Bu Ne Gayretkeşlik Böyle, Kimin Ateşine Odun Taşıyorsunuz?

IŞİD’in Türkiye için de tehdit olduğuna dair Hükümet cenahından gelen açıklamaların ardından bazı medya organlarıyla birlikte Anadolu Ajansı’nın gayretkeşliği dikkat çekici boyutlara ulaştı!

HAKSÖZ HABER

Önceki gün Anadolu Ajansı İslami Cephe’nin Kuzey Halep sorumlusu olduğu iddia edilen bir kişiyi kaynak göstererek İslami Cephe ile IŞİD arasında çatışma olduğu haberini geçti. İslami Cephe yetkililerine ulaşılarak durumun aydınlatılması talep edildiğinde haberde ismi geçen kişinin tanınmadığı ve fiilen bir çatışma olmadığı öğrenildi. Bu durum İslami Cephe’den yalanlama başlığıyla haberleştirildi.

Ne ilginçtir ki, Anadolu Ajansı illa da İslami Cephe’yi IŞİD ile çatıştırmayı kafasına koymuş olmalı ki, bugün geçilen bir haberde ‘savaşın pek çok cephede kıran kırana bir biçimde sürdüğü’ne dair yeni iddialar ileri sürüldü. “İslami Cephe IŞİD’le Halep’in kuzeyinde çatışıyor” başlığıyla geçilen (http://www.aa.com.tr/tr/dunya/398619--islami-cephe-isidle-halepin-kuzeyinde-catisiyor) ve Kaan Bozdoğan ve Halit Süleyman isimli muhabirlerin imzasını taşıyan yeni bir haberle Anadolu Ajansı bir anlamda haberinin arkasında olduğunu ifade etti.  

Öncelikle bu haberin doğru olmadığının bir kere daha altını çiziyoruz. Günlerdir Amerikan saldırılarına da sahne olan bölgede bulunan gazeteci Yılmaz Bilgen ile irtibata geçerek konuya dair bilgilendirmesini talep ettiğimizde ilginç bir gelişmeyle karşılaştık. AA’nın ilk haberini doğrulatmak için kaynak gösterdiği İslami Cephe Basın sözcüsü Ebu Firas el-Halebi özetle kendisine gelen muhabirlerle görüşmesine ilişkin olarak kendisinin “IŞİD ile harp halimiz devam etmekle beraber şu anda bir çatışma durumu içinde değiliz” dediğini ve Amerikan saldırılarının başlamasından bu yana hiç karşı karşıya gelmediklerini bildirdiğini aktardı.

Şimdi üzerinde durulması gereken şey şu: Tüm bu gerçeğe rağmen AA muhabirlerinin zaman belirtmeden İslami Cephe ile IŞİD arasında kıyasıya bir çatışma sürüyormuş türünden bir haber yapmasının mantığı ne olabilir?

Bütün Suriyeli direnişçiler ve halk Amerikan saldırılarını lanetlerken, hatta Batı yanlısı, işbirlikçi diye bilinen bazı unsurlar dahi açıktan ABD’yi protesto ederken, en büyük direniş grubu olan İslami Cephe’yi koalisyonun öncelikli hedefi olan IŞİD’le çatışma içinde göstermek neye hizmettir?

Acaba bu haberle tezkere dolayısıyla kamuoyunda sıkıntı yaşayan Hükümete destek verilmeye mi çalışılmaktadır? Son dönemlerde İslami kesime hitap eden medya organlarında da rastlanıldığı üzere, bu tür haberler, yorumlar Cumhurbaşkanının ve Hükümetin “IŞİD’e karşı koalisyona destek verebiliriz” söylemlerinden ötürü İslami camiada yaşanan burukluğu gidermeye yönelik bir gayretkeşliğin ürünü değil midir? Bu tür çabalarla bir anlamda “işte bakın IŞİD sadece bizim sorunumuz değil, başka Müslümanlar da IŞİD ile savaşıyor” mesajı mı verilmeye çalışılmaktadır?

Oysa görülmesi gereken gerçek şu, bugün gündem IŞİD ile direniş grupları arasında geçmişte yaşananlar ya da yarınlarda yaşanabilecek olanlar olmamalı. Bu tür yaklaşımlar emperyalistlerin saldırılarını dolaylı biçimde de olsa haklılaştırabileceği gibi, onlara meyletmeye yönelik tutumları da meşrulaştırma tehlikesi demektir. AA Suriye’de Esed zulmünü dünyaya duyurma, direnişe sahip çıkma bağlamında bugüne kadar çok değerli hizmetlere imza attı. Bu çizgisini korumalı ve konjonktürel kaygılarla zihinlerde ve yüreklerde İslami direnişi zayıflatma sonucu doğuracak tavırlardan kaçınmalıdır. 

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası