Yabancı büyükelçiliklere çalışan ve iltica başvurusu yapan Türk vatandaşlarına ait gizli bilgileri casusluk amacıyla temin etme suçlamasıyla altı aydır tutuklu bulunan avukat Yılmaz S.ile birlikte dört sanığın yargılanmasına başlandı.
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann'ın da izlediği duruşmada beyanların tamamlanmasının ardından mahkeme başkanı, savcının tutukluluk halinin devamı talebine rağmen Yılmaz S. ve N.G.Ş.'nin yurtdışı yasağıyla tahliyelerine karar verdi. Bir sonraki duruşma 22 Nisan'da yapılacak.
Yılmaz S.'nin avukatlarından CHP eski milletvekili Hüseyin Akgün, Twitter'dan yaptığı paylaşımda Yılmaz S.'ye medyada aylardır yargısız infaz yapıldığını belirterek tahliye kararıyla açık bir haksızlığın sona erdiğini söyledi.
Yılmaz S.'nin avukatlarından Levent Kanat da Alman haber ajansı dpa'ya verdiği demeçte, müvekkilinin akşam saatlerinde Sincan Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan tahliyesini beklediklerini söyledi.
Yılmaz S. Ankara’da 17 Eylül 2019 tarihinde gözaltına alınmış ve hemen ardından 23 Eylül’de tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Aralarında Almanya'nın da bulunduğu yabancı büyükelçilikler için çalışan avukat Yılmaz S., bu ülkelere iltica talebinde bulunan T.C. vatandaşlarının bu ülke makamlarına verdiği bilgilerin doğruluğunu araştırmakla görevliydi. İfadesinde evrakın büyükelçiliklere ait olduğunu ve kendisinin Büyükelçiliklerle ilişkisinin vekillikle sınırlı olduğunu belirten Yılmaz S., Viyana Sözleşmesi ve mutlak dokunulmazlık nedeniyle Büyükelçilik evrakına el konamayacağını vurguladı.
Alman güvenlik birimleri, Yılmaz S.'nin tutuklanmasıyla iltica başvurusunda bulunan T.C. vatandaşlarına ait hassas bilgilerin Türk makamlarının eline geçtiği endişesiyle söz konusu kişileri uyarmıştı.
Almanya'da iltica başvuruları hakkında karar verme yetkisine sahip Federal Göç ve Mülteciler Dairesi, avukat Yılmaz S.'nin tutuklandığı sırada 113 kişiyi ilgilendiren toplam 59 başvuru üzerinde çalıştığını bildirmişti. Türk savcılığın iddianamesinde ise 2 bin 329 kişiye ait dijital materyalin ele geçirildiği belirtiliyor.
Deutsche Welle Türkçe