Başsavcı önyargılıdır; işte delili!

Ali İhsan Karahasanoğlu

AK Parti’nin kapatılması davasında, Başsavcımızın gerekçelerinden birisi de şöyle:

“16.6.2006 gün ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun ‘Mükellefler’ başlıklı 2. maddesinin 5. fıkrasında; ‘(...) Bu kanunun uygulanmasında sendikalar, dernek; cemaatler ise vakıf sayılır’ hükmü getirilerek, cemaat kavramının yasalara girdiği, (Ek-156)”
Bu gerekçeyi okuyan sıradan vatandaşlarımızın tüylerinin diken diken olduğunu tahmin edebiliyorum.
“Vay canına beee.. Adamlar vergi kanunlarına bile, cemaat kavramını yerleştirmişler. Başsavcı çok haklı.. Hiç farkında olmadan, adım adım devletin altını oyuyorlarmış da haberimiz yokmuş!” söylemiyle sokaklara dökülüp,  “Yaşa, varol sen Başsavcı!” sloganı atılması bile mümkündür, iddianamedeki bu “kapatma gerekçesi” okunduktan sonra.
Peki gerçekten, “cemaat kavramı” ilk defa mı kanunlarımıza giriyor? Başsavcımız doğru mu söylüyor?
AKParti öncesinde, bunu tespit oldukça zordu. Dolayısıyla bu iddianame 2003’ten önce hazırlanmış olsaydı, Başsavcı’nın bu hatasını, “insani hata” olarak görebilirdik.
Ama AKParti döneminde; artık internet ortamında istediğiniz kelime, hangi kanunlarda geçiyor, iki dakikada öğrenebiliyorsunuz.
Ben de öyle yaptım.
Tüm kanunların yer aldığı Başbakanlık İnternet Sitesi’ne girdim, “cemaat” dedim, tıkladım..
Acaba AK Parti iktidarında mı “cemaat” kavramı kanunlara girmiş!
Aaaa. O da ne?
Tam sekiz değişik kanunda “cemaat” kelimesi geçiyor!
“Koskoca Başsavcı, ‘AKParti tarafından cemaat kavramı yasalara girdi’ diyorsa, bir bildiği vardır mutlaka.. Bu 7 kanun da AKParti döneminde çıkarılmış olmasın sakın!” dedim, kendi kendime.
Kanunlara bir daha baktım.. Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanun’dan tutun,Medeni Kanun’a, Emlak Vergisi Kanunu’na kadar, yıllar önce çıkarılmış kanunlar..
Yine gözlerime inanamadım; “Bu kanunlar eski tarihli olsa da, cemaat kavramı yeni girmiştir içlerine.. Başsavcı yalan mı söyleyecek” diyerek, savcımızın avukatlığını yaptım.. 
Tek tek kanunları açıp, “cemaat” kelimesini aradım içlerinde.. Acaba cemaat kelimesi geçen maddeler, yeni mi değiştirilmiş diye..
Yooo.
Kanunların ilk halinde de var “cemaat” kelimesi.. Daha AKParti kurulmamışken çıkarılan kanunların ilk metninde de var; o “sakıncalı” kelime!
Olur ya; “Bazı kanunlarda vardır ama, AKParti bu kelimeyi, gerekli-gereksiz her yerde kullanmaya başlamış olabilir, Başsavcımızın hakkını yemeyelim” diye düşündüm.
AKParti’nin kapatılma gerekçeleri arasında gösterilen Kurumlar Vergisi Kanunu’ndaki “cemaat” kelimesinin geçtiği 2. maddesinin, değiştirilmeden önceki haline bir bakayım dedim.. 
Aman Allah’ım.. İşte bu olamaz!
Kanunun 1949 tarihindeki ilk halinde de “cemaat” kelimesi geçiyor!
Madde şöyle: “Bu Kanunun tatbikatında sendikalar dernek; cemaatler vakıf hükmündedir.”
Aaaa?
Bu madde, AKParti hükümetinin 2006 yılında baştan aşağıya değiştirdiği Kurumlar Vergisi Kanunu’ndaki ilgili metnin aynısı!
Aynısının tıpkısı!
Maddede iki kelime değişmiş, “tatbikatında” kelimesi yerine “uygulanmasında” kelimesi getirilmiş, ‘hükmündedir’ kelimesi yerine ‘sayılır’ kelimesi getirilmiş.
Yani Arapça kökenden gelen iki kelime yerine, daha Türkçe kabul edilen iki kelime konulmuş!
Ve yine yaranamamış AKParti!
Madde metni aynı..
Ama Başsavcı tutmuş, “Cemaat kavramı kanunlara girdi” diye kapatma gerekçesi icat etmiş!
Sayın Başsavcı; o kelime mevcut kanunlara, 2006’da değil, 1949’da girmiş!
Hatta tüm kanunlar açısından bakarsanız, daha eski tarihli kanunlarda bile var “cemaat” kelimesi!
Peki şimdi ne olacak?
Başsavcı’nın gerekçelerinden birisi, tamamen fiyasko!
Hiçbir tutar yanı yok!
Başsavcı, “Kanun değiştirildi, ‘cemaat’ kavramı kanuna girdi” diyor.
Oysa kanunun eski halinde de “cemaat” kelimesi var!
Böyle bir yanlışlık, sizce sıradan bir maddi hata mıdır?
Bir savcı; bir partinin kapatılması gibi ciddi bir işe soyunmuşken, böyle fahiş bir hatayı iyiniyetli bir şekilde yapmış olabilir mi?
Bence mümkün değil!
Başsavcı önyargılıdır.
Her önyargılı insanın düşeceği fahiş hatalardan birisine, Başsavcı da düşmüştür.
Bence sadece bu sebeple bile, iddianame iade edilmeli, Başsavcı da yargılanmalıdır!
Araştırmadan, suçladığı için!

Vakit