Şu bayram günü, CHP’yi yazıma konu etmek istemezdim. Ama şu başörtülülerle ilgili afiş ve sonrasındaki gelişmeler canımı sıktı..
İnsafsız bunlar. Mübarek günde yaramıza tuz basıyorlar.. Saygı da yok, akıl da!
Çarşaf, başörtüsü açılımı buraya kadar. Niyet okumaya gerek yok! Şecaat arz edeyim derken sirkatlerini söylediler..
Temelde CHP mantığını, daha doğrusu mantıksızlığını sorgulamak gerek.. Bu mantıksızlığa CHP Belediye Meclis üyesi bile dayanamadı ve afişteki aşağılama yüzünden eşi ve kız kardeşi başı örtülü belediye meclis üyesi istifa etti..
Bu mantığı biz tanıyoruz artık. Dörtyol’daki MHP’li ya da Apo’dan referandum için destek arayışı içindeki Yargıtay üyesi ya da Heron skandalına adı karışan subaylar. Bunlar aynı kaynaktan besleniyorlar ve onun için bugün Referandum konusunda aynı safta buluştular.. Sahi Yargıtay’daki dinlemeyi yapanlar kimlermiş! Santraldaki gizli kulağı kim aldı, kim kurdurdu, niçin?
İyi bakın, dünden bugüne Sağ-Sol, Alevi-Sünni, Kürt-Türk kavgasının arkasında da aynı çevreleri göreceksiniz. Bunlar aynı ülkenin çocuklarının kanları ve gözyaşları üzerine kendilerine iktidar ve servet arayanlar. Faili Meçhullerin arkasındaki güç işte bu güç. Derin devlet yapılanması, çeteler, Masonik örgütlerdeki, Media, Mafia, Sermaye, Siyaset ve Bürokrasi, STK içine sızan güç işte bu güç.. Bu süreçte suçüstü oldular..
Kılıçdaroğlu, referandumdan hemen sonra, mesela %50-55 arası oy çıkarsa, hemen hile yapıldı diyecek. Şimdiden bunun hazırlığını yapıyorlar.. %53 fikslendi gibi laflar ediyorlar.. Elektronik sisteme suç atacaklar. Ellerinden gelse bu hileyi kendileri yapar, sonra da referandumu iptal ettirmeye çalışırlar..
Mesela %59 oy alınca, CHP’linin mantığı şöyle çalışacaktır.. Hayır %40, katılmayan, yani bu anayasaya oy vermeyenlerin sayısı %20 (Varsayalım %80 katılım olsa) = %60.. 60, 59’dan büyüktür, o halde bu sonuç meşru değildir..
CHP, “AKP türban tartışması ile Türkiye’yi bölmüştür” demiyor mu?
Gerçekten bu konuda Türkiye’yi kim böldü? Bu tartışmayı kim başlattı?.. Çarşaf açılımı, türban açılımını kim planladı?.. Anayasa Mahkemesi’ni devreye sokarak kim bu konuyu kilitledi? CHP değil mi? Ülkeyi türbanlı - türbansız diye bölen kim? Kim başörtülüleri üniversiteye almıyor? Bu iktidar döneminde başı açık diye memuriyete alınmayan ya da partide çalışmasına engel olunan, aday gösterilmeyen bir tek kişi var mı?
“411 el kaosa kalktı” diye manşet atanlar kimlerdi?
Kimdi o “Topyekun savaş” manşeti atanlar?..
CHP’liler ne zaman, çarşafa, başörtüsüne el atsalar, bu onların ellerine ayaklarına dolanıyor.. Boğa gibi saldırmalarına bakarsanız, CHP’lilerin gözünde başörtüsü, İspanyol matadorlarının elindeki kırmızı beze benziyor..
AK Parti yargıyı ele geçirecekmiş! Güldürmeyin insanı. Moğultay’a sorun o işi siz.. O işi YARSAV’a, HSYK’ya sorun..
İşin garip yanı şu: Hadi CHP’yi anladık da, MHP, CHP’nin peşinde ne arıyor?
Bu kadar yalan, bu kadar iftira, bu kadar hakaret, meydan okuma, kışkırtma yetmedi mi?
Başörtülüleri rahibeye benzetiyorsunuz ha! Hem de bir Ramazan günü. Ayıptır, günahtır, yazıktır ya hu! Öfkeniz ve ihtirasınız aklınızı zail etmiş olmalı..
Gözleriniz var fakat, görmüyorsunuz,
Kulaklarınız var, fakat duymuyorsunuz.
Kalpleriniz var, fakat hissetmiyorsunuz..
“Bozgunculuk yapmayın” diyoruz. “Biz ıslah edicileriz” diyorsunuz. “Kitapta yazdığı gibi inanın öyleyse ve gelin kardeş olalım” dediğimizde ise, kendi aranızda “o gericilerin inandıkları gibi mi inanacakmışız?” diyorsunuz..
Asıl bozgunculuk yapanlar sizlersiniz.. Ama farkında değilsiniz..
Bizim yanımıza geldiğiniz zaman “biz de inandık” diyorsunuz. Mason biraderlerinizin yanına varınca, “biz onlarla dalga geçtik” diyorsunuz değil mi?
Kalpleriniz mühürlenmiş gibi sanki.. Gözlerinizde bir perde olmalı, hakkı, hakikati perdeleyen.
Yalan söylüyorsunuz. İçlerinizde bir sıkıntı var.. Nefretiniz sevginizden, gazabınız merhametinizden daha büyük. Onun için faili meçhulleri, çeteleri, yandaşlarınızın vurgunlarını, soygunlarını görmezden geliyorsunuz..
Yargıyı gel sen bana sor Kılıçdaroğlu. Ben o yargıyı da, o Yargıtay’ı da iyi bilirim. Tek başına benim yaşadıklarım bu acı gerçeği isbatlamaya yeter de artar bile.
Ama görmek istemeyenden daha kör, duymak istemeyenden daha sağır kim olabilir..
Zulm ile abad olunmaz be Kılıçdaroğlu. Haksızlıklar karşısında susanlar iflah olmazlar.. Allah cahil ve zalim bir topluluğa hidayet nasib etmez.. Ateş, zalimlere yardım edenlere de dokunur gün gelir..
Sahi bu memlekette insanları Hıristiyanların kıyafetini giymeye kim mecbur etti. CHP bir aynaya baksa, geçmişine baksa bir..
CHP’liler önce kendi geçmişleri ile hesaplaşmak zorundalar.. CHP’lilerin hali şuna benziyor: “Laf ile verirler aleme binlerce nizamat, bin seyyie bulunur hanelerinde”.
Yapacağınızı yaptınız. Özür de beklemiyoruz, bari susun. Bayram öncesi yaptığınızı beğendiniz mi? Hani zararın neresinden dönülürse kârdır hesabı, bu rezaleti en az maliyetle örtmek için suçluları korumaya çalışmanız yok mu? Çırpındıkça batıyorsunuz.. İş ortada sizin iyi çocuklar, el birliği ile danışarak kotarmışlar işte bu işi.. Aslında gerçek niyetlerini, bakış açılarını koymuşlar ortaya. Ne var bunda.. Maskesiz yakalandılar o kadar.
Selâm ve dua ile..
VAKİT