Bu Filistin Haber Merkezi tarafından hazırlana bu analizde öne çıkan hücreleri, üyelerin yaptığı yanlışlar, İsrail ile Filistin Yönetimi arasındaki güvenlik koordinasyonunun bu hücreleri ortaya çıkarmadaki rolünü inceleyeceğiz.
Hücreler, Siyonistlerin kabusu
Askeri analist Avi Issacharoff, Walla internet sitesinde yazdığı makalesinde bu hücrelerin yaptığı eylemlere işaret ederek geçtiğimiz günlerde meydana gelen eylemlerin intifadanın hala devam ettiğini gösterdiğini yazdı. Issacharoff, Filistinlilere karşı alınan icraatların bu eylem dalgaları karşısında başarısız olabileceğini kaydetti.
Issacharoff, ferdi olarak düzenlenen eylemlerin takip edilmesini zor olduğunu belirterek el-Halil ve başka kentlerde meydana gelen silahlı çatışmaların geri çekilme yollarında kadar planlanmış olduğunu, bunun da bu hücrelerden biri tarafından düzenlendiğine işaret ettiğini belirtti.
Öne çıkan hücreler
Issacharoff, Kudüs intifadasındaki öne çıkan hücreleri şu şekilde sıraladı:
- İtamar eylemi hücresi: İntifadaki ilk hücrelerden olup intifadanın gerçek başlatıcısıdır. Yedioth Ahhronoth gazetesine göre eylem sırasında yaptıkları bir hatadan dolayı hücre açığa çıktı ve üyeleri tutuklandı. Yaptıkları hata ise eylemde kullanılan tabancanın İsrail ordusu tarafından bulunmasıydı.
- Kabatiye hücresi: Kabatiye beldesinden üç gençten oluşan hücre, bir kadın polisi öldürdü, birisini de ağır yaraladı. İsrailli analistler, eylemin diğer eylemler gibi spontane olmadığını ve çatışmaların yeni bir boyuta geçtiğine işaret ettiğini ifade etti.
- Kanas hücresi: Bu hücre harem-i İbrahimi yakınlarında işgal askerleri saflarında yaralanmalara sebep olan keskin nişancı hücresiydi. Bu hücre, birkaç ay boyunca İsrail’i endişelendirmişti. Bir kardeş yakalandıktan sonra hücre dağılmıştı.
- Şehit Abdurrahman Ebu Sürur hücresi: Bu hücre, Aksa intifadasında olduğu gibi otobüs patlatma eylemleri ile işgal rejimini şaşırtmıştı. Hücre, 7 kişiden oluşuyordu ve feda eylemleri ile patlayıcı yüklü arabaları hazırlıyordu.
- Netanyahu’ya suikast hücresi: 2015 yılında işgal polisi, Batı Şeria’nın çeşitli yerlerinden 6 genci tutukladı. İşgal basını, bu gençlerin Hamas’a bağlı olduklarını ve Netanyahu’ya suikast yapma hazırlığında olduklarını iddia etti.
- Asker kaçırma hücresi: 7 ocak 2016 tarihinde İsrail istihbarat birimi Şabak, Kudüs’te Hamas’a bağlı bir hücreyi tutukladığını ve hücrenin asker kaçırmayı planladığını iddia etti. İddiaya göre hücre, planın ileri aşamasına gelmiş ve ölü veya diri kaçırdıkları İsraillileri saklayacakları yeri hazırlamıştı. Şabak, eylemin 2014’da 3 yerleşimcinin öldürüldüğü ve kaçırıldığı eylem tarzında planlandığını kaydetti.
- El-Halil askeri hücresi: Şabak, el-Halil kentinde İsrail askeri ve polisine eylem yapma hazırlığında olan Hamas’a bağlı askeri bir hücre tutukladığını iddia etti. Maariv gazetesi, 4 Hamas üyesinin tutuklandığını ve yanlarında bir silah ele geçirildiğini yazdı. Gazeteye göre üç Yahudi yerleşimcinin kaçırılıp öldürülmesi olayından sorumlu tutularak üç kez müebbet hapse mahkum olan esir Hüsam Kavasimi’nin kardeşi Muhammed Ali Kavasimi (30) de tutuklananlar arasında yer alıyordu.
- Mehamira Amca oğulları hücresi: Plan ve uygulama açısından çok iyi bir eylem yapan bu hücre, 4 yerleşimciyi öldürdü, birçoğunu yaraladı. Bu eylem, yeni Siyonist Savaş Bakanı ve Şabak başkanına bir tokat gibi geldi.
- Üç genç hücresi: İsrail askeri kaynakları, Ramallah’taki Filistin Yönetimi güvenlik birimlerinin desteğiyle İsrail içlerinde eylem hazırlığında olan bir hücreyi ortaya çıkardı. Yapılan araştırmadan sonra gençler, silahları ve el bombalarıyla birlikte yakalandılar.
- Filistin yönetimi tarafından tutuklanan Hamas hücresi: İsrail kaynakları, Filistin Yönetiminin el-Halil kentinde Hamas’a bağlı askeri bir hücreyi tutukladığını kaydetti. Hücre, asker kaçırma ve silahlı eylem yapmayı hedefliyordu. Filistin yönetimi istihbaratı, bunun üzerine Hamas aktivistlerini tutuklamaya başladı. Siyonist yazar, Walla sitesindeki yazısında tutuklanan hücre üyeleri arasında Gilat Şalit’in serbest bırakılması karşılığında İsrail hapishanelerinden çıkan Hamaslıların olduğunu iddia etti. Yazar, hücrenin sorumlusunun Gazze’de bulunan ve 1990 yılında Surif hücresi sorumlusu olan Abdurrahman Ganimat ve yanında da 2002’deki Mirun eylemini gerçekleştiren Mazin Fukha olduğunu iddia etti.
- Muhammed el-Fakih hücresi: Şabak, askeri istihbarat ve polisin uzun ve yoğun araştırmalarından sonra geçtiğimiz haftalarda Hamas’a bağlı haham Michael mark’ın öldürülmesinden sorumlu bir hücreyi açığa çıkardığını söyledi. Şabak, yaptığı basın açıklamasında İsrail ordusu ile Muhammed el-Fakih arasında yaşanan çatışmanın sonunda el-fakih’in şehit olduğunu ve eyleme katılan Muhammed Mecid Amayire’nin tutuklandığını kaydetti.
Halk, direnişi destekliyor
Silahlı eylemler, direnişin acıtan ve zarar veren eylemlere odaklandığını gösteriyor. Bu da direnişi düzenli ve ince hesap yaparak ve hedefini seçerek eylem yapmaya yöneltiyor.
Arap Dünyası Araştırma ve Geliştirme Merkezinin (AWRAD) yaptığı ankete göre Filistinlilerin büyük çoğunluğu ( % 86) silahlı eylemlere destek veriyorken, işgalin sona ermesi için silahlı direnişi destekleyenlerin oranı % 53 oldu. Bu iki oranın birleşimi İsrail’i korkutuyor ve endişelendiriyor.
Bu oran, Filistin halkının intifadaya ve direnişçilere kucak açtığını ve direnişe katılmaya yönelenlerin sayısının artacağını gösteriyor. Bu da hazırlıksız da olsa askeri hücrelerin hızlı bir şekilde kurulmasına sebep oluyor.
Başarı ve başarısızlık sebepleri
Filistin Enformasyon Merkezindeki analist, bir eylemin başarılı olabilmesi için planlama, takip ve kontrol, zamanı hesaplama, geri çekilme ve çevre faktörler gibi çeşitli etkenlere bağlı olduğunu söyledi. Analist, eylem sırasında eylemcilerin yaralanabileceğini, bu yüzden de hastanelerden uzak durarak güvenilir bir doktorun temin edilmesi gerektiğini belirtti. Analist, yerleşim yerleri ve askeri mekanlarda çokça bulunan kameralara yakalanmamak için maske takılması gerektiğini kaydetti.
Analist, herhangi bir eylemde araç değiştirmek, gece vakti ses çıkaracak yerlerde yürümemek gibi dikkat dağıtma unsurunun çok önemli olduğunu belirterek telefonların dinlenme ihtimaline karşı aile ve akrabalar ile iletişime geçilmemesi gerektiğini ifade etti.
Analist, direnişçilerin Filistin yönetimine bağlı güvenlik birimleri ve Şabak’ın beraber olduğunu, bu yüzden de hepsinin de eylemler için tehlike arzettiğini vurguladı.
Filistin Enformasyon Merkezi, Çev: Filistin Sahnesi