HAKSÖZ HABER
31 Mart’ta Afyon’da belediye başkanlığını kazanan CHP’li Burcu Köksal seçim kampanyasıyla birlikte ırkçı ve faşizan söylemleriyle kamuoyun gündeminde yer almaya başlamıştı. Afyon’da büyük bir sürpriz yaparak belediye başkanlığını kazanan Burcu Köksal seçimlerden hemen sonra ırkçı söylemlerini pratiğe taşımış ve hiçbir yabancı kökenliye işyeri açma ruhsatı vermeyeceğini ilan etmişti. Köksal’ın emriyle Belediye yabancı uyrukluların işyeri açma taleplerini geri çevirmeye başlamıştı.
Yerel gazetelerde yer alan bilgiye Irak uyruklu Musa G. de spor salonu açma talebiyle başvurduğu belediyeden ret cevabı almıştı. Gerekli tüm evrakları teslim ettiği halde Musa G’ye belediyeden evrak teslimine ilişkin bir 'alındı belgesi' verilmediği öğrenildi.
Durumu Afyon Valiliğine bildiren başvuru sahibi Musa G. kendisine "İstersen ağzınla kuş tut yine de bu dükkan açılmayacak. Burcu hanım söz verdi, sözünü tutacak" denildiğini ifade etti. Şikayeti değerlendiren Valilik, söz konusu iddia nedeniyle Köksal'ın yazılı ifadesini istedi.
Yerel basına açıklama yapan Köksal ise gayet pişkin bir şekilde kendilerine herhangi bir müracaat olmadığını söylüyor. Gerçekten çok büyük bir pişkinlik! Ne güzel değil mi, müracaatı kabul etmeyin, evrakları alıp bir alındı belgesi vermeyin sonra da “zaten bir müracaat gözükmüyor” diye işin içinden çıkın! Terbiyesizliğin dik alası!
Ama Burcu Hanım’ın pişkinliği bununla kalmamış. Bir de savunma yapmış ve şunu söylemiş: “Benden önceki AK Partili Belediye Başkanı ruhsat yönetmeliğine uygun olduğu halde tekel bayilere ruhsat vermedi. Onunla ilgili hiçbir soruşturma açılmadı, benim burada kanunu uyguladığım halde ifadem alınıyor.”
Burcu Köksal’ın Tekel bayileri üzerinden savunma yapması ilginç değil mi? Ne de olsa CHP’li! İçkiciyi, sarhoşu savunmayıp da neyi savunacak?
Umarız valilik soruşturması konunun gitmesi gereken yere taşınmasının yolunu açar ve bir insanlık suçu olan yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve ayrımcılık suçu ceza yargılamasına dönüşerek Burcu Köksal’ın hak ettiği cezaya çarptırılmasını getirir. Gerçekten bu ülkenin ırkçılık cinnetinde debelenmesinin önüne geçmek için atılması gereken adımlara şu aşamada çok ihtiyaç var.