Kendisi kentten ayrılmayıp ailelerini gönderenler büyük merak içinde. Bazıları eşini ve çocuğunu hiç tanımadığı insanlara emanet etmek zorunda kalmış. Diş teknisyeni Faik Görücü, depremin hem kendi ailesini hem de Vanlıları bütün Türkiye'ye dağıttığını dile getiriyor. Van esnafından Fatih Turan da ilk depremden sonra eşini İstanbul'a, anne-babasını Antalya'ya gönderdiğini anlatıyor. Bir abisinin ise Mersin'e taşınmak zorunda kaldığını hatırlatırken, "Bizden daha zor durumda olanlar var." diyor.
Show TV'nin Van muhabirliğini yapan Hikmet Bakan'ın ailesi de Türkiye'nin dört bir tarafına dağılmış halde. Depremden sonra eşini İstanbul'a gönderen Bakan'ın, depremde yaralanan kızı İstanbul'da Gayrettepe'de özel bir hastanede tedavi görmüş. Daha sonra da İzmir'de hayırsever bir ailenin yanına yerleşmiş. Büyük kızı da üniversite yıllarında Erzurum'da birlikte kaldığı kız arkadaşlarına misafir olmuş.
Baba Bakan ise görevi icabı Van'dan ayrılamıyor. Evinin depremde ağır hasar gördüğünü söyleyen Bakan, gözyaşlarını tutamıyor. Kurmuş olduğu çadırda tek başına kalan Hikmet Bakan, "Evim hakkında yıkım kararı çıktı. Şu an kurduğum çadırda tek başıma kalıyorum. Çadırım geçen gün soyuldu. Buna rağmen kalacak bir konteyner bulamadım." diyor. Diş teknisyeni Faik Görücü'nün ailesi de depremden sonra üçe bölünmüş. Eşi Emine Görücü ile küçük çocuğunu akrabalarının yanına Trabzon'a gönderdiğini dile getiren baba Görücü, "Sağlık meslek lisesinde okuyan oğlum Yavuz, Ordu'da okula başladı. Büyük oğlan da zaten İzmir'de tıp fakültesinde okuyordu. Yani anlayacağınız 26 saniyelik deprem bizi paramparça etti." diyor.
Van'da esnaf olan Fatih Turan da birinci depremden sonra 8 aylık hamile olan eşini İstanbul'a gönderdiğini söylüyor. Anne-babasının Antalya'ya gittiğini aktaran Turan, bir abisinin ise Mersin'e taşınmak zorunda kaldığını belirtiyor. Turan bu hallerine de şükretmeleri gerektiğini aktararak, "Bizden çok daha zor durumda olanlar var. Allah hepimizin yardımcısı olsun." temennisinde bulunuyor. ZAMAN