9 yıldır savaşın hakim olduğu ve ekonomik krizin her geçen gün derinleştiği Suriye'de, para birimi SL'de son aylarda büyük ölçekli değer kayıpları yaşanıyor.
1 Ocak'ta 1 dolar, yaklaşık 900 SL'ye denk gelirken, 18 Mayıs'ta 2 bin SL, bugün de 3 bin SL'yi aştı. SL, son 3 haftada dolar karşısında yüzde 50 değer kaybetti.
SL'nin, savaşın başladığı 2011'den bu yana dolar karşısındaki değer kaybı ise yüzde 5 bin 900'u buldu.
Kötüye giden ekonomik koşulların getirdiği hayat pahalılığı ise ülkenin güneyindeki Esed rejiminin kontrolündeki Suveyda ili ve başkent Şam'ın Zakiye bölgesinde rejiminin protesto edilmesine neden oldu. Çok sayıda protestocu, Esed rejimi karşıtı sloganlar atarak Rusya ve İran'ın ülkeyi terk etmesini istedi.
"Suriye Merkez Bankası'nın dolar rezervleri tükendi"
Suriyeli ekonomist Yunus Kerim, AA muhabirine yaptığı açıklamada, SL'nin dolar karşısındaki büyük değer kayıplarının devam ettiğini söyledi.
Kerim, "Suriye'de Esed rejimi ve destekçisi Rusya ile İran'ın faaliyetlerine yardım sağlayan kişi ve kuruluşlara ilave yaptırımlar uygulanmasını öngören, ABD'deki Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası'nın önümüzdeki günlerde yürürlüğe girecek olması SL'nin değer kaybetmesini hızlandırdı." dedi.
Lübnan'daki istikrarsızlık ve yurt dışından dolar transferlerinin durmasının da Suriye lirasının değer kaybına neden olduğunu belirten Kerim, Suriye Merkez Bankası'nın dolar rezervlerinin tükendiğini vurguladı.
Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası, Beşşar Esed rejimini siyasi sürecin içine çekmeyi ve uluslararası kararlara boyun eğmeye mecbur bırakmayı hedefliyor.
Rami Mahluf ile yaşanan sorunlar etkili oldu
Esed rejiminin, ülkenin ekonomik gücünü büyük ölçüde elinde tutan oligark kuzen Rami Mahluf'u tasfiye etmesinin ekonomiye olumsuz yansıdığı yorumları yapılıyor.
Rami Mahluf kimdir?
Rami Mahluf, 1990'lardan itibaren Hafız Esad rejiminin sağladığı imtiyazlarla güçlenmeye başlayıp 2000'li yıllarda ülke ekonomisinin yarıdan fazlasını kontrol eden "en zengin iş adamı" haline geldi.
Yasa dışı yollarla zenginleşme, yolsuzluk ve ekonomik adaletsizliğin sembolü olarak görülen Mahluf, ülkede 2011'de yönetimin reformu talebiyle başlayan halk hareketlerinde protestocuların hedefindeydi.
Savaşta ekonominin kötüleşmesi ve devlet gelirlerinin azalması üzerine rejimin, Mahluf başta olmak üzere iş adamlarından vergi ve haraç benzeri talepleri arttı.
Rejim, iş adamlarından beklentilerini karşılayamayınca Ağustos 2019'da ülkenin en zengin 29 iş adamına karşı kara para aklama ve terörü finanse etme suçlarından soruşturma başlattı.
Bu süreçte Mahluf ve diğer bazı oligarkların mallarına kısmen el konuldu.
Mahluf'un servetinin önemli bir bölümünün Lübnan ve Avrupa ülkelerinde olduğu tahmin ediliyor.