Bozacının dostu şıracı!

Hikmet Çetinkaya, "köy ekmeği köy peyniri" diye vekalet topladığı köylüden 500 bin Türk Lirası para kapmış, vermeyenlere icra göndermiş, sözde çevreci avukatı Senih Özay'a sahip çıkmış, "40 yıllık dostum" diye.

"Dostum" dediği diğer kişi Alman FİAN Vakfı'nın Türkiye temsilcisi sözde çevreci Birsel Lemke.

Yanında çalıştırdığı özürlü adamın "İmzamı taklit etti, hakkımı yedi" dediği, fedaisinin "Bana vur, kır, ateş et" diye emirler verdi, "Almanya'dan gelen deprem paralarını çarptı" dediği hanım.

Üç kişiye sahip çıkmış, Çetinkaya.

Davacı Birsel Lemke...

Davanın avukatı Senih Özay, davanın bilirkişisi Sezai Göksu.

Sormazlar mı adama "Senin dostların hep böyle mi?" diye.

Çetinkaya, yazısında gazete olarak CHP Başkan Vekili Kemal Anadol'a karşı kampanya yürüttüğümüzü iddia etmiş.

Yüz binlerce doları ceplerine indiren sözde çevrecilerle, bir milletvekilini aynı kefeye koyması büyük hata. Gazete olarak böyle bir yaklaşımımız, olmadı, olamaz da.

Ancak Kemal Anadol'un neden, "Üç yılda 60 trilyon vergi vermiş, 2 bin kişinin ekmek yediği dünyadaki tek Türk altın şirketinin" kapatılmasını istediğini doğrusu anlamak istiyorum...

Bir sosyal demokrat olarak Kemal Anadol, "İşini kaybettiğini ailesine söyleyemediği için her sabah işe gider gibi giyinip evden çıkan babalara... İşini kaybettiği için çocuklarının küçük harçlıklarını biriktirip, babasının cebine koyduğu ailelere..." ne cevap veriyor acaba?

 Sayın Anadol, "Türkiye için bu önemli bir konu. 1 trilyon dolar katma değerden bahsediliyor. İşin doğrusunu bilelim..." deyip yetkililerden bilgi isteseydiniz gerçekleri öğrenebilirdiniz.

Gidip ziyaret de edebilirdiniz.

Şeffaf halka açık bir şirket.

Sermayesi de öyle.


Bu güne kadar binlerce kez denetlenmiş, bütün çevresel denetleme sonuçları kayıtlı...

10 yılda en küçük bir çevre sorunu yaşamamış...

Çevre teknolojisi AB tarafından dünyaya örnek gösterilen tek Türk Altın işletmesi.


Eğer siyanürün kötü şöhreti sizi tedirgin etti ise rahatlayın!

Dünya madencilik sektöründe 100 yıldan beri kullanılıyor ve tek insan hayatı zarar görmemiş.

Sayın Anadol,
eğer yabancı kaynaklı bir lobi, Türkiye'de yıllık kullanılan ve sonradan ne olduğu belli olmayan 400 bin ton siyanürü görmemezlikten gelip, yılda sadece 100 ton kullanıp bunu da kullandıktan sonra içme suyu haline getiren ve düzenli denetlenen bir şirketle gece gündüz uğraşıyorsa bunun altında başka şeyler vardır.

Bahsettiğiniz gibi aynı lobi 10 yıldan beri her idari işleme 30 dava, yani yüzlerce dava açmış Her mahkeme kararının gereği de gecikmesiz yerine getirilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti'nde mahkeme kararlarını uygulamayacak bir kamu görevlisi ya da kurum yoktur.

Bu yalanlara inanmayın.


Siz milletvekilisiniz...

SON SÖZ...

Keşke Kemal Anadol bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasına önayak olsa... Böylece Türk Altın Madenciliği'nin neden engellenmek istendiğini, madenlerin çevreye etkilerini ortaya çıkarsa... Sözde çevrecilerin maskesi de böylece düşürülmüş olur!

BUGÜN