HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un Ankara’daki defin işlemlerinde bir grubun provakatif saldırısını kınayan sivil toplum temsilcileri, olayın sanılandan daha ağır sonuçları olabileceğine de işaret ederek faillerin cezalandırılmasının benzer provokatif saldırıları önleyebileceğini kaydettiler.
HIZLI BİR ŞEKİLDE SORUŞTURULMALI VE FAİLLER CEZALANDIRILMALIDIR
Yöneliş Haber’e açıklamalarda bulunan MAZLUMDER bölge koordinatörü Nesip Yıldırım, cenazeye yapılanların İslami ve insani olarak kabul edilemeyeceğini belirtti. Saldıran topluluğun bu değerlerden nasibini alamamış olduklarını belirten Yıldırım, “Bu tarz eylemler, toplumsal barış ve huzura katkı sunmaz aksine ayrıştırıcı, faşizan bir dil oluşturur. Bu nedenle herkesin bu tarz dil ve eylemlerden uzak durması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
“Yetkililerin ve sorumluluk sahibi kişilerin bu tarz toplu olaylara ‘vatandaş tepki gösterdi’ şeklinde yaklaşmaları yanlış olacaktır. Bunun aksine hızlı ve adil bir şekilde olay soruşturulmalı. Aksi halde bir hukuk devleti olma vasfı yerine kimi vatandaşların keyfi eylemlerine açık hale gelinmiş olur ki bu da adalet ilkesine ayrıdır.” ifadelerini kullanan Yıldırım, etkin ve adil bir soruşturmayla faillerin cezalandırılmasının ileride bu tarz hukuksuzluklar yapma niyeti olanları caydıracağını vurguladı.
BU TARZ GAYRİ İNSANİ SALDIRILAR, DERİN DUYGUSAL KIRILMALARA SEBEBİYET VEREBİLİR
Özgür-Der Diyarbakır Şube Başkanı Süleyman Nazlıcan da saldırıyı kınayarak “Bariz bir insan hakkı ihlali olarak görüyorum ve kabul edilecek bir tarafı yoktur. Haktan hukuktan nasibini almamış ahlak yoksunu zavallıların toplumda kin ve nefrete sebebiyet veren bu tür davranışlarını kınıyoruz. Bunu yapanların derhal tespit edilmesi ve cezalandırılması gerekir ki, Türkiye hukuk ve adalet devleti olduğunu göstersin.” ifadelerini kullandı. “Eski Türkiye'den hatırladığımız bu tür olayları, gizlenen ve bastırılan nefretin tekrar ortaya çıkması olarak görmek mümkündür.” diyen Nazlıcan, başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere yetkililerin yaklaşımlarının olumlu olduğunu belirtirken “Olayın toplumsal sahadaki yansımaları maalesef çok da olumlu olmamıştır.” ifadelerini kullandı.
ÜLKE OLAĞANÜSTÜ HAL İLE YÖNETİLİYOR DİYE GEÇİŞTİRİLECEK BİR OLAY DEĞİL
“Ülke olağanüstü hal yasalarıyla yönetiliyor diye geçiştirilecek bir olay değildir” diyen Nazlıcan “Aksine zararlarını ilerde daha çok hissedeceğimiz derin duygusal kırılmalara sebebiyet verebilir” uyarısında bulundu.
SORUMLULAR CEZALANDIRILMALI Kİ BİR DAHA BÖYLE NEFRET SUÇUNA CESARET EDİLEMESİN
Diyanet Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Evsen ise “Aysel Tuğluk'un annesinin cenaze törenine yapılan saldırı ne insani ne örfi ne de ahlakidir.” diye tepki gösterdi. Hz Resulullah’ın (S.A.V.) bir Yahudi’nin cenazesi için ayağa kalktığı örneğinin, ölüye saygının göstergesi olduğunu belirten Evsen “Ölen bir Müslüman veya hangi din ve inançtan olursa olsun ölüye saygı insanlığın gereği ve esasıdır” vurgusunu yaptı. Evsen, “bu konuda acil bir tahkikat başlatılmalı ihmali olan kim olursa olsun cezasını almalı ki bir daha böylesi bir nefret suçunu işlemeye kimse tevessül edememeli” şeklinde konuştu.
AYRIŞTIRICI VE BÖLÜCÜ BİR SALDIRIDIR; NEFRET SUÇUNDAN YARGILANMALILAR
İHC (İnsan Hakları Cemiyeti) Genel Başkan Yardımcısı Eta Pektaş, "Hatun Tuğluk'un cenazesine yapılan saldırı esasında İslami değerlerimize ve kardeşlik kodlarımıza yapılmıştır. Bu barbar, ırkçı ve faşist saldırıyı lanetliyoruz. Türk ve Kürt halkının kadim kardeşliğini baltalayacak her türlü saldırının karşısında olacağız." dedi. Saldırıyı "ayrıştırıcı ve bölücü bir eylem" olarak tanımlayan Pektaş, "Türk ve Kürt halkını karşı karşıya getirme sonucunu doğuracak bu tür saldırıları yapan saldırganların nefret suçu ile yargılanmasını" talep ettiklerini belirtti.
Kaynak: Yöneliş Haber