilasyon ve katliam politikalarının duyurulması ve gerekli farkındalığın oluşturulması bu sebeple tüm Müslümanların öncelikli görevleri arasında. İstanbul Fatih'te İslami kuruluşlar bu zulmü duyurmak için bir araya geldiler.
Çin zulmünün diğer adı soykırımdır!
İHH Genel Sekreteri Durmuş Aydın, sözlerine Çin’in Türkistanlı Müslümanlar üzerindeki zulüm ve baskılarını haykırmak için toplandıklarını ifade ederek başladı ve “Çin zulmünün diğer adı soykırımdır. Doğu Türkistanlı Müslümanlar istemedikleri ve inanmadıkları şeylere zorlanıyor. Burada buluşma amacımız Çin’in zulmünü dile getirmek ve Çin’in geri adım atmasını sağlamaktır.” dedi.
Doğu Türkistan’daki Müslümanların yaygın ve sistematik bir zulme maruz kaldıklarını ifade eden Aydın, “Uygurlu Müslümanlar dini inançlarından kopartılıyor ve onlardan Çin’in makbul birer vatandaşı olmaları isteniyor. Covid bahanesiyle insanlar evlerine kapatıldı. En temel ihtiyaçlarını karşılamak için dahi dışarı çıkamıyorlar. Son yaşanan yangın olayında da görüldüğü üzere Çin devleti, zalim ve katil bir devlettir” dedi.
Çin’in zulmünü ortadan kaldıracak somut adımlar atılması gerektiğini söyleyen Aydın, toplama kampları utancından kurtulana kadar Çin ile olan ekonomik ilişkilerin askıya alınması gerektiğini ifade etti ve “Dünyadaki sessizlik Çin’i cesaretlendiriyor.” dedi.
Müslümanlar olarak zulüm nerede olursa olsun karşı çıkmakla mükellefiz
Eylemin devamında Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Hamza Türkmen, “Doğu Türkistan ümmetin bir parçasıdır. Tüm ümmet küresel kuşatmanın vesayeti altındadır. Yaşanan tüm bu baskıların uygulayıcılarından biri de baskıcı, katliamcı Çin’dir.” dedi.
“Bizi bu zulümden kurtaracak kimse yok mu diye haykıran mustazaflar için mücadele eden Müslümanlardan olmalıyız” diyerek sözlerine devam eden Türkmen, Doğu Türkistan’da yaşanan zulmün Suriye’de, Filistin’de, Mısır’da da yaşandığını ifade ederek “Zulüm tektir ve Müslümanlar olarak zulüm nerede olursa olsun karşı çıkmakla mükellefiz.” dedi.
Doğu Türkistan’lı Müslümanların başına gelenler sadece onların sorunu değil, tüm ümmetin sorunudur
Uluslararası Doğu Türkistanlı STK’lar Birliği başkan vekili Abdulehad Udun, “Sesi kısılan, soykırıma uğrayan Doğu Türkistanlı Müslümanların selamını iletiyorum. Sırf Müslüman olduklarından dolayı zulme maruz kalan bu insanlar, evlerine kapatılarak açlıkla imtihan ediliyor” dedi.
24 Kasımda çıkan yangında 44 insanın vefat ettiğini aktaran Abdulehad Udun, “Biz zulmün sonsuza kadar devam etmeyeceğine, birgün Doğu Türkistan’ın özgür olacağına inanıyoruz. Orada Müslümanların başına gelenler sadece onların sorunu değil, tüm ümmetin sorunudur. Bu nedenle tüm ümmete ve insanlığa haykırıyoruz, Doğu Türkistan için artık somut adımlar atın.” dedi.
Genç İHH’dan Muhammed Çimen ise “Ümmet coğrafyasının her parçasında olduğu gibi Doğu Türkistan’da da Müslümanlar zulmün altında. Ya Rabbi kardeşlerimize zalimlere karşı güç ver. Kardeşlerimizin şehadetlerini kabul et, şehadetlerini ümmetin dirilişine vesile kıl. Kardeşlerimizin hakkıyla yanında olmayı bizlere nasip eyle. Ya Rabbi, hak kazanıp batıl zail olurken bizleri Hz. Musalardan eyle. Sen mazlum coğrafyalardaki Müslüman kardeşlerimizi koru ve onlara zaferler nasip eyle“ sözleriyle dua etti.
Protestoda “Türkistan İslam’dır, İslam Kalacak”, “Kahrolsun Çin’in Emperyalizmi”,“İslam, insan, Doğu Türkistan” “Müslümanlar burada dimdik ayakta” "Müslüman Uyuma kardeşine sahip çık” “Katiller Allah’a hesap verecek” sloganları atıldı.