Biltecinin Son Yazısı: Özgürlük ve Onur Ateşi Sönmeyecek

Muhammed Bilteci'nin tutuklanmadan önceki son yazısı...

İhvan-ı Müslimin Sözcüsü Muhammed el Bilteci’nin, tutuklanmadan hemen önce kaleme aldığı ve El-Cezire’de yayınlanan yazısını sitemiz okuyucuları için çevirdik.

Çeviri: İsmail Çoktan / Haksöz-Haber

***

Özgürlük ve Onur Ateşi Sönmeyecek

Mısır’ın devrik diktatörü Hüsnü Mübarek’in yakında serbest kalacağına dair haberler geliyor ve bu durum askeri darbenin gerçek yüzünü açığa çıkarıyor. (Bu yazı, Mübarek’in tahliyesi öncesinde kaleme alınmıştır. HH) Mısır halkı, Ocak 2011 devriminin kazanımlarını çalan Temmuz 2013’teki karşı devrimden beri vahşi, aşağılık ve benzeri görülmemiş bir zulümle karşı karşıya.

Darbeciler, Rabia ve Nahda meydanlarının dağıtıldığı “Kara Çarşamba” günü Suriye ve Libya devrimi esnasında Beşşar Esed ve Muammer Kaddafi rejimlerinin dahi bir gün içinde bu kadar insan öldürdüğü görülmemişti.  Üstelik barışçıl gösteriler esnasında öldürülen Mısırlı sayısı, Siyonist rejimin 2008’de günlerce süren Gazze saldırısında toplamda katlettiği Müslümanlardan da daha fazla.

Bütün Dünya,  Asker ve Polislerin iki meydanı nasıl yıktığını, çadırları içinde uyuyan insanlarla birlikte nasıl ateşe verdiğini ve insanlara nasıl kurşun yağdırdığını dehşetle izledi. Darbeci güçler ülkenin diğer yerlerinde de katliamlar yapmaktan tereddüt etmediler.  İçinde barışçıl göstericilerin bulunduğu camilere ve mescitlere baskınlar düzenleyerek katliamlar gerçekleştiren darbeciler, İhvan-ı Müslimin’e iftira atmak için kiliseleri ateşe verdi.

Mısır’da halkı terörize etmek ve onlara darbeyi kabullendirmek için ülke tarihinde daha önce görülmemiş insanlık suçları işleniyor. Bununla birlikte bütün medya kanalları Askeri darbeyi meşrulaştırmaya ve aklamaya çalışıyor. Bütün bunlara rağmen, Mısırlılar darbecilere karşı direndi. Özellikle son günlerde gerçekleşen direniş, darbe hükümetinin, halkın özgürlük ve onur yolunda yaktığı ateşi söndürmekte başarısız olduğunu ispatladı. Ülkenin Meşruiyet ve Demokrasiye geçişini destekleyen protesto ve yürüyüşler düzenlenmeye devam etti. Düşen her şehit insanları daha büyük kalabalıklarla m,eydanlara çıkardı.

Darbeciler ve ellerinin altındaki enformasyon kanalları kamuoyunu kendilerinin terörle mücadele ettiğine ve yaptıklarının masumiyetine inandırmak için uğraştı. Savaştıkları teröristlerin (!) liderliğini ve kışkırtıcılığını ise İhvan-ı Müslimin cemaatinin yaptığını iddia ettiler.

Müslüman Kardeşler darbe yönetiminin bütün yaftalamalarına rağmen şiddete başvurmaktan kaçınmak ve barışçıl yolda devam etme sorumluluğunu taşımakla beraber, barışçıllığının en büyük silahı olduğunu ve bu silahın darbecilerin ellerindeki ölümcül silahlardan çok daha güçlü olduğunu vurgulamaktadırlar.

Bugün Mısır’ın muzdarip olduğu en kötü terör, darbe koalisyonunun Mısır halkına karşı Suudi, BAE ve Ürdün gibi Arap dünyasındaki iktidar mercii krallıklarla gizli planlar aracılığıyla icra ettiği terördür! Bu teröre; İsrail, Amerika ve onun batılı müttefikleri de Mısır halkının özgürlük hayallerini bitirmek ve Arap baharını geriye çevirmek için tam destek vermektedirler.

Mısır’ın bütün devlet müesseseleri başta Ordu, Emniyet ve Yargı olmak üzere gasp edilmiş ve birer şiddet mekanizmalarına dönüştürülmüştür. Bizler bu plana herhangi bir şekilde katkıda bulunan herkesi bugün olmazsa yarın kesinlikle yargı önüne çıkarılacaklarına dair uyarıyoruz! Bunun için gerek ordu ve gerekse emniyet birimlerinde bulunan bütün subay ve askerlere görevlerini bırakarak evlerine dönmeleri çağrısında bulunuyoruz.

Mısır halkı, insanlık ve vicdanına sadık kalma ve çocuklarının geleceği için diktatörler ve tağutlara karşı vatanını korumaya kararlıdır.

Mısır için, bütün ülkede sokaklarda barışçıl gösterilerle, başta Abdulfettah El Sisi olmak üzere liderlerinin ülkeyi benzeri görülmemiş bir kaos ve devlet şiddeti ortamına götürdüğü bu darbeyi çökertinceye kadar direnişe devam edeceğiz! Onların işledikleri insanlık suçlarıyla sevgili Mısır’ımızı ikinci bir Suriye’ye dönüştürmelerine izin vermeyeceğiz.

Meşruiyet savunucuları 60 gündür Mısırlıları aşağılayan bu askeri darbeyi bitirmek için birçok kurban verdiler.

Bu kurbanlar Mısır’ın sivil, çağdaş,  insanlığa ve insanlık onuruna değer veren bir devlet olması için verildi! Mısırlıların rüyası gerçekleşene kadar kurbanlar verilmeye devam edilecektir. Bu karşı devrimin başarısız olacağına ve Mısır halkının zafere ulaşacağına dair en ufak bir şüphemiz yoktur.

Muhammed El Bilteci, İhvan-ı Müslimin Sözcüsü, 21.08.2013 Kaynak El Cezire,

http://www.aljazeera.net/opinions/pages/e862fc87-a357-4db3-a385-84d506814951

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!