Bu da “helalleşmeye” dâhil mi?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i ziyaret etti. 

HAKSÖZ HABER

Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Kemalist oligarşinin “kadim isimlerini” ziyaret etmeye devam ediyor. Hüsamettin Cindoruk’un ardından bu sefer ki adres 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’di.

2007'ye kadar Çankaya'da siyaseti bloke eden, militan laiklik felsefesiyle TSK ve Kemalist oligarşinin giriştiği bütün saldırıları meşrulaştıran, görev süresi dolduğu halde Cumhurbaşkanlığı makamını terk etmeyen, İslam'ı hayattan silip atmak üzere siyaset ve topluma despotik bir laiklik dayatan Sezer'i ziyaretinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun muradı vefadan öteye anlamlar taşıyor olabilir mi?

Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi Sezer'i ve Cindoruk'u ziyaret ederek esasen halkın İslami sembol ve değerlerine tahakküm eden Kemalist teamüllere sahip çıkmaktadır. Kılıçdaroğlu’nun devletin mutemet adamlarına selam vermesi sembolik ziyaretlerden öteye ufkunu, niyetini, geçmiş ve gelecek tasavvurunu dışa vurmaktadır!

Cindoruk ve Sezer içinde bulundukları hiçbir kirli iş ve ilişkiden pişman olmamışlar, bilakis inatla aynı pozisyonlarını korumuşlardır. Ne Sezer, Refah Partisi'nin kapatılmasından 27 Nisan sürecine uzanan gayrımeşru rolünden teberri etmekte ne de Cindoruk 28 Şubat Darbe sürecine omuz vermek üzere İsmet Sezgin ve diğer arkadaşlarıyla birlikte askeri cuntaya hizmet eden apoletli-postallı siyasi misyonundan pişmanlık duymaktadır.

Belki de Kılıçdaroğlu tam da bu pozisyonları dolayısıyla Cindoruk ve Sezer gibi bürokratik oligarşinin kurt figürleri arasında salınıp durmaktadır. Adalet derken, demokrasi türküleri okurken, muhafazakar-dindar kitlelere teminat verirken hiç olmaması gereken kişilerin arasında durmak, basit bir jest olmanın, sıradan bir nezaket ziyareti yapmanın epeyce ötesine geçmektedir herhalde.

Vaziyet buyken sormak istiyoruz: Muhafazakarlara yönelik açılım çağrılarının yanına eklenen bürokratik vesayet ziyaretleri de “helalleşmeye” dahil mi?

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!