Canım abim benim

Abdurrahman Dilipak

“Bizi dün kahkahalara boğuyordun, bugün acı acı güldürüyorsun abi. Hayırdır ne oldu böyle yav!..” Zeki Alasya, Metin Akpınar’la ilgili haberleri okuyan bir vatandaş arkadaşına bu mealde bir şeyler söylüyor. Herkesin kafası karışmış durumda..

Uzandığınız dal elinizde kalıyor..

Vay anasını sayın seyirciler.. Meğerse bizim kahkaha makineleri neymiş be abi.. Sağol, varol harbiye! Kadroda olmayan kimse yok.. Manken kızlar, cici beyler, şeyh, mürit, artist, aydın, gazeteci, yazar ne ararsan var..

“Yenisini 3 milyon dolara alabildiğin tankın, yaklaşık elli yaşında olanını 4 milyon dolara tamir ettiriyoruz İsrail’e…” diyordu Serdar Arseven geçen günki yazısında.. Sonra yeni bir haber geldi.. Helikopterler de gitmiş gelmemiş.. “Yolgeçen hanı” mı burası? “Giden gelmiyor, acep nedendir?” Nasıl bir ülkede yaşıyoruz? İrticai faaliyet diye kokoreççileri bile fişleyenler, bu olaylar olurken nerede ne yapıyorlardı acaba?. Bunlar olurken birileri, “yan gelip yatmıyorsa, ne yapıyorlar orada” anlamış değilim.. Keşke TSK, İmam Hatipler, katsayı işlerine kafa yorup, andıçlar hazırlayacaklarına bu işlerle ilgilenseler biraz..

M60 tanklarının modernizasyonu projesiyle ilgili Savunma Sanayi Müsteşarlığı kaynaklarından alınan bilgilere göre, projeye karşı çıkan bürokratlar MOSSAD tarafından tehdit ve baskıya maruz bırakılmış.. MOSSAD ajanları tarafından aranan bürokratlar, "Sen tankların modernizasyonunun İsrail firmasına verilmesine karşı çıkıyormuşsun" denilerek üstü kapalı tehdit edilmiş.. Dahası MOSSAD ajanlarının ihale görüşmelerine de katıldığı iddia ediliyor.. Bu işte İsrail derin devleti, “bizim Sovyet”le kanka olmuş sanki!

Bakalım bu konular Askeri Şûrada gündeme gelecek mi? Meclis bütçe görüşmelerinde birileri çıkıp hükümete bu işlerin nasıl olduğunu soracak mı?

Genelkurmay’da birtakım personelin oturup resmi belgeleri imha ederek, yargıyı aldatma kumpasına mı yanarsın, Genelkurmay’da yapılan illegal bir faaliyetin böyle dışarı sızdırılmasına mı ya da askeri istihbaratın hem bu illegal faaliyetlerden haberi olmaması, hem de bu sızmalara karşı eli kolu bağlı kalmasına mı?

İsrail’in tank yenileme haberine ya da gidip gelmeyen helikopterlere ne dersiniz?

Bakalım basın bilgilendirmesinde bu iddialara karşı ne açıklama gelecek? Başbuğ çıkıp, “Bunlar TSK’yı yıpratmak için yapılan yayınlar” diye başlayıp, “boru”, “kağıt parçası” filan diye geçiştirmeye mi çalışacak..

Yargıtay, Danıştay, Barolar Birliğinin filan bu hukuksuzluklar konusunda söyleyecek hiçbir şeyleri yok mu? Encümen-i Daniş de mi yeni duyuyor bunları yoksa!

N’olacak bu memleketin hali bilmiyorum.. Her gün derin devleti, darbeyi konuşmaktan, yazmaktan bıktık usandık..

“Hükümetin İsrail'in saldırgan tutumuna ve Ergenekon Terör Örgütü'ne karşı verdiği mücadele, ‘Kemalistleri’ ve İsrail'i bir araya getirdi. Daha önce bazı gazeteler aracılığıyla Türkiye'deki Kemalist unsurların AK Parti'yi iktidardan indirmesi için dolaylı olarak çağrıda bulunan İsrail, şimdi Avrupa'daki Kemalist unsurlarla ittifak yürütüyor” diyor idi geçen gün bir haberde.. Türk Kemalistleri, iktidarı boğmak için, ABD, Rusya, Almanya, İsviçre, İtalya, İngiltere, İsrail, kim olursa olsun, onlarla ittifak kurmaya hazır gözüküyor..

Birileri hâlâ Ergenekonun avukatlığını yapmaya devam ediyor.. Birileri hâlâ vatan-millet nutukları sıkıyor gırtlağını patlatırcasına.. Ama kimse cevabını arayan bu sorulara kulak vermiyor.. Durmak yok, yola devam.. Gideceği yere kadar gitsin, sonuçta gerçekler ortaya çıkacak.. Herkes eteğindeki taşı döksün bakalım..

Görünen o ki, kimsenin geri adım atmaya niyeti yok.. Sonuçta inceldiği yerden kopacak..

Aslında hükümet işi hep alttan aldı.. Bu işi daha sessiz bir şekilde halletmeye çalıştı.. Kimsenin ruhu bile duymayacaktı, ama iş ortaya çıktı. Birileri direnmeye devam ettiği sürece daha birçok bilgi, belge, tanık, ses ve görüntü kaydı ortaya çıkacak. Yeni tanıklar ortaya çıkacak.

Zor oyunu bozar.. Bu işin geri dönüşü yok.. Sonuçta su testisi su yolunda kırılır.. Sel gider, kum kalır..

Bu iş bu noktaya kadar geldiğine göre kritik eşik aşıldı demektir.. Hemen öyle bugünden yarına bu iş bitmeyecek.. Ergenekoncular kazanacak gibi olsa bile, kendi içlerinde ciddi bir hesaplaşmaya girecekler.. Kaybeden taraf elindeki tüm bilgi, belgeleri basına sızdıracak. Ergenekoncular kaybedecek olursa, bu defa da bunlar aynı şeyi yapacak. “Benden sonrası tufan” anlayışı ile ellerinden geleni arkalarına koymayacaklar..

Bu tartışma siyaset dünyası ile sınırlı kalmayacak, media ve sermayeye de genişleyecek.. Önümüzdeki günler birçok bakımdan önemli..

Hükümet de, muhalefet de, Ergenekoncular ve derin devletin adamları da ne yapacaklarsa yapacaklar.. Parlamentoda, yargıda, sokakta, media ve iş dünyasında neler oluyor hep birlikte göreceğiz.. Dikkat, birileri savaş baltalarını topraktan çıkarıyor..

Görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler..

Selâm ve dua ile..

VAKİT