Cezaevlerinde Koronadan Dolayı Mağduriyetler Artıyor

İnfaz yasasındaki yeni düzenleme uyarınca af kapsamına alınan hükümlülerin tahliyesine başlanırken adaletin kendilerine uğrayamadığı ve bu yüzden cezaevlerinde kalmaya devam eden mahkûmların yaşam şartları ise ağırlaşıyor.

HAKSÖZ-HABER

Tüm dünyayı kasıp kavuran korona virüsü Türkiye’deki cezaevlerinde yatan hükümlülerin de durumunu ağırlaştırıyor. Hükümetin, koronanın oluşturduğu tehditlerden ötürü yürürlüğe soktuğu yeni infaz yasası çok sayıda tutuklu ve hükümlünün cezaevinden kurtularak ailelerine kavuşmasını sağladı. Ancak maalesef adalet “devlete karşı işlenmiş suçlar” kapsamında değerlendirilen ve çoğunun yargılanma süreci bile adalet karinesi açısından son derece şüpheli olan tutuklu ve hükümlüleri bir kez daha teğet geçti. Şimdi son düzenlemenin sunduğu nimetlerden mafya babaları, organize suç çetesi liderleri, zehir tacirleri bile yararlanırken hala içeride çile dolduran yüzlerce binlerce insan çürümeye terk edilmiş vaziyette.

Madem infaz yasası kapsamında onlara adalet çok görüldü, bari hiç olmazsa cezaevlerindeki şartları iyileştirilsin! Nitekim korona virüsü zaten bir dizi sorunla boğuşan içerideki o tutuklu ve hükümlülerin yaşam şartlarını kat be kat zorlaştırmış vaziyette.

Mesela korona virüsünün de etkisiyle ağırlaşan ve çözüme kavuşturulmayı bekleyen şu 3 aktüel hususa dair bir şeyler yaparak işe başlanabilir:

1- Malûm, koronadan ötürü cezaevlerinde an itibariyle kapalı ve açık görüşler yok. Bunun yerine 10 dakika olan telefon görüşmeleri 20 dakikaya çıkarıldı ancak 10’ar dakika görüşüyorlar ve aynı kişi olması şartını getiriyorlar. Bu görüşmeler ya haftanın iki gününe yayılsın ya da iki farklı kişi ile görüşme imkanı verilsin.

2- Bir diğer husus da ailelerin dışarıdan gönderdiği elbiselerin içeriye alınmıyor oluşu... Bu durum ise yaz sıcaklarının yaklaştığı şu günlerde içeride halen kışlık elbiselerle kalma sonucunu getiriyor. Korona virüsü bu bağlamda bir mazeret olarak ileri sürülüyor. Oysa mektuplar alınmakta ve mahkûmlara teslim edilmekte. Bu bağlamda tıpkı 24 saatlik beklemeden sonra mektupların teslim edilmesi gibi aynı uygulama elbise için de yapılabilir.

3- Son olarak koronayla ilişkili tedbirler kapsamında alınan ancak içerideki tutuklu ve hükümlülerin aleyhine sonuç doğuran bir diğer uygulama da berberlerin iş yapmasının yasaklanması oluşturuyor. Bundan ötürü tutuklu ve hükümlüler tıraş olamıyorlar. Onlara tıraş olmaları için en azından tıraş makinesi verilmesi suretiyle yaşam şartları iyileştirilebilir.

Yorum Analiz Haberleri

Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?
Kemalizm’e has bu Laiklik Fransa’da bile yok!