YILMAZ BİLGEN / HAKSÖZ-HABER
Karıştığı futbol dışı eylemlerle gündemden düşmeyen ÇARŞI Grubu, dün gece Olimpiyat Stadı’nda yeni bir skandala daha imza attı.
Karşılaşma boyunca Gezi günlerini hatırlatan sloganlar atan Çarşı Grubu, 90. dakikada Galatasaray 2-1 galipken sahaya inerek, Gezi Parkı sürecinde dahil olduğu provokasyonlara bir yenisini daha ekledi.
Kimdir Bu Çarşı?
1980’lerin başında Beşiktaş kulübü taraftarları tarafından kurulan Çarşı, son yıllarda Türkiye'de birçok sosyal olayın merkezinde konumlanarak bir futbol takımı taraftarı olmanın çok daha ötesinde misyon üstlenmekte…
Kendi halinde bir futbol organizasyonu iken 2008 Mayısında kendisini fesheden Çarşı, çok değil 3 ay sonra Ağustos 2008’de yeniden faaliyete geçtiğini duyurdu.
İkinci kuruluş dönemini müteakip Çarşı'nın da yeni bir boyut kazanma süreci başladı. Popülizmin zirvesinde bir sosyal organizasyon rolüne soyunan Çarşı, çevre olaylarından nükleer santral protestolarına, homoseksüellerden hayvan haklarını savunmaya kadar her olaya müdahil bir grup hüviyeti kazandı.
Bu arada gerek ezeli rakipler Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe, Trabzonspor gerekse Bursaspor, Eskişehirspor, Ankaragücü gibi futbol kulüplerinin taraftarlarıyla son günlerde şahit olduğumuz sokak savaşlarına benzer olayların başrolünde yine ÇARŞI Grubu rol aldı. Bu olaylarda ölümler ve ağır yaralanmaların olduğunu da belirtmek gerekiyor…
Tam da Gezi sürecinde Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, İnönü Stadyumu’nun yenilenmesi için start verdi. Aynı günlerde İnönü Stadı çevresinde polisle kavgaya tutuşan ve Başbakanlık çalışma ofisini işgal etmeye kalkışan bir Çarşı gerçeğini hatırlamakta yarar var. Olayların merkezinde bir Beşiktaş taraftar derneği olmasına rağmen devletin yetkili isimleri Stadın yenilenmesi projesine desteklerini esirgemeyeceklerini beyan ettiler ve proje için çalışmalar başladı. Bu açıdan bakıldığında, Beşiktaş Çarşı Grubunun yaptıkları kulübe ve Beşiktaş'ın menfaatlerine karşı da dolaylı bir provokasyon görüntüsü vermekteydi.
Yine aynı günlerde sanal âlemde Çarşı Grubu imzası taşıyan bir videoda grup lideri bir şahısla çevik kuvvet polisi arasında yaşanan tuzak sohbetin de kayıtları bu grubun amacını ortaya koyan içerikteydi. Bu videoda kendilerine yalvaran bir polisin maaşından şikâyet ederek yaptığı işten duyduğu memnuniyetsizliği kullanmaları dikkat çekmekteydi. Bu tarz bir yöntem ancak etkin organize bir örgütün faaliyeti olabilirdi, bir spor kuruluşunun değil.
Derbi provokasyonu, ulusalcı odakların yaşanan her gelişmeyi sabote ederek vandalizme başvurduğunu ve başvurmaya devam edeceğini gösteren yeni bir gelişme oldu.