CHP’li Feyzioğlu’ndan katillere müjde!

Ali İhsan Karahasanoğlu

Balyoz davası karar aşamasında..

Ancak savunma avukatları davaya girmiyorlar..

Baro da, kasten avukat görevlendirmiyor..

3 aydır mahkeme, bunların keyfini bekliyor.

Plan şu: Mahkemenin pes etmesini sağlamak.. Sanıkların istedikleri kıytırıktan delillerin toplanmasını sağlamak.

Sonuçta o delillerle bir yere varılamayacak ama..

Karar verilmeden, kamuoyunun kafası karıştırılıp, lehe kanaat oluşturulacak.

Bunun için, sadece savunma avukatları değil, CHP de büyük bir çaba ile hedefe kilitlenmiş durumda.

CHP MYK’sına seçilen Ankara Baro Başkanı Prof. Metin Feyzioğlu bir açıklama yapmış.

Açıklamasında diyor ki, “Avukatlar figüran değildir.”

Oysa avukatlar talep ediyor.. Mahkeme ise, “Sonuca etkili değil” diyerek reddediyor.

İtirazınız varsa, zaten Yargıtay bunu inceleyecek.

Niye fiili durum oluşturuluyor?

Karar verilmesini önlemek için, davayı uzatmak için, duruşmalara girilmiyor?

Veya Feyzioğlu’nun sorusunun tersini soralım: “Hakimler figüran mıdır?”

Öyle ya..

İtirazınız olan bir kararın verilmesini önlemek için, savunma yapmıyorsanız. Bir de üstelik, “Avukatlar figüran değildir” diyorsanız, o zaman size sorarlar, “Sizin her dediğiniz olacaksa, hakimler figüran mıdır?”

Deva ediyor CHP’li darbe savunucusu Feyzioğlu: “CMK’ya göre bu davada avukatsız tek bir celse bile yapılamaz. Avukatlar esas hakkında savunma yapmadan hiçbir şekilde hüküm verilemez.”

Ne güzel iş bu..

Feyzioğlu’nun dediği doğru ise, adam öldürenler, 5 yılda tahliye olacaklar demektir.

Nasıl?

Savunma yapmasınlar. Savunma yapmayınca karar verilemeyeceğine göre, mahkeme karar veremeyecek. Ama en uzun tutukluluk süresi de 5 yıl olduğundan, hakim mecburen, 5 yılın sonunda tahilyeye karar verecek, böylece katiller, 24 yıl yerine, 5 yılda cezaevinden çıkacaklar.

Öyle mi, Feyzioğlu?

Bunu mu istiyorsunuz? Bu uygulamanın doğru mu olduğunu iddia ediyorsunuz?

Devam ediyor Feyzioğlu: “Burada çözüm mahkemenin CMK’yi bir bütün olarak uygulaması ve delillerin tartışılmasına izin vermesidir.”

Yani ne yapılacak?

Avukatlar ne istiyorlarsa, o delil toplanacak.

Mahkemenin bu konuda bir karar vermesi gerekmiyor mu?

Feyzioğlu’na göre gerekmiyor.

O zaman avukat taep edecek: “Ayşe Teyze, Balyoz darbesi hakkında bilgi sahibidir.kendisi gelip, ifade ermelidir.”

“Ayşe Teyze de kim?” demeyin sakın.

Avukatlar figüran mı?

“Ayşe Teyze dinlenecek” dedilerse, dinlenecek.

Sonra?

Sonra bir başka avukat talep edecek: “2003 darbe iddiası hakkında, Güven Erkaya’nın bildiklerini anlatması sağlanmalıdır.”

İyi de beyler..

Güven Erkaya 2000 yılında ölmedi mi?

Ne bir şey bilmesi mümkün, ne de toprağın altından çıkıp, tanıklık yapması mümkün..

Olsun, Feyzioğlu’nun danışmanlığında, general avukatları talep ediyor.. Dolayısı ile, Erkaya mutlaka dinlenmeli..

Yoksa?

Yoksa duruşmalara girmez, savunma avukatları..

Tanıklardan başka ne deliller var, toplanması gereken?

“Efendim bir subayımız, darbe planının tartışıldığı seminerin yapıldığı tarihde, yurtdışında imiş. Dolayısı ile buna dair belgeler getirilmeli.”

İyi de kardeşim..

Bir adamı, cinayetin tetikçisi olmakla suçlarsınız. Cinayet nerde ve ne zaman işlendi ise, tetikçinin o saatte orada olmadığını ispat ederek faillikten kurtulma imkanı var da..

Suçlama bir cinayet değil ki.

Zamana yayılan bir darbe girişimi..

Seminer tarihinde yurtdışında olsan bile, öncesinde hazırlayıcılar arasında olabilirsin..

Kaldı ki, illa seminere katılman şart değil ki.. Telefonla da yönetebilirsin, gelişmeleri.

İsnat edilen suç şekli, tipik hareketli bir suç değil ki..

Olsun, bizim delilimiz toplansın.

Haydi onu da toplayalım.

Bir başkası kafayı çıkaracak: “Dosyadaki CD’ler, 2003 tarihli değil. 2005 sonrasına ait.Bununla ilgili bilirkişi raporu alınsın.”

Haydaaa.

Sanki sanıklara isnat edilen suç, CD’yi hazırlamak.

“Siz bu CD’yi hazırladınız.Bu CD’yi hazırlamak suçtur” diyen var, sanki..

CD’ler, sadece darbe hazırlığı ile ilgili delilleri içeren bir dökümandan ibaret..

Bu CD de olabilirdi.. Bir ajandaya yazılan notlar da olabilirdi.. Bir başka belge de olabilirdi.. Hatta hiçbirisi olmaz, sadece şahitler olabilirdi..

CD olmasaydı, suç ortadan kalkmış mı olacaktı?

Niye CD’ye kafayı taktınız ki siz?

Uzun lafın kısası, düne kadar, “Dava uzuyor, mağdur oluyoruz” diyenler.Şimdi davayı uzatmak için, her çareyi zorluyorlar..

Ama görünen o ki, karar yakında çıkacak.. CHP’li engelleyicilerin kafa karıştıran çözümleri, darbecilere çare olmayacak!

YENİ AKİT