Böyle Manşet Atılır mı? Bu Yapılan Gazetecilik Olabilir mi?

Yeni Şafak güya Hüseyin Avni Mutlu’nun ifadesini manşete çekmiş ama söylediğini tam tersine çevirerek!

15 Temmuz darbe girişimin ardından tutuklanan eski İstanbul valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun da aralarında bulunduğu FETÖ’nün mülkiye yapılanması davası İstanbul’da başladı. Davada savunma yapan Mutlu’nun ifadeleri dün ve bugün medyada çokça yer aldı.

Mutlu, Fethullah Gülen ile temas içinde olduğuna dair suçlamaya ilişkin savunma yapmış. Sözleri Yeni Şafak gazetesinin haberinde şu şekilde yer alıyor:

“…Mutlu, valilik görevi süresinde kendisini ziyaret eden bir sivil toplum kuruluşunun üyelerinin, ABD’ye giderek Gülen’i ziyaret edeceğini söylediğini aktararak, şöyle konuştu: “O günlerde Gülen’le ilgili olumsuz bir kanaat yok, ‘Hastayı ziyaret edeceğiz’ dediler, bizim geleneksel terbiyemiz itibarıyla ben de ‘geçmiş olsun dileklerimizi iletiniz’ dedim.”

TELEFONDA KONUŞMUŞLAR

“Daha sonra Ekrem Dumanlı tarafından arandım. Gülen’in benimle görüşme arzusunu, geçmiş olsun konusuyla ilgili teşekkür mahiyetinde konuşmak istediğini söyledi. Hiç beklemiyordum, yarım dakikayı bulmadı. Geçmiş olsun dedim, teşekkür etti. Sonra gazete ilanı haline getirerek benim de adımı bu ilan kumpasında kullandı. Buna üzüldüm çünkü arayan ben değilim arayan kendisi, ilan kumpası olarak ismimizin de dahil edilmesi ve bu kumpasla bir oldu bittiyle yapılan bir görüşmeyle elebaşı ile irtibatlı olduğum iddiasını kabul etmiyorum…”

Şimdi bu ifadeleri okuduktan sonra gazetenin bu habere attığı manşete bakalım:

"Gülen’le birebir temastayım”

Fazla söze gerek görmeden şunu soralım: Bu ifadelerin yayınlandığı bir habere bu başlığı atmak adalete, vicdana sığar mı? Bu açık bir çarpıtma değil midir?

Ve son soru: Bu yapılan Yeni Şafak’a yakışıyor mu?

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası