1960 darbesinin arkasında CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün olduğunu söylerler.. CHP’liler, bu iddiayı şiddetle reddederler. Haydi 49 yıl önceki darbeyi bir kenara bırakalım.
Varsın CHP, o darbenin arkasında olmasın.
Peki 2009’da, CHP darbe hazırlıklarının neresinde?..
CHP’nin darbe ile ilişkisi, ne oranda?..
Somut veriler üzerinden gidelim..
CHP Milletvekili Şahin Mengü, darbe hazırlığı suçunu yargılayan Silivri’deki mahkemede, hemen her duruşmaya katılıp, gövde gösterisi yapıyor.
Mengü’nün bürosunda, yanında çalışan avukatların birçoğu, darbe ile suçlananların avukatlıklarını yapıyorlar.
Böyle bir durum tesadüf mü?..
Olabilir..
Gerçekten de, Şahin Mengü’nün müvekkil portföyündeki bazı isimler, darbe ile suçlanmış olurlar, “Ne yani, yıllardır avukatlıklarını yaptıkları kişiler, darbe ile suçlandılar diye avukatlıklarından istifa mı etsinler” diyebilirsiniz.
O zaman buyurun, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin’in, Erzurum’a kadar gidip, darbecilere verdiği desteğin bilgilerini birlikte okuyalım..
Dün, Erzurum Cezaevi’ne gidip darbe suçlaması ile ilgili olarak tutuklanan üç MİT mensubundan ikisi ile görüşme yapan Ersin, çıkışta da şu açıklamayı yapmış: “MİT personeli hakkında soruşturma, tutuklama gibi işlemler yapılacaksa, mutlaka Başbakan’ın onayı gerekir. Maalesef, Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı, bu gerekleri yerine getirmeden, paldır küldür baskın yapıyor ve MİT Başkanı ile 2 personelinin önce gözaltına alınıp sonra da tutuklanmasını sağlıyor.”
Savcılığın, gariban birisi hakkında bir işlemi olur.. “Milletvekili sıfatı ile dikkat çekmiş, vatandaşın haklarına sahip çıkmış” dersiniz.
Ama mağdur olduğu söylenen kişiler, öyle gariban, haklarını bilmeyen sıradan insanlar değil. MİT mensubu olduklarına göre; haklarını da, kanundaki hak arama yollarını da gayet iyi bilen insanlar olmalılar.
Üstelik tutuklamalar; sadece savcılık kararı ile değil. Savcının talebi ve hakimin kararı ile verilmiş bu kararlar..
Ama CHP milletvekili, sanki idari bir karar ile MİT mensupları cezaevine konulmuş gibi eleştiriler getirip, cezaevindeki darbe ile suçlanan kişilere destek veriyor..
Şimdi hatırlayın, İsmet İnönü de, 1960 darbesine dışarıdan destek vermiş miydi, vermemiş miydi?..
Siz hatırlamaya çalışırken, Ersin’in diğer sözlerini de hatırlatalım: “Uyduruk birtakım itirafçı ve gizli tanıklarla, toplumun en dürüst, namuslu insanları, Ergenekon suçlamalarıyla cezaevlerinde çürümeye terk ediliyorlar.”
Yorumları görüyor musunuz?.. Dersiniz ki, İzmir Milletvekili Ersin, Erzincan’daki 3 MİT mensubu ile yıllardır beraber çalışıyor...
Kim bilir, belki de öyledir. Belki de, darbe hazırlıklarını birlikte yapıyorlardır. Öyledir ki, bu kadar referans veriyor, “en dürüst, en namuslu insanlar” diyor!
Üstelik, daha kimse, çürüyecek kadar bir süre cezaevinde de tutulmuş değil. 1 ay bile olmamış daha tutuklama kararı verileli!
Ama CHP, darbeye destek verecek ya.. Dışarıdaki darbecilere mesaj veriyorlar: “Arkanızdayız. Haydi.. Ha gayret. Yapın bir darbe, biz yönetime gelelim.. Sizleri ve arkadaşlarınızı cezaevinden çıkartarak, önemli mevkilere getirelim” diyorlar..
Ahmet Bey diyecek ki, “Ben öyle bir mesaj vermedim!”
O zaman buyurun izah edin.. Taa Erzurum’a gidip, hakim kararı ile tutuklanan kişilerin suçsuz olduklarını, iftiraya maruz kaldıklarını, suçlarının olmadığını, milletvekili sıfatı ile nasıl söyleyebiliyorsunuz?..
Sizin bildiğinizi, oradaki savcı bilmiyor mu? Oradaki hakim bilmiyor mu? Tutuklamaya itiraz edildiğinde, dosyayı inceleyen 3 kişilik mahkeme heyeti bilmiyor mu?
Hukukçu kökenli olduğuna göre, tüm bunları bilmen gerekir, değil mi Sayın Ersin?..
Buyur söyle, “Bir savcı, bir hakim uyduruk iddialarla, MİT mensubu 3 kişiyi birden nasıl tutuklar?”
Ve bir soru daha Ersin’e: “Türkiye’nin cezaevlerinde, 100 bini aşkın tutuklu ve mahkûm var. Bunların içinde, Ergenekon davası sanıkları dışında, kaç tutukluyu ziyaret ettin, söyler misin?..”
Söyleyemezsin.. Çünkü ziyaret etmedin! Etmen de doğru değil zaten.. Siz milletvekilisiniz! Sanık vekili değil!
VAKİT